Fatih Uğurlu

Fatih Uğurlu

Jandarma dipçiği ile ülkeyi ne güzel idare ederdim!

Jandarma dipçiği ile ülkeyi ne güzel idare ederdim!

İzmir CHP teşkilatı geçen seçimlerin arifesinde ALO CHP Hattı diye bir telefon hattı koymuş. Niyet vatandaştan gelecek CHP ile ilgili dilek ve şikayetleri toplayarak buna göre strateji geliştirmek. Bu iyi niyetli girişim iki yıla varmadan akamete uğramış ve işlerliğini yitirmiş. Aslında CHP böylesine bir yolla halkla iletişim kurabilse, onların gönlünden fışkıran istekleri sahiplenip Meclis’te de şikayetleri dillendirilmesine yardımcı olabilseydi... Bütün bunları yapmak kolay mıdır CHP için, işte bu soruya cevap vermek de  zor. CHP’nin önünde ilmekler var ve hangi ilmeği isterse boynuna geçirecek. Tuhaf değil mi, CHP’nin temeli ilmeklerle atılmıştı. Darağaçları üzerinde iktidar olmuşlardı, bugün onlar da ilmeklerden ilmek beğenmek durumundalar. Düşünün ALO CHP Hattı’na vatandaşlardan sorular gelmiş,                                                                             
1- Ben Dersimliyim, yani yıllar önce karadan ve havadan bombaladığınız, mağaralara sığınan çoluk çocuğu zehirli gazlarla öldürdüğünüz o Dersim’in çocuğuyum. CHP olarak Meclis’te bir araştırma komisyonu kurdurup Dersim’le ilgili tüm gerçeklerin ortaya çıkarılmasını, Dersim’in kayıp çocuklarının araştırılmasını, tüm Dersimlilerden tarih önünde özür dilenmesini düşünüyor musunuz? Dersim konusunda uygulayıcı olmadığı halde Başbakan olarak Recep Tayyip Erdoğan’ın özür dilemesini nasıl karşılıyorsunuz?

2- 27 Mayıs 1960’ta halkın oyları ile iktidara gelen Demokrat Parti’yi orduyu kullanarak iktidardan uzaklaştırmada ve Başbakan Adnan Menderes’le arkadaşlarının hunharca asılmasında CHP’nin bilinen rolünü ikrar edip halktan özür dileyecek misiniz?

3- Silivri’de kanun önünde yargılanıp ceza alan darbecilere avukatlık yapmayı ve İşçi Partisi’nin kuyruğu olmayı ne zaman bırakacaksınız? Yoksa hâlâ onlara avukatlığa devam etmeyi mi düşünüyorsunuz?

4- Halkının kanını dökmeyi babadan bir miras olarak devralan ve ülkesinde taş üstünde taş bırakmayan Suriye canisi Beşşar Esad’la içli-dışlı, canciğer kuzu sarması tavrınızı ne zaman terkedeceksiniz?

5- 80 milyonun başbakanı olan bir insanı yurtdışındaki odaklara şikayet ederken hiç vicdan azabı duydunuz mu, yoksa bundan vahşi bir zevk mi alıyorsunuz?

6- Yapılan her iyi işi Anayasa Mahkemesi’ne götürüp mesela İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 50.000 üniversite öğrencisine verdiği karşılıksız burs olayını iptal ettirmekten nasıl bir haz duydunuz? Bu kafanızla üniversite öğrencilerinin yüzüne nasıl bakmayı düşünüyorsunuz?

7- AK Parti iktidarının devrim çapındaki sosyal yardımlarını küçümsemeyi bırakıp yoksulun yararına yeni politikalar üretmeyi ne zaman düşüneceksiniz?

8- Ben bir öğrenci velisiyim. Dul bir bayanım, bir problemimin çözümü için CHP’ye başvurmayı düşünüyorum ama orada Muharrem İnce’ye rastlarım diye korkuyorum. Sayın İnce’nin İzmir’e gelmediği günleri öğrenebilir miyim?

9- Ben bir bahçıvanım, sayın Kamer Genç’in yaptığı o biçim işleri “Ben  bahçıvanım, çiçek sulamak benim işim” diye yorumlaması biz bahçıvanları zor durumda bırakmaktadır. Milletin yüzüne bakamamaktayız. Kendisinin uyarılıp bahçıvanlardan özür dilemesi ve adımızı kullanmasının önlenmesi acaba mümkün müdür?

10- Her kurultayda delegelerin birbirlerine taşlı-sopalı saldırıları ile kamuoyuna uzun yıllardır kötü örnek olmayı bırakmayı ve gerçekten “yurtta sulh, cihanda sulh” idealini önce kendi bünyenizde, sonra da yurt ve dünyada gerçekleştirmek için çaba göstermeyi  düşünüyor musunuz?

11- Ben bir Kürt vatandaşıyım. Yıllardır CHP’nin bize hangi gözlükle baktığını bir türlü anlayamadım. Birgül Ayman Güler’le Hüseyin Aygün, gerçekten ikisi de sizin milletvekiliniz mi? Barış sürecine neden karşı çıkıyorsunuz? Öğrenmek istiyorum.

12- Kadıköy’de yaşayan ve CHP’ye oy veren bir vatandaşım. Belediye Başkanı Selami Öztürk’ün akşamları belli bir saatten sonra içki satışına ve içilmesine engel olmasını yerinde bir karar olarak görüyor ve alkışlıyorum. Aynı CHP’nin Meclis’teki vekillerinin alkolle ilgili yapılan düzenlemeye karşı çıkmalarını mânâlandıramıyorum. CHP’li vekillerin komisyon toplantılarına gelirken kaç promil alkol aldıklarını merak ediyorum.

................

Sahi ALO CHP Hattı yeniden işlerlik kazansa ve yukarıdaki sorular ve benzerleri sorulsa bunlara ne cevap verecekti CHP’li yöneticiler?

Hani meşhur hikayedir, eğitim-öğretimin Arap saçına döndüğü bir devirde Milli Eğitim Bakanı sızlanmış:

- Şu okullar olmasa milli eğitimi ne güzel idare ederdim!

CHP de buradan mülhem diyecek ki, “Tek parti dönemi olsaydı, demokrasi denen illet bünyemize musallat olmamış olsaydı, jandarma dipçiği ile memleketi ne güzel idare ederdim!

 

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Fatih Uğurlu Arşivi