Mehmet Şeker

Mehmet Şeker

Bir sonraki düğün

Bir sonraki düğün

Seneler geçiyor, yaşı ilerliyor, artık toy delikanlı değil; bu çocuğun evlenmeye niyeti yok galiba derken bir baktık nişanlanmış.

Düğün tarihini de belirlemişler: 23 Ekim.

Oh maşallah! Hayırlı olsun.

Birkaç ay sonra telefonla aradı; vakit tamama ermişti.

"Geliyorsun değil mi?"

"Elbette, inşallah."

***

Ertesi gün törene gitmeye hazırlanıyorduk ki Van büyük bir depremle sarsıldı.

Oradaki yakınlarımızdan haber almaya çalışırken, kapıldığımız telaş içerisinde düğüne gitmeye fırsat bulamadık.

Sağolsun, değerli kardeşim Mustafa Kartoğlu durumu anlayışla karşıladı.

Davetlilerin çoğu hısım akraba ise, önemli bir kısmı da Star Gazetesi Ankara Temsilcisi "Damat Bey"in basın mensubu arkadaşlarıydı.

Deprem büyük olunca, evdeki hesap tutmadı.

***

Bazıları haber peşine düştü, birkaçı oradaki yakınlarıyla temas kurmaya çalıştı, kimileri de muhtemelen bahane etti.

Törende hoplama zıplama kısmı iptal edilmiş, müzik grubu programa taziye ile başlamış.

Öğrendik ki tebrik etmek için gitmekte gecikirsek, bir süre sonra "Allah analı babalı büyütsün" demeye gitmiş olacağız.

Ne güzel bir haber!

***

Yıllar önce bir arkadaş ikinci defa evleniyordu.

Düğüne davet etmişti.

Grup halinde gittik, salonda buluştuk.

Henüz dışarıda bekleşirken, arkadaşlardan biri günün anlam ve önemine dair bir söz söyledi:

"Yahu ayıp oluyor İsmail'e... O bizi ikidir çağırıyor, toplanıp geliyoruz. Fakat mahcup durumdayız. Biz daha onu ancak bir kere çağırabildik."

***

Bir başka arkadaş da üçüncü nikâhına çağırmıştı.

Gidemedim.

Ankara'daydı tören.

Gideceğini söyleyen bir başka arkadaşa sordum ertesi gün.

"Gittin mi?"

"Yok" dedi, "sen?"

"Maalesef ben de gitmedim."

"Neyse" dedik, "bir dahaki sefere gideriz artık."

***

Bir süre sonra duyduk ki üçüncü eşinden de ayrılmış arkadaş.

Şakasını yapmaya da gelmiyor bazen.

Bu işler, hakikaten ince işler.

Keşke konunun ne kadar nazik olduğunu, şaka yapmaya niyetlenenler de bilse.

***

Gidemeyişimin sebebini bildirip mazur görmesini istediğimde Mustafa, futbolcular gibi konuşmuştu.

"Sağlık olsun. Önümüzdeki düğünlere bakacağız artık!"

Aynı şeyi eşine de söylemiş.

Gelin Hanım ise haklı bulmuş onu:

"Tabii... Oğlan olursa sünnet düğünü!"

Hoş olan taraf, fakirin mazeret beyanı ile bebek müjdesinin aynı güne denk gelmesi.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Şeker Arşivi