Yener Dönmez

Yener Dönmez

Baraj ve Karakol ısrarı

Baraj ve Karakol ısrarı

Öcalan’ın yeni atraksiyonları ve yeniden dizayn ettiği terör örgütüyle ilgili çok şey söylenebilir.

Ancak onların ne yaptığından daha çok bizim ne yaptığımız önemli.
Önceki gün iftarda gazetelerin Ankara temsilcileriyle bir araya gelen  Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bu konuyla ilgili sorularımızı cevapladı.
Arınç’ın açıklamalarının ayrıntılarını haber sütunlarımızda bulmanız mümkün.
Terör meselesinin genelinde; sorunun çıkış nedenlerini ve bütün kodlarını en ince ayrıntılarına kadar masaya yatıran Başbakan Erdoğan’ın, terörle mücadeledeki format değişikliğini biliyoruz.
Lakin yaşanan olayları değerlendirdiğimizde terör örgütünün samimiyetsizliğinin yanında, “devlet kesinlikle halkının yanında olmasın, halkının gözünde kendini güçlendirecek adımlar atmasın” şeklindeki taktiği dikkat çekiyor.
Stratejisini de doğacak boşluğu doldurmak ve bölgede hakimiyet kurmak üzere yapıyor terör örgütü.
Erdoğan’ın ortaya koyduğu yeni format ise, bütünlük ve kardeşliğimizi hedef alan içerdeki ve dışarıdaki ittifakın bütün oyunlarını boşa çıkartacak, ellerindeki bütün kozları alacak nitelikte.
Bu değişiklik terör örgütünün geçmişte çok ciddi biçimde beslendiği; “dışlayan, sahip çıkmayan, ötekileştiren, şiddet uygulayan devlet” şeklindeki istismar enstrümanlarının ellerinden tümüyle alınması anlamını taşıyor.
Burada medya çok kritik bir noktada duruyor.
Meydana gelen olaylarla ilgili halkın en büyük bilgi kaynağının medya olduğu çok açık.
Çünkü toplumumuz yapısı gereği birkaç kaynaktan olayları aslına uygun olarak öğrenmek, olayın taraflarının beyanlarını dinlemek yerine önüne ilk servis edilen bilgilere göre hareket edebiliyor ve çok kolay bir şekilde yanıltılabiliyor.
Bu durumu çok iyi kullanan örgüt, ileride isyan edeceği zaman, ihtiyacı olan toplumsal zemini hazır tutabilmek için sürekli olarak mağdur tarafı oynuyor. Bölgeye yapılan yatırımların halkı devlete yakınlaştıracağını bildiği için bu yatırımları halkın aleyhineymiş gibi göstermeye çalışıyor.
Örneğin bunu barajlara saldırarak değil bunları ekolojik katliam niteliğinde göstererek yapıyor.
Bu konudaki en büyük yardımcıları ise iç ve dış medyadaki bağlantıları.
Buna milisleri de diyebiliriz.
İşte Lice örneğinde olduğu gibi yasadışı eylemleri yasal gibi göstermek için masum halkı ön plana süren örgüt, zihinlerde yer eden halkın masum olduğu kabulünü istismar edip hem halkta, hem de kamuoyunda “güvenlik güçleri kanuna uymuyor ve yasadışı iş yapıyor” imajını oluşturmak için adeta çırpındı.
Bu durumu ileride yapmayı planladığı bir başkaldırıda kendisine müdahale edecek güvenlik güçlerini de bu imajdan faydalanarak haksız göstermek için kullanmayacağını kimse iddia edemez.
Sürecin görünen yüzü BDP de geri planda örgütün şehir, mahalle, köy komiteleri, halk mahkemeleri gibi yapıları kurmasını destekleyerek, bunlar ortaya çıktığında ise inkar edip “birkaç kendini bilmezin bağımsız hareketi” diyerek gizlemeye çalışması aslında bölgedeki teşkilatlanmanın hızla ilerlediğini bilenler için bir isyanın üzerinin şimdilik örtülmesi olarak okunuyor.
Örgütün barış sürecinde üzerinde durduğu şeylerden biri de bölgede devletin hakimiyetini simgeleyen ve herhangi bir başkaldırıda bölgede devletin zayıf olduğunu göstermek için saldıracağı karakolları güçsüz tutmak.
Örgüt halka yaptırdığı sözde basın açıklaması ile gerçekte karakolu işgal etmeye varacak kadar ileriye taşıdığı eylemlerini “devlet karakol yaparak sürece uymuyor ve barışı bozuyor, haliyle karakol yapan devlet suçlu bunu engellemeye çalışan biz haklıyız” imajı vermeye çalışıyor.
Bölgede görev yapan terör uzmanlarının öngörüsüne göre; barışın bozulması operasyonların başlaması durumunda örgüt hakimiyetini göstermek için karakollara saldırı yapacak.
Ancak yeni karakollar bu saldırıları boşa çıkarmak üzere özel dizayn edildi. Ayrıca eski tip karakolları korumak için çok fazla personel gerekiyordu ancak şu anda inşa edilen karakollar süper güvenli olduğu için fazla kuvvete ihtiyaç yok. Haliyle buradan tasarruf edilecek kuvvetler kırsala operasyon yapmak için çıktığında örgüt çok zor durumda kalacak ve adım atamayacak hale gelecek. PKK’nın karakol ısrarı bu yüzden.
Yoksa örgüt yapılış amacı asayişi sağlamak olan Jandarma Karakollarına neden bu kadar karşı çıksın ki?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
4 Yorum
Yener Dönmez Arşivi