Yener Dönmez

Yener Dönmez

28 Şubat ürünleri

28 Şubat ürünleri

“Rövanşist olmayalım” korosu ortalığı yıktığı için 28 Şubat yargılama sürecinin başlayamadığını; yargının baskı altına alındığını üzülerek izliyoruz.

Bir yargı süreci olmadan, işlenen suçlar, suçlular ortaya çıkartılmadan “Bin yıl sürecekti 10 yıl sürmedi” lafları hikayeden ibarettir.

Rövanş meselesi de ayrı bir hikayedir.

28 Şubat’ta cebren, devletin güvenlik görevlileri kullanılarak başörtülü kızlarımızın başları açıldı, açmayanlar okullarından atıldı, kamudan tasfiye edildiler.

Şu an tek bir kadının başı zorla örtülüyor mu; başını örtmediği için üniversiteden atılıyor ya da kamudan tasfiye ediliyor mu?

Rövanş dediğin budur.

Hiç kimsenin bunu yapmaya niyeti de hakkı da elbette ki yok.

Ama hala kamuda başörtüsü yasakken kimse de çıkıp “28 Şubat bitti” diye hikaye anlatmasın.

Günümüzde olanları anlayabilmek için yakın geçmişimizde neler yaşandığını bilmemiz gerek.

Post modern darbenin tüm şiddetiyle etkisini sürdürdüğü dönemde, sözde gericileri temizlemeye yönelik 1997’de üniversitelerimizde neler yaşandığını gelin birlikte hatırlayalım:

Dönemin YÖK Başkanı Kemal Gürüz...

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne bağlı hastane başhekimi, emekli asker Uğur Oral hiç ilgisi olmayan Mersin Tıp Fakültesi Dekanlığına atandı; çünkü Ekim 1998 yılında Mersin Üniversitesi Rektörlük seçimi vardı.

7 Ekim 1998 günü seçimler yapıldı.

Seçim sonucunda demokratların da desteklediği Onur Bilge Kula (81), Tıp Fakültesi Dekanı emekli asker Uğur Oral (47), İbrahim Gümüşsuyu (28), Vural Ülkü (13), Nevzat Külcü ve Fadime Taner birer oy aldı.

Peki Kemal Gürüz’ün başında olduğu YÖK ne yaptı?

YÖK üç kişilik listeye en yüksek oyu alan Onur Bilge Kula’yı değil, emekli asker Uğur Oral ve seçimde “adaylık başvuruları bile olmayan” iki ismi ekleyerek dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e sundu.

Sonuçta emekli asker Uğur Oral rektör olarak atandı.

Uğur Oral 1998 yılında seçildiği rektörlük makamını 2002 yılında ikinci kez işgal ederek 2006 yılına kadar rektörlük koltuğunu korudu.

Sonrasında yaşananlar ise 28 Şubat zihniyetinin devam ettiğini çok net bir şekilde ortaya koydu.

2006 yılında artık seçilme şansı kalmayan Uğur Oral, koltuğunu yine “aynı ürünün meyvesi”ne devretmesi gerekiyordu.

Nitekim öyle de oldu.

Ekim 2006 yılındaki seçimlerde Mersin Üniversitesi’nin Rektörlüğüne yine asker kökenli Süha Aydın’ın atanması için gayret gösteren Oral istediğini elde etti.

2006’da rektörlüğe yine asker kökenli olan Süha Aydın atandı.

Peki, kimdir şu an ki rektör Süha Aydın?

1971 yılında Fakülte ve Yüksekokullar Askeri Öğrenci Komutanlığı’ndan “Tabip Teğmen” rütbesi ile mezun olmuş bir askerdir kendisi.

1972-1976 yılları arasında GES (Genelkurmay Elektronik Sistemler) Komutanlığı Bayrak Garnizonu’nda görev yaptığını rektörlüğün web sitesinde özgeçmişi başlığı altına koymaktan çekinmeyen bir şahsiyet.

GES Komutanlığı, basından da hatırlayacağınız üzere yaptığı usulsüz dinlemeler ve İsraillilerle beraber çalışması nedeniyle MİT’e devredilen elektronik istihbarat yapan bir birim.

Yani rektörümüzün geçmişi de bayağı bir karışık.

Böylesi karanlık bir geçmişe sahip olan rektörün emekli bir asker olarak Mersin Orduevini kullanıyor olması da bir o kadar ilginç.

Darbeci bir zihniyetin ürünü olan rektöre sormak gerek: Aldığı para yetersiz olduğundan mı, yoksa askerlik günlerindeki gibi en azından kaldığı sürede emri altında birileri olsun diye mi kalıyor Orduevinde?

Rektörümüzün yardımcısı Gürol Emekdaş’ın da kendisi gibi bir asker olması 28 Şubat’ın meyvelerinin Mersin Üniversitesi’nde nasıl kök saldığının bir göstergesi.

Geçmişi karanlık olan, 28 Şubat post modern darbesinin ürünü idareciler ile Mersin Üniversitesi’nde akademik çalışmaları neden göremediğimiz gayet açık.

Size 28 Şubat’ın tepeden tırnağa etkin olduğu tek bir birimden örnek verdim.

Bu tip yerlerin sayısı o kadar çok ki...

“28 Şubat bitti” sözüyle hayatın gerçekleri oldukça farklı.






Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yener Dönmez Arşivi