Serdar Arseven

Serdar Arseven

28 Şubat’ın sivilleri için güzel bir iddianame!

28 Şubat’ın sivilleri için güzel bir iddianame!

TÜMSİAD etkinliğinde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan: “28 Şubat’ta sermayenin katkısı yok muydu? Beşli çeteler diye başlıklar atıldığı dönemler yok muydu? Ben, onlar niye yargılanmıyor, hesaba çekilmiyor hâlâ şaşırıyorum.”


Biz de bu konudaki şaşkınlığımızı defalarca ifade etmiştik… Bir adım daha ötesine geçip “Yargılanmamalarının sebebini” araştırırken, ilginç bir gelişmeye rastladık.

İlgili makam, bu konuda gayet kapsamlı bir çalışma yürütmekteymiş!..

Bu davalarla yakından ilgilenen “kaynağımız”, (yazısında) “28 Şubat darbesinin sivil ayaklarının da” iddianameye konu edileceğini belirtiyor
Mevcut iddianamede bir takım izler var ama yeterli değil. Kaynağımız, “Hazırlıklar son aşamada” diyor. Kısmetse göreceğiz!
NELER GÖRECEĞİZ KISMETSE?
-Şu meşhur Andıç olayı, “işbirlikçi” gazetecileri de içine alacak şekilde ele alınıyor. Patronda sıra, patronda!..,
-Bu süreçte Fadime Şahin-Ali Kalkancı rumuzlu operasyonlarda kullanılan “çatlak sesli” “anchorman”ı göreceğiz.
- Zamanın meşhur “yayın yönetmeni” ve “başyazarı” da gündeme yerleşecek; özellikle “andıç”ın hesabı sorulacak!..
-“Bir kısım medya”nın hedef gösteren, tehdit eden haberlerinin perde önü ve arkasındaki isimler teker teker hesaba çekilecek; “Topyekûn Savaş” ne demek, kimlere karşı, hangi yetki ile savaş?
-Beşli çetenin bir unsuru tarafından yazılan “Bizim çete” adlı “itiraf” niteliğindeki kitap ortada. Darbecilerin yanında saf tutan iş dünyasından beş ‘sivil’ toplum örgütü. İki işçi sendikası, iki esnaf örgütü ve bir işveren sendikası, bunların başkanları ve diğer yöneticileri de yargının ve haliyle kamuoyunun gündemine gelecek.
-28 Şubat darbecilerine açık destek veren bu desteğinin karşılığını da bin misliyle alan “Tekelci Sermaye Grubu”nun rolü de gündemde. (O dönemi en iyi bilenlerden Hüseyin Kocabıyık, dönemin sermaye gruplarının Rahmetli Erbakan Hoca ile Eski Başbakan Tansu Çiller’i nasıl ve niçin tehdit ettiklerini açıklamıştı.)
- Sayın Tansu Çiller, “tekelci sermaye grupları” ile “kartel medyası”nın tehdit, baskı ve şantajlarına ilişkin çok kıymetli bilgilere sahip. Dönemin güçlü isimlerinden, memleketin en delikanlı hanımefendilerinden Meral Akşener de, bu konuda çokşey söyleyecektir. 
SON GÜNLERDEKİ OLAYLAR 
BU MESELEYLE İLİŞKİLİ
Burası da önemli: Ramazan öncesindeki Gezi kalkışması, darbe davalarının karar aşamasına “denk” gelmişti. Bugünlerde, 28 Şubat’ın “sivil” ayaklarının da üzerine gidilmesi yönündeki talepler yoğun bir şekilde dile getiriliyor.  Yukarıda ifade ettiğimiz gibi, yargı da bu konudaki çalışmalarını yürütüyor.
İşte tam bu esnada… Dikkatinize; PKK/KCK terör örgütü bugünlerde iyice huysuzlandı… PKK ile hedef birliği yapan Gezici takımı yine ayakta.  ODTÜ’de, Hatay’da, Okmeydanı’nda, vs. türlü tahrik kol gezmekte.
Ankara ve İzmir’in “Ateist Mezhepçi”ler tarafından kurtarılmış bölge haline getirilmeye çalışılan alanlarına biriktirilen bir dolu “kopuk”, gerilimi tırmandırmaya çalışıyor.
*
Abdullah Öcalan, İmralı’daki yargılamalar esnasında “bazı iç güçlerle işbirliği yaptığını” ima etmek suretiyle tehditte bulunmuştu; “Açıklatmayın adama!” der gibi.
Gördüğümüz o ki, 12 Eylüllerin, 28 Şubatların yargılanmalarını engellemek için mini referandumda “evet”lere “direnen” çevreler, bugün de sokaklarda “diren”mekte!..

Bu mesele çok önemli; 28 Şubat davası en az Ergenekon ve Balyoz davaları kadar önemlidir. Post modern darbe organizasyonun sivil uzantılarının yargılanması, sadece içteki güç odaklarının değil, dışarıdaki bağlantılarının da kirli çamaşırlarını ortaya dökecektir!.. Bir medya grubunun Alman derin devleti ile bağlantılarından 28 Şubat üzerindeki MOSSAD etkisine kadar, bir dolu ilişki gündeme gelecektir.

Bekliyoruz!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi