Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

İnsan olma ihtiyacımız

İnsan olma ihtiyacımız

Bu ihtiyacın bir sonu var mıdır bilmiyorum. Parayla, pulla, şanla şöhretle alınır, satılır mı?
Belki bir fiyatı ve sermayesi olmayan tek ihtiyacımız; “insan olmaya” duyduğumuz hasret ve muhtaçlığımızdır.
Bu muhtaçlığımızın ve hasretliğimizin giderilmesi için her insanda yeterli güç ve kuvvet vardır. Bütün mesele bu gücü ve kuvveti yerli yerinde kullanabilmektir.
Bu güç ve kuvvetin adı; inandığımız Allah’a olan; “tevekkül, tefekkür ve şükürdür.”
Vücut azalarımız başta olmak üzere duygu ve düşüncelerimizi bu üçlünün emrine verdiğimizde; “insan olma ve kalma ihtiyacımıza” yolculuk başlamış demektir.
*
Bu yolculuğa İbrahim Hakkı Hazretleri’yle devam edelim isterseniz:
“Ey Aziz, kurtuluş doğruluktadır.
Konuşursan doğru konuş. Doğruluk keramettir, yalan aşağılıktır. Yalancı ve hileci şeytandır. Lakin görünüşte insandır.
Yalan söyleyen kimseden hayır umulmaz. Boş laflar ve şakalar zarara yol açar; ömrü boşa geçirmektir.
Gıybet ve koğuculuktan sakın ki; bunlar insanı halktan ve Hak’tan uzak ederler.”
¥
Şimdi bunların bir sermayesi, bir çarşısı var mı? Satın almak için bir gayret gerekiyor mu, herhangi bir kimse; “Ah bende de olsaydı” diyebilir mi?
Cenab-ı Hak insanı dünyaya gönderirken, tüm bunların hepsini ruhumuza yükleyip tertemiz göndermiş.
Dikkat ederseniz her insan tertemiz doğar, ölünce de temizlenip defnolunur. Başlangıcımız da temiz, sonumuz da.
Peki iki temizliğin arasında temiz kalmak mümkün değil mi?
Bu sorunun cevabını da yine İbrahim Hakkı Hazretleri’nden alalım:
¥
“Dil insanın terazisidir, âlim ve cahili ayırıcıdır.
Mü’min insaf etmeyene insafla gider. Ahlâkı güzel olan yumuşak söyler. Çok selâm ve tatlı dil sevgiye sebeptir.
Büyüklerin yolu, güzel sözlü olmak ve açık selâm vermektir. Dili tatlı olanın dostu çok olur.
Allah’ı tanıyan kişi insanlardan özür diler. Özür dileyenin özrünü kabul eyle. Elinden geldiği kadar kusurları affet, ayıpları görmezden gel. Af ihsanların en güzelidir.
Meşveret sana rahattır. İstişare rahmettir. Cimri ve korkakla meşveret etme. İyi insan güzel hareketleri kendi üzerine borç bilir ve bunları yerine getirir.
Başa kakıcı alçak insanlar ise geçmişte yaptıkları iyilikleri, halk üzerinde bir borç bilip almaya çalışırlar.
Mü’min uysal ve yumuşak olur, emin ve güvenilir olur. İlim, yumuşak huyun esasıdır. İlmin başı rıfk (nazik davranmak, iyi muamele etmek) ve bilimdir.
Bereket, rıfk iledir. Hilmin başı kızgınlığını yenmek ve tahammüldür. Hikmetin başı insanlarla iyi geçinmektir. İnsanın rıfk ve cömertliği, düşmanına kendini sevdirir.
Büyüklenmek telefin esasıdır. Kanaat kolaylığın özü, tamah fakirin felaketidir.
Hakk’a yaklaşmak yalvarmaktadır. İnsanlara yaklaşmak ise onlardan bir şey istememektedir.”
İşte ihtiyaç listemiz.w

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi