Serdar Arseven

Serdar Arseven

Operasyon, Erdoğan, Hizmet

Operasyon, Erdoğan, Hizmet

Bugün verilen İstiklal Mücadelesi’dir.

Bu mücadeleyi Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanması, Hizmet hareketindeki kardeşlerimiz için de tek çıkış yoludur.

CHP’liler asla ve kat’a içlerinde barındırmaz onları!.. Asla ve kat’a güvenmezler!..

“Üzerinizde görüntü kayıt cihazı yok di mi?”, “Aramız bozulduğunda bize de aynısını yapmazsınız di mi?”  nevinden  “soğuk şakalar” bile yaparlar üstelik!..

Fena halde üzerler. 

Herkes aklını başına alsın.

Dedikten sonra geçelim ana meseleye…

Bir İşçi Partisi yöneticisinden “Recep Tayyip Erdoğan bu ülkenin hakkını savunduğu için hedefe yerleştiriliyor!” yollu bir değerlendirme bekler misiniz?

Efendim,,,

Öncesi akşam Beyaz TV ekranlarındaydık.

Sayın Kadir Çelik’in hazırlayıp sunduğu Objektif adlı programda, İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ceyhan Mumcu, CHP’li  Savcı Sayan ve Yeni Şafak gazetesi yazarı Cem Küçük’le beraber bu meseleyi enine boyuna konuştuk.

Bendeniz ve Sayın Cem Küçük’ün meseleye üç aşağı beş yukarı aynı noktadan bakması beklenir bir durum.

CHP’li Savcı Sayan ile de görüşlerimiz çoğu vakit örtüşür.

Bir ölçüde beklenmedik olan, İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Aydınlık gazetesi yazarı Ceyhan Mumcu’nun bizimle üç aşağı beş yukarı aynı görüşleri savunmasıdır.

Mesela…

Sayın Cem Küçük ve bendeniz, Başbakan Erdoğan’ın ABD-İsrail hattını hangi icraatlarından dolayı rahatsız ettiğini, operasyonda özellikle Halk Bankası’nın hedef alınmasının ne mânâya geldiğini belgeleriyle ortaya koyduk.

Sayın Savcı Sayan, altını çize çize “Siyonizm Erdoğan’ın şahsında ülkemi hedef alıyor. Ortadaki kirli bir senaryodur!” dedi.

İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Sayın Mumcu ise bütün bunları doğruladı.

Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD’deki Siyonist yapıları ziyadesiyle rahatsız ettiğini, özellikle son vakitlerde Türkiye düşmanı Siyonist odaklar tarafından hedefe yerleştirildiğini vurguladı.

AK Parti’nin ilk dönemlerinde ABD’deki bu yapı ile ters düşmemeye özen gösterdiğini savunan Sayın Mumcu, Erdoğan’ın zaman içinde “Daha Milli” bir çizgiye dönmesinin kendisini hedef haline getirdiğini ileri sürdü.

Sayın Erdoğan eskiden ne yapıyordu, şimdi ne yapıyor, arada ne kadar fark var, hangi dönemdeki tavır hangi zaruretlerin sonucuydu ya da değildi, bunlar bir yana…

Mesele…

Bugünün meselesi, Sayın Erdoğan’ın “Ülkenin çıkarlarını savunduğu” için hedefe yerleştirildiği yönündeki ortak tespittir.

İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ceyhan Mumcu ve CHP’li Savcı Sayan bu gerçeği teslim etmişlerdir.

Bir başka ortak nokta…

Hem Sayın Ceyhan Mumcu hem de Sayın Savcı Sayan, bugünkü CHP yönetiminin akreditasyonu milletten değil, ABD’deki Siyonist lobilerinden elde etmeye çalıştığını vurgulamışlardır.

Her ikisi de aziz milletimizin bu ucuz tezgâha düşmeyeceğinin altını çizmişlerdir.

Vatandaş da olanı biteni böyle görüyor.

Mesele, Cemaat-Hizmet meselesi değil.

Mesele, içeriyle alâkalı değil.

Tezgâh çok açık.

Bunu, Hizmet hareketindeki kardeşlerim de biliyor. Sûret-i Hizmet’ten görünüp de her türlü tezgahı kuranların, aynı şeyi içinde yuvalandıkları Camia’ya da yapabileceklerini de görüyor bu kardeşlerim.

Fethullah Gülen Hocaefendi’yi “samimiyetsizlikle” suçlayanlara tepkileri göze alarak karşı çıkan bir kardeşiniz olarak, meselenin Cemaat’in boyunu çok çok aştığını da söylemek durumundayım.

Mesele gayet net:

“Bugün ülkenin bütün vatandaşlarını birebir ilgilendiren bir İstiklal Mücadelesi vermekteyiz.

Bu mücadelenin lideri Recep Tayyip Erdoğan’dır… Bu zorlu süreç aşıldığı takdirde Türkiye’nin önü –İnşallah- açıktır.”

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi