Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

El mi yaman, bey mi?

El mi yaman, bey mi?

Her­kes eli­ni ça­buk tut­ma­ya ça­lı­şı­yor.. Herkesin acelesi var.

Durumdan istifade ederek mevzi kapmaya çalışıyor birileri.

Kritik bir eşikteyiz.

Bundan bir adım sonra ne olur, belli olmaz..

Bu beklenti, sadece Türkiye ile ilgili değil.

Avrupalılar, Amerikalılar, Asyalılar böyle bir tedirginliği yaşıyorlar..

İsrail de tedirgin, İran da..

Teoloji, kehanet, ekonomi, siyaset bu kaygıyı destekliyor..

2012 sendromu denen bir şey var.

Aralık sonunda, iddiaya göre, kozmik anlamda dünya yeni bir evreye girecek.

Ve bu büyük döngünün eşiğinde bulunuyoruz.

Ekim, Kasım, Aralık ayı boyunca bu etkiyi daha fazla hissedeceğiz..

Tabii bu beklenti içinde birilerinin “Tanrıyı kıyamete zorlamak” için çılgınca işler yapması da sürpriz olmayacak..

AK Parti, MHP kongresi derken, Balyoz davası, darbeleri soruşturuyoruz, 28 Şu-bat’ı soruşturuyoruz, Özal suikastını, Eşref Bitlis suikastını, Muhsin Yazıcıoğlu suikastını soruşturuyoruz derken, mayınlı tarlada top oynuyoruz aslında..

Tam da Balyoz kararı açıklandıktan hemen sonra, Hasdal’da terkedilmiş olarak yine askeri silahlar ve mühimmatlar bulundu..

Bunun arkası gelecek gibi..

Ahmet Özal, Turgut Özal ile ilgili bilinmeyen yeni bir suikast iddiasını gündeme getirdi..

Bir başkası, Kartal Demirağ’ın, düzenlediği suikastta tek başına olmadığını iddia etti.

3 kişiymişler..

MİT ve Emniyet İstihbaratı da işin içindeymiş.

Zaten Demirağ’ın Afyon’da Özel Harp kamplarında eğitilen bir terminatör olduğunu bil-meyen kalmadı.

O kamp ve kamp görevlileri şimdi nerede?.

Özal’ın başında olduğu MGK’nın genel sekreterinden sorulmayacak mı bu iş?

Hasan Celal Güzel bil-diklerini savcılarla paylaşmalı.

Savcılar da Uğur Tönik’i ifadeye çağırmalı.

Çünkü Uğur Tönik bu işin tüm ayrıntılarını biliyor.

Bir diğer Yargıtay savcısı ve bir MİT görevlisi de.

Onların isimleri de Tönik’te var..

Aslında bu iş herkesin bildiği bir sır sanki!

Mehmet Ağar’ı çağırın sorun.

O bilir bu işleri.

Koç da bilir.

MİT de aslında özel tanıkları konuşturmayı bilir..

Eğer bu yapıyı dağıtmazsanız, bu yapı herkesin başına bela olacak, sonra da ken-di başına bela olacak.

Bu yapının içinde İsraillisi, Amerikalısı, İngilizi... herkes var.. Masonu, milliyetçisi, mediası, mafiası, sermayesi, siyaseti, bürokrasisi, stK’sı...

Olmayan yok yani.

Muhsin Yazıcıoğlu suikastını çözün, bu şablon üzerinden diğer birçok suikastı çö-zebilirsiniz..

Havacılar, Karacılar, Denizciler, MİT, Emniyet ve Jandarma bu işin neresinde, Özel Harp neresinde, JİTEM ne, Kara Gömlekliler ne iş yapar görürsü-nüz.

Balyozcuların tutuklanmalarının ardından yeni iddialar da gündeme gelecek.

Kurt dumanlı havayı sever ya, birileri ortalığı barut dumanına boğmak isteyebilir bu arada.

CHP her zamanki gibi “yangına körükle gitmek” için elinden geleni yapacak.

Zaten, hemen ilk hamle olarak AK Parti’nin kapatılması için soluğu Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nda aldı..

Aslında Türkiye’de varolmayı haketmeyen tek parti var, o da CHP. Ve bir gün o da olacak. Bu ülkede Cumhuriyet HP diye bir parti va-rolduğu sürece, Türkiye normalleşmiş olmayacak..

Dünya haberlerini takip ediyorsanız, Çin’deki yönetim krizi, İran’da Rafsancani’nin oğlunun İran’a dönüşünün ardından kızının mahkum olması ve Ameri-ka’da yaşananlardan haberiniz vardır..

ABD’de seçimler Demokratlar’la Cumhuriyetçiler arasında denge noktasında gidip geliyor..

Avrupa da sakin değil..


İspanya’da durum bıçak sırtında gibi sanki..

Yunanistan krizi aşılmadan Avrupa’da krizin yeni adresi belli oldu..

Herkes yürekleri ağzında bekliyor..

Kıştan önce Ankara terör ve Suriye konusunda mesafe katetmek istiyor.

Yoksa kış şartlarında işler daha da sıkıntılı bir hal alacak..

İran ile İsrail arasındaki rekabet, 3. dünya savaşını başlatma tehdidi ile devam ediyor.. Esed her an gidebilir gitmesine de, bir adım sonrası için cevabını arayan soru şu: Suriye’den sonra sıra kimde? İktidarın önünde 3 altın ay var: Ekim, Kasım, Aralık! Bu sürecin çok iyi yönetil-mesi gerek..

Birileri de iktidara bu 3 ayı cehennem etmek için elinden geleni ya-pacak sanki. El mi yaman, bey mi göreceğiz..

İyiler, doğru ve dürüst olanlar, bilgili, çalışkan ve cesur olanlar kazansın.

Selam ve dua ile..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
11 Yorum
Abdurrahman Dilipak Arşivi