Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Neden Başımızdan Musibetler Eksik Olmuyor

Neden Başımızdan Musibetler Eksik Olmuyor

Sadece bizim değil, neredeyse tüm dünya Müslümanlarının başından musibetler eksik olmuyor.

Kur’an-ı Kerim’e muhalefet ettiğimiz için mi?
Peygamberimize ve sünnetine muhalefet ettiğimiz için mi?
“Müslümanız, inandık ve iman ettik” diye söz verdiğimiz halde, sözümüzde durmadığımız ve kulları kandırdığımız gibi Allah’ı da aldattığımızı zannettiğimiz için mi?
Namazlarımızda ve dualarımızda, Allah ile yaptığımız sözleşmeye ihanet ettiğimiz için mi başımızdan musibetler eksik olmuyor acaba?
Biraz ağır oldu galiba geçelim ve Cenab-ı Hakkın ne buyurduğuna bakalım.
…………….
Müslümanlara her gün değer yargılarımızı hatırlatan bir site var. “ikigünbirdeğil” adıyla güzel bir hizmet sunuyor.
Bu site her gün bir Ayet, bir Hadisi Şerif yayınlıyor. İslam tarihinden ve Peygamberler tarihinden de bu Ayet veya Hadisi Şerifi açıklayan örnekler veriyor.
Son gelen hatırlatmayı paylaşmak isterim.
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Ey iman edenler! Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden kim onları dost edinirse, o onlardandır. Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.” (Mâide, 51)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“Mü’minden başkasını dost tutma, yemeğini müttakilerden başkasını tattırma!” (Ebû Dâvûd, Edeb 16; Tirmizî, Zühd 56)
……………..
Hz. Ömer’in valisi Ebû Mûsâ el-Eş’arî’nin şöyle dediği rivayet edilmiştir:
Ömer b. Hattâb (ra)’a; “Hristiyan bir kâtibim var.” dedim. Bana Allah iyiliğini versin, ne yapıyorsun! Müslüman birini bulamadın mı? “Ey iman edenler, Yahudileri ve Hıristiyanları dost edinmeyin.” Ayetini duymadın mı? dedi.
Ben de “Dini onun olsun. Ben onun kâtipliğinden istifade ediyorum.” dedim. Bunun üzerine Hz. Ömer şöyle dedi:
-“Allah onları alçaltmışken siz onlara değer vermeyin. Allah onları hain ilan etmişken onlara güvenmeyin. Allah onları uzaklaştırmışken, onları kendinize yaklaştırmayın.”
Yine rivayet edildiğine göre Ebû Mûsâ “Basra onsuz olmaz deyince Hz Ömer: “O Hıristiyan öldü, vesselam.” Yani, onun öldüğünü farzet. O zaman ne yapar idiysen şimdi de onu yap ve onu başkasıyla değiştir demiştir. (İ.Hakkı Bursevî, Rûhu’l-Beyân, 5.Cilt, Erkam Yay)
………………….
Şimdi bu çerçeve eşliğinde önce Türkiye’de olup bitenlere bakalım. Ağaç bahaneli gezi terörüne uğrak vuralım.
Yurtiçinden ve yurtdışından malum teröristleri kimler destekliyor? Ve terörün hedefinde hükümet mi var yoksa Müslüman halkımız mı?
Sahneye çıkanıyla çıkmayanıyla hemen herkesin ortak düşman olduğu mesele, dinimiz İslam mı değil mi? Hangi şerefli insan “Hayır bunların düşmanlığı dine değil” diyebilir?
Mısır’a bakalım. Mısır’daki darbeyi destekleyenlerle gezi parkını destekleyenler aynı karede buluşmuyor mu? Mısır’daki ateşi kim yaktı?
Sadece Mısır değil, diğer İslam beldelerindeki problemlerin temelinde de Ayet ve Hadise muhalefet etmişliğimiz yatmıyor mu?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Hüseyin Öztürk Arşivi