Yener Dönmez

Yener Dönmez

Başbakan’ın Rusya kozu ne?

Başbakan’ın Rusya kozu ne?

ABD, İsrail ve Batı...


Türkiye’de Kemalist ideolojinin hakim olduğu bir devlet yapılanmasından gayet memnundu.


İçine kapanmış, sistemini korumak için kendi insanını düşman ilan eden, iç çatışmalar ve ideolojik hesaplaşmalar eksenine oturmuş bir Türkiye onların işine geliyordu.


Dünya enerjisinin yüzde 75’ini üzerinde bulunduran İslam Coğrafyası’nda planı onlar kuruyor, oyunu onlar oynuyordu.


Ancak ne zamanki Türkiye Kemalist ideolojinin kıskacından kurtulup, kendi kabuğunu kırarak bölgede oyun kurucu olma yönünde adımlar attı; işte o zaman kıyamet koptu.


Kendi planlamasını yapabilen, kendi potansiyelini harekete geçiren bir Türkiye, emperyalist güçlerde domino etkisi yaptı.


Batı bölücü unsurlara tarihte hiç bu kadar destek vermemişti.


Şimdi desteğin de ötesinde bölücü örgütün müttefiki gibi hareket ediyorlar.


Akdeniz’de İsrail ve Rumların petrol arayışı, ortak tatbikatlar, Rusların Akdeniz’e inmesi, Suriye konusunda Rusya-İran-Çin dayanışması, Irak’ın hava sahasını kapatması, Suriye’nin uçağımızı düşürmesi, İsrail’in PKK ve Ermeni kartını pervasızca kullanması vs...


Tüm bu olup bitenleri bu çerçevede değerlendirmek gerekir.


Geçen ay İsrail Başbakan Yardımcısı Şaul Mofaz, “Washington Institute” adlı düşünce kuruluşunda verdiği konferansta, “Türkiye’nin bölgede bir süper güç haline geldiğini anlamalıyız” gibi laflar etti.


Ancak bu çok hayra alamet bir açıklama değil.


Son dönemde dışarıdan Türkiye’nin gücü, olduğundan farklı gösterilmek istendi.


İçerden de abartıya kaçanlar oldu.


Stratejik aklın hakim olduğu hiçbir devlet kendisini olduğundan daha güçlü göstermez.


Türkiye son dönemde hızlı büyüdü.


Ortaya konulan önemli hedefler, her alanda çok büyük gelişmeler var ancak henüz her şey bitmedi.


Milli silahlar yapım aşamasında daha.


Hali hazırdaki donanmamızın, füzelerimizin atış menzilleri belli.


Düşmanınki de öyle...


Kat edeceğimiz daha çok mesafe var.


Önceki gün Başbakan Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Savunma Sanayii İcra Komitesi’nde çok önemli kararlar alındı.


Burada İnsansız Hava Aracı ANKA’ya silah takılabilmesi ve daha uzun menzil için kapasitesi yüksek Turbo-Prop Motorlu versiyonunun ön tasarım faaliyetleri için TUSAŞ firması ile sözleşme aşamasına gelinmesi en önemli gelişme.


Toplantının bir de sürprizi vardı.


4 milyar dolarlık uzun menzilli füze ihalesi şok bir kararla ertelendi.


Uzun menzilli füze Türk Hava Savunma Sistemi’nde bir ilk olacaktı.


İhaleye, ABD’den Raytheon ve Lockheed Martin, Rusya’dan Rosoboronexport, Çin’den CPMIEC şirketleri ile Fransa-İtalya konsorsiyumu Eurosam katılacaktı.


Peki Suriye’nin uçağımızı düşürdüğü böyle kritik bir dönemde tarihi öneme sahip bu ihale neden iptal edilmişti?


Edindiğim perde arkası gelişmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.


İhalenin iptalinde Rusların çok önemli bir rolü var.


Ruslar bu ihaleyi almak için bastırıyor ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı’ndaki yetkililere “Bize ihale vermiyorsunuz. Fiyat düşürmek için bizi kullanıyorsunuz. Bu ihaleyi alamaz isek bir daha ihalelere girmeyeceğiz” blöfünü yapıyorlardı.


İşte bu son derece kritik bir dönemeçte Erdoğan’ın Rusya ziyareti vardı.


Bugün Erdoğan Rusya’da...


Suriye krizi masaya yatırılacak.


Erdoğan’ın elinde ise 4 milyar dolarlık uzun menzilli füze kozu var.


Ayrıca Türkiye’nin Göktürk 1 ve Göktürk 2 uydusunun uzaya fırlatılması için bir merkeze ihtiyacı var.


Türkiye elindeki bütün imkanları en iyi şekilde değerlendirmenin gayreti içerisinde.


Ama bu işlere geç başlamışız.


Zaman kılıç gibi...


Sen onu kesmez isen o seni kesiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yener Dönmez Arşivi