Mevlüt Özcan

Mevlüt Özcan

Bakkallar mı, marketler mi?

Bakkallar mı, marketler mi?

Biri bana:

"Alışveriş için bakkalları mı, marketleri mi tercih edersin?" diye sorsa, hiç tereddüt etmeden:

- Haram madde satmayan bakkalları tercih ederim cevabını veririm. Bu cevaba ikinci bir soru gelir:

- Niçin? derler.

Bu sorunun cevabında şu gerekçelerimi sıralarım:

Çünkü derim:

• Bakkallar mahallenin fakirlerini gözetir ve veresiyeleriyle onları korurlar.

Marketlerin veresiye defterleri yoktur. Onların da kredi kartlarıyla satışları vardır. Kart karşılığını ödeyemezlerse müşterilerini helâk ederler.

• Bakkallardan zengin-fakir herkes alışveriş yapabilir.

Marketlerden sadece hâli vakti yerinde olan zenginler alışveriş yapabilirler.

• Bakkala gelen müşteri ihtiyacı olanları ihtiyacı kadar alır. Parası olduğu kadar (veya yazdırdığında ödeyebileceği kadar) alışveriş yapar.

Marketlerde genelde kredi kartıyla alışveriş yapılır. Kredi kartı demek "olmayan para" demektir. Müşteri para vermediği için bedavaymış gibi ihtiyaç duymayacağı şeylere bile saldırır. Çok alır. Evini bakkal dükkânına çevirir. Bu münasebetle marketler israfı telkin ederler.

• Bakkallarla alışveriş yapanlar o mahallenin sakinleridir. Gelip gittikçe birbirleriyle dost olurlar, birbirlerinden haberdar olurlar. Selâmlaşırlar, sadakalaşırlar.

Market müşterileri derleme toplamadırlar. Oraya gelenler kapitalist davranışlarla kimseyle ilgilenmezler, selâmlaşmazlar. Herkes kudurmuşçasına önlerine aldıkları arabalara aldıklarını doldururlar. Almak hırsı gözlerini bürür. Aldıklarını kilolarla, düzinelerle, paketlerle, kutularla alırlar. Aldıklarına alırken para verirler. Onları semirirler, şişerler, şişmanlarlar. Bu defa da yediklerini eritmek için kucak dolusu para verirler. Alırken para, zayıflamak için para.

• Bakkallar bizim mahalle kültürümüzün ürünüdürler.

Marketler kapitalist Batı kültürünün ürünüdürler.

• Bakkala gidenler ihtiyacı olan kadarını alırlar

Markete gidenler israfın gayyasına dalarlar.

• Mahalleli bakkala çocuğunu gönderdiğinde ona az almayı öğretir. Çocuk ihtiyacı olduğu kadarını almasını öğrenir. Bu çocuk kanaatkâr olur.

Marketlerde çok alışveriş yapılır. Çocuk yokluk bilmez olarak yetişir. Kanaatsiz olarak yaşadığı hiçbir şey onu tatmin etmez. Doyumsuz, sevgisiz, mutsuz olur. Bu ebeveynlerin çocuklarına yaptıkları en büyük hainliktir.

Saydıklarım bunlar, daha nice sayamadığım sebeplerden dolayı alışverişte benim tercihim "bakkal amca"lardır. Ya sizin tercihiniz? Onu da siz itiraf edin bakalım...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Mevlüt Özcan Arşivi