Fatih Akkaya

Fatih Akkaya

Habervaktim.com farkı

Habervaktim.com farkı

Memur Sen’in kamuda kılık kıyafet özgürlüğü için düzenlediği “10 Milyon İmza” kampanyasının resmi sonuçları geçtiğimiz hafta içinde açıklandı.

Katılım hedefin de üzerinde gerçekleşti.

Tam 12 milyon 300 bin imza geldi, kamuda kılık kıyafet özgürlüğü talebine.

Bu dev kampanya ile birçok ilk de yaşandı.

1- 12 milyon 300 bin sayısı Türkiye tarihinde bir imza kampanyasında ulaşılan en büyük rakam olarak tarihe geçti.

2- İmza kampanyası yalnızca atılan imza sayısı bakımından değil alanı bakımından da Türkiye’de bir ilki oluşturdu. Kampanyanın 81 il ve 957 ilçede aynı anda başlaması ve sürmesi bir ilk olarak kayıtlara geçti.

3- Bu ilklerin yanında, binlerce sayfadan ve yüzlerce klasörden oluşan imza formlarının yan yana konulduğunda 57 km’lik bir uzunluğa denk gelmesi de kampanyanın büyüklüğünü ortaya koydu.

Görüyorsunuz değil mi, kampanyanın büyüklüğünü.

(Ahmet Gündoğdu başkanlığındaki Memur Sen ekibi başta olmak üzere, kampanyaya destek veren tüm sivil toplum kuruluşlarından Allah razı olsun inşallah.)

Fakat ne yazık ki medyamız, bu dev kampanyaya hak ettiği oranda yer vermedi.

Kampanyanın mimarı Memur Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, geçtiğimiz Perşembe günü yığınla imza formunun önünde düzenlediği basın toplantısında, katılımın 12 milyon 300 bin olduğunu bildirirken, gözümde ertesi günkü gazetelerin manşetleri canlanmıştı.

“Ülke gündemi bu olacaktır” diye düşünmüştüm.
Yanılmışım!
Cuma günkü gazeteleri dikkatlice inceledim, sadece Akit, Milli Gazete ve Yeni Asya manşet yapmıştı kampanya sonucunu.
(Bu gazeteleri cani gönülden tebrik ediyorum.)

İri medya organlarını anlıyorum da…
Yeni Şafak, Zaman, Bugün, Türkiye, Star, Sabah gibi gazetelerin de açıklanan resmi 12 milyon 300 bin imzaya kör olması anlaşılır gibi değildi.
Üzüldüm.
Bir yandan her fırsatta “başörtüsü” edebiyatı yapacaksın,
Diğer yandan, halkın bu konudaki talebinin en net tezahürünü görmezden geleceksin.
Bu tavırlarını samimiyetsizlik olarak değerlendirmiyorum elbette.
Kampanyayı öne çıkarmayı “Hükümet’i sıkıştırma” olarak görüyor olmalılar.
İyi de…
Nereye kadar?
Ve bu “Hükümet’i sıkıştırmayalım” anlayışı neden sadece kılık kıyafet özgürlüğü, başörtülü milletvekili, zinanın yeniden suç sayılması gibi konularda gösterilir?
Örneğin bir “Kürt meselesi”nde nedense bu hiç akla getirilmediği gibi aksine Hükümet daha daha açılımlara sürüklenmek istenir?
Hele ki, yazarları tarafından…
Hükümet’in bu konuda attığı tonla adım halen yetersiz görülüyor.
Teröristbaşı ile masaya oturulmuş, müzakere süreci başlatılmış..
Yeni Şafak’ın, Zaman’ın, Sabah’ın, Star’ın, Sabah’ın kimi yazarları, peşlerine takıldıkları liberal-bölücü çevrelerin ağzıyla yazılar kaleme alıp, “yetmez ama evet” deyip duruyor.
Neden başörtüsünde gösterdikleri hassasiyeti bu konudan esirgiyorlar, anlamaya çalışıyorum, zihnimde birden Ali Bayramoğlu, Emre Aköz örneği beliriyor.
Bu gereksiz bir çaba gibi geliyor. 


Değerli okurlar,
Habervaktim.com olarak peki biz ne yaptık?
Hatırlatmak isterim ki, sözkonusu kampanyayı başından beri destekliyoruz.
Memur Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu ile hem de birkaç kez biraraya geldik, çağrılarını sizlere ilettik.
Eğitim Bir Sen’i ziyaret ettik…
Günden güne artan sayıları sizlerle paylaştık.
Açılan stantları duyurduk.
Velhasıl.
30 gün içinde en az 15 manşet attık, kampanya ile ilgili.

Ayrıca sitemiz ana sayfasından kampanyaya internet üzerinden ulaşım imkanı sağladık.
Bu linkler aracılığı ile bir tıkla kampanyaya imza atabildiniz.

Sonuca gelecek olursak,
Elhamdülillah,
Kamuda başörtüsüne özgürlük kampanyasına, facebook haricindeki internet siteleri arasında en fazla insanı Habervaktim.com taşıdı.
Bunu ben değil resmi veriler söylüyor.
Malum Memur Sen, kampanyayı ülke genelinde değişik noktalarda kurduğu stantların yanı sıra açtığı “ozgurlukicin10milyonimza.com” adresinden yürüttü.
12 milyon 300 bin imzadan 10 milyon 400 bini stantlardan, 1 milyon 900 bini internet sitesinden sağlandı.
“ozgurlukicin10milyonimza.com” adresinden atılan bu 1.9 milyon imzacının hangi sitelerden buraya ulaştığını inceledim.

Alexa verilerine göre, ilk 10 site şöyle:

Yüzde 26.28’i facebook.com
Yüzde 9.31’i habervaktim.com
Yüzde 6.39’u egitimbirsen.org.tr
Yüzde 5.29’u google.com.tr
Yüzde 3.83’ü google.com
Yüzde 3.65’i internethaber.com
Yüzde 3.65’i samanyoluhaber.com
Yüzde 3.28’i twitter.com
Yüzde 2.19’u t.co
Yüzde 2.01’i aktifhaber.com

İsteyen bakabilir
http://www.alexa.com/siteinfo/ozgurlukicin10milyonimza.com#

Değerli okurlar
Bu da göstermiştir ki,
Habervaktim.com, bu sektörde son derece ağırlığı olan bir sitedir,
Habervaktim.com, sonuç alan bir sitedir,
Habervaktim.com, samimi bir sitedir,
Habervaktim.com takipçileri de son derece samimi insanlardır.

Görüyorsunuz alexa listesini…
“Muhafazakar camiaya hitap ettiği” belirtilen ve tık sayısı Habervaktim.com’dan yüksek olarak gösterilen sitelerin mesamesi bile okunmuyor listede.
Bu siteler hiç kampanya haberi yapmadı değiller.
Onlar da yaptılar.
Ayrıca imza linkine yönlenen ücretli ilanlar yayınladılar.
Ama sonuç ortada.
Bu işler sadece ziyaretçi sayısıyla olmuyor.
İnternete giren giremeyen tüm halkın gerçek sorunları konusunda şuur ve samimiyet gerektiriyor.


Değerli okurlar,
Yarın 26 Şubat, Hocalı Katliamı’nın 21. yıldönümü.
Ermeni katiller, 26 Şubat 1992 tarihinde Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında 106'sı kadın, 83'ü çocuk olmak üzere toplam 613 sivil Müslüman Azeriyi vahşice katlettiler.
Tarihe Hocalı Katliamı olarak geçen bu vahşeti, unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız.
Lanetle anıyoruz.

Ayrıca, sözde Ermeni soykırımı iddialarına sımsıkı sarılmış, ha bire Devleti, Müslamanları hedef gösteren “aydın”larımıza; Ali Bayramoğlu, Hilal Kaplan gibi “yazar”larımıza seslenmek istiyorum:
Hiç değilse bugün, “Kürt Sorunu” ve “Ermeni Soykırımı” yazılarınıza ara vererek, bir “Hocalı Katliamı” yazısı yazın.
Hadi hodri meydan.
Yazın da görelim.
Görelim, “insan hakları savunuculuğunuzda” ne kadar samimisiniz?
Görelim, “yazılarını farklı saiklerle kaleme alıyorlar” iddiasında kim haklı kim haksız?
Hadi, hodri meydan.












 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatih Akkaya Arşivi