Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Din birliği mayasının tesisi

Din birliği mayasının tesisi

“Bu başlığın ifade ettiği manadan kimler ürker” diye bir soru sorduğumuzda, herhalde şu cevap verilebilir?


“İslam Dini’nin istediği gibi Müslüman olmaktan korkanlar.”


Hah, işte bugün teröristlerin, teröristlere kucak açanların, dağdakilerin, ovadakilerin, meclistekilerin en büyük korkusu burada.


Malum çevreler; halkın çok büyük ekseriyetinin Müslüman olduğu bir Türkiye’de; İslam’ın, Allah’ın ve Kur’an’ın istediği, Peygamberimizin tarif ettiği Müslüman olmaktan korkmakta.


İktidar başta olmak üzere ülkenin kalkınması adına gayret eden, azmeden, çalışan, çabalayan tüm kurum, kuruluş, dernek ve vakıflara düşmanlıklarını sebebi de bu korkudur.


¥


Oysa bizim insanımız mümindir. Terörün ne olduğunu bilir ve terörün temelinin Allah’ı inkâr esası üzerine kurulu olduğuna inanır.


Bu sebeple Mehmetçiklerimize şehid unvanı verilir. Dini olmayanın direği durağı, aklı, vicdanı, muhakemesi, merhameti, hiçbir insani melekesi olmaz.


Ve bizim insanımız, Necip Fazıl’ın ifadesiyle;


-”Allah’ın hakkını vermeyen bir sistemin, vermekten bahsettiği kul hakkına inanmaz.”


Terör örgütleri ve yandaşlarının; kine, öfkeye, darbeye, hırsa ve hepsinin toplamı silaha sarılmalarının sebebi bu gerçektir.


¥


“Terörün ilacı dindir” diyenlere gülüp geçiyorlar.


Bu gülüp geçenlere baktığınızda; rejim bekçiliği yapıp, yetmiş seksen yıldır milletin ruhunda var olan din inancını baltalamış olan çevreler olduğu görülür.


Baltalamakla kalmamışlar tabii. Her fırsatta, her mekânda, para için her şeyini vermeye hazır bir kısım medyayı da silah olarak kullanıp; milletin ruhundaki din mayasını yok etmeye, söndürmeye çalışmış, insanları ruhi bir açlığa sevk ederek, sadece işkembe taşıyan varlıklar haline getirmek istemişler ve büyük ölçüde başarmışlardır.


Menderes iktidarında, Özal’ın birinci döneminde, Erbakan’ın başbakanlığı sırasında, milletin ruhundaki dini açlık yeniden güçlenmeye başlamışken, malum güçler; içinde halkın olmadığı rejimi koruma adına, ülkeyi ve milleti perişan etmişlerdir.


¥


Şimdi ise son on yıldır, Türkiye’nin yeniden şaha kalkmaya başladığı daha ilk günlerde, iktidarın ve Başbakan R. Tayyip Erdoğan’ın başına gelenleri gördük.


Söndürülen, ezilen, sıkıştırılan ama yok edilemeyen o büyük ruhtaki o büyük iman, yeniden ve daha güçlü harekete geçtiğinde, terör örgütü de güçlenerek eyleme geçmiştir.


Terör örgütü de pekala bilmektedir ki, dünya tarihinde hiçbir kanlı örgüt; silahla devlet kuramamıştır. Hele bu Türkiye’de hiç mümkün değildir.


Çünkü Müslüman halkımız tarihine, ailesine, dini ve milli değerlerine, sağ kulağına okunan ezana, sol kulağına okunan kaamete, kısacası İslam’a bağlı bir millettir.


¥


Madem öyle bu kadar güçlü bir milletiz de olup bitenler ne?


Sorunun cevabı, rulumuzda var olan ve ruhumuzu teslim etmeden kaybolmayacak olan İslam’ın insana yüklediği vazifeleri ihmal etmemizdedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi