Fatih Akkaya

Fatih Akkaya

BDP'nin kriptoları

BDP'nin kriptoları

Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri: Kriptolar…
Alevi görünen, Kürt görünen Kripto Ermeniler; Türk görünen Kripto Yahudiler…
Müslüman bilinirken, (pek çoğu) gizli dinlerine, gizli etnik gruplarına hizmet ediyor.
Kripto Ermeniler, Kripto Yahudiler konusu ne zaman nerede gündeme gelse, “birileri” burun kıvırarak, bunu bir “efsane” gibi sunar.
Peki öyle mi?
Bu iddiaların kaynağı kuşaktan kuşağa aktarılagelmiş kötü öyküler mi?
Gelin birlikte bakalım:
Şimdi BDP içinde, PKK içinde çok sayıda Kripto Ermeni olduğu söylenegelen bir mevzu.
PKK’nın gerçekte bir Ermeni terör örgütü olduğunu söyleyenler bile var.
Bu noktada, Miran Pirgiç’e ulaşarak, bazı sorular yönelttik.
Dinini ve ismini değiştirip Dersimli Ermeniler Derneği’ni kurarak, “aslında Ermeni kökenli olan” Müslümanları özlerine dönmeye davet eden Miran Pirgiç (Önceki adı Selahattin Gültekin), sorularımız karşısında çok ilginç açıklamalarda bulundu.
Pirgiç’in açıklamaları, BDP ve PKK’nın kriptolarını da deşifre eden cinsten.
Miran Pirgiç bir Kripto Ermeni.
Birkaç yıl öncesine kadar herkes onu Selahattin Gültekin adlı bir Müslüman biliyordu.
Ama o aslında Ermeni ve Hıristiyan olduğuna inanıyordu; bu inançla yaşıyordu.
Geçtiğimiz yıllarda açığa çıkmaya kadar verip, dinini ve ismini değiştirdi.
Ve hemen Dersimli Ermeniler adlı bir dernek kurdu.
Bu dernek eliyle şimdilerde diğer gizli Ermenileri de açığa çıkmaya davet ediyor.
Onlara bugün koşulların müsait hale geldiğini; artık gizlenmelerine gerek kalmadığını söylüyor.
Etrafında onlarca kişi toplamış bile.
Kimi akrabaları “bizi deşifre ediyorsun” diye Pirgiç’e kızıyormuş.
Pirgiç bunlara aldırmıyor.

Gelelim Pirgiç’in (bugün Akit’te de çıkan) açıklamalarına…
Pirgiç, Türkiye genelinde “Müslümanmış gibi görünen” kaç Ermeni olduğu konusunda “Bunu biz söyleyemeyiz. İstiyoruz ki insanlar artık bunu açıklamaktan çekinmesinler ve çıksınlar ortaya. Dersim’de örneğin halkın yüzde 75’i Ermeni kökenlidir. Bunların bir kısmı Alevileşmiş, bir kısmı Kürtleşmiş. İç içe geçmişlik var” diyor.

Dernek olarak amaçlarını şöyle ifade ediyor:
“Amacımız Dersim'de yaşayan etnik kökeni Ermeni olan ve Ermeni milletinden olduğunu bilenlerin kendilerini daha özgür ifade edebilmeleri ve kendi kültürleriyle buluşup, diğer bölgelerdeki Ermeni milletiyle bütünleşmelerini, kendi dillerini ve inançlarını yaşayabilmelerini sağlayabilmek; Dersimli Ermenilerin kendi özüne dönmelerine, yaşamlarında ki yalandan, inkardan, takiyeden kurtulmalarına yardımcı olmak…”

Türkiye’de kimlerin Ermeni kökenli olduğunu çok iyi bildiklerini, ancak bunların gerçek kimliklerini kendilerinin açıklamasını beklediklerini söyleyen Pirgiç, Dersim denilince aklı ilk gelen siyasetçi olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili şunları söylüyor:
“İfşa olmuş bir gerçek olduğu için söylüyorum, Kılıçdaroğlu, annesinin Ermeni olduğunu inkar ederek, annesini insan yerine koymuyor, annesine hakaret ediyor…”

Pirgiç’in geçmişi ve inancı, BDP ve terör örgütü PKK’nın Ermeni bağını doğruluyor.

Pirgiç’in kendisine en yakın gördüğü parti BDP.

Nitekim 15 yıl bu parti teşkilatlarında “görev” almış.

BDP içinde “Müslaman görünümlü” çok sayıda Ermeni yöneticinin olduğunu söyleyen Pirgiç, örnek olarak kendisini gösteriyor.

“Ermeniler’in 1923’ten önce en çok yaşadığı yerlerin hepsi, BDP’nin yoğun olduğu yerlerdir. Örneğin Sason. Sasonluların hepsi BDP’nin içindedir. Yine Van. Ermeni şehri olduğunu biliyoruz. Burayı da BDP kazanmıştır” diyen Pirgiç, kendisinin de yıllarca HADEP’te, BDP’de “hizmet ettiğini” söylüyor.

PKK’yı terör örgütü olarak görmeyen Pirgiç, örgütten “halk hakereti” olarak bahsediyor; PKK içinde Ermeni kökenlilerin olduğunu doğruluyor.

Pirgiç “PKK niye terör örgütü olsun. PKK bir halk hareketidir. Adamlar TC’ye karşı bir araya gelmiş, hakları için mücadele ediyor. Adamlar ana dilini istiyor, kültürünü istiyor, biz de öyle” diyor.

Miran Pirgiç’in açıklamaları böyle.

Fevri mi hareket ediyor, yoksa arkasında bir güç var mı bilemiyorum.
Ama şurası bir gerçek ki, aktardığı bilgiler kayda değer.







Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatih Akkaya Arşivi