Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Prof. Dr. Namık Açıkgöz

Şimdi de "hain müslümanlar" çıktı

Şimdi de "hain müslümanlar" çıktı

1970’lerde Komünist ve Faşist hainlerimiz vardı. Birine göre öteki haindi. (Bana kalırsa, bu ülkede ne Komünist vardı ne de Faşist. Bu iki kelime bir tür entelektüel küfür gibi kullanılırdı o yıllarda. Faşist olduğunu söyleyen birini hiç görmedim ama Komünist olduğuna gerçekten inanan çok insan gördüm ama onların Komünizmi, birer karikatür Komünizmi idi. Hâlâ da öyle.)

Neyse… Lafı dağıtmayalım…. Sadede dönelim.

Bu ülke, Komünist ve Faşist veya sağcı veya solcu hain üretmekte hayli münbittir de şimdi “Müslüman”ın haini çıktı. “Evvel yoğ idi iş bu âdet yeni çıktı” diyor ya Ziya Paşa… İşte onun gibi bir şey bu “hain Müslüman”lar.

Daha düne kadar her türlü ideoloji adıyla “hainlik” yan yana gelirdi. Şimdi de “hainlik”  Müslümanlıkla beraber anılmaya başladı. Her ne kadar ben bu iki kelimeyi yan yana kullanmaktan teeddüp etsem de, böylece nur topu gibi “Müslüman hain”imiz oldu.

“Hainlik” gibi son derece olumsuz bir kelimenin ideolojilere sıfat olması normaldir de, aynı sıfatı Müslümanlık için kullanırsan, vicdanları yaralamış olursun.

İlâhî kelam ve peygamber sünnetinin şekillendirdiği Müslümanlık’ı, sarf edildiğinde hiçbir yaptırımı olmayan ve rezil bir sıfatlama olan “hain” ile birleştirmek İslâmiyet’e zarar verir.

28 Şubat ve öncesinde “şeriat” ve “tarikat” kelimeleri kirletildi. O zaman kadar revaçta olan kelimeler “irtica, mürteci, gerici, yobaz” gibi kelimelerdi.

2004’ten itibaren Kızılelma ve Ergenekon kelimeleri kirletildi. Kirletenler, bizzat, organizasyonlarına bu adı verenlerdi. Onlar, bu iki kelimeyi, kendilerini ifade etmek için kullanarak kirli tedavüle soktular.

Böylece son 20 yılda bu millet için bir değer ifade eden “Şeriat, Tarikat, Kızılelma, Ergenekon” gibi kelimeler kirletildikten sonra, şimdi de Müslümanlar’a da bir olumsuzluk izafe edilmeye çalışılıyor.

Ağustos ayından beri,  Müslüman Müslüman’a hain demeye başladı. Öyle bir patırtı koptu ki, rahmetli Arif Nihat Asya’nın,

                                               “Kılıcın bu patırtıda

                                               Ağzı da keser, sırtı da”

dediği gibi oldu. Kılıcın her iki tarafı da keser oldu.

Yazıktır!... Günahtır!...

Alnı secdeli insanların birbirine “hain” demesi zulümdür!... Bu halinizi gören iç ve dış çevreler ellerini ovuşturuyor.

Cemaatsen, cemaat olmanın gereğini yap. İnsanı iç dünyasına döndür ve insanın kendini inşasına, kendini zenginleştirmesine katkıda bulun;  ihâle takipçiliği yapma. Medya ve sosyal paylaşım sitelerinde, Rus gavuruna saldırır gibi saldırma!... Varsa siyasî bir hesabın; kur partini, düş sokaklara, meydanlara!... Halktan oy iste ve iktidara gelip sor hesabını!

İktidarsan, iktidar olmanın gereğini yap. Varsa paralel yapı; sök at!... Ama zamanında sök at!... Hiç olmazsa böyle bir yapılanmaya zamanında fırsat vermeseydin!... 7 Şubat 2012 öncesinde ve sonrasında bir kıpırdanma olduğu belliydi… Vursaydın o zaman neşteri’… Hadi onu yapamadın, olaylar ortalığa saçıldıktan sonra alelacele tedbir almaya kalkıp yeni karmaşalar yaratma!... Şu rezalete bakar mısınız?...  Devlet son zamanlarda âdetâ striptiz yapıyor ve bu yüzden  yardım TIR’larımızı çalıştıramaz hâle geldik!...  Paralel yapılanmanın uluslar arası destekçileri olduğuna inanıyorsan, işte devletin bütün imkânları elinde!... Yap bi efelik!... Çıkar ortaya; ser milletin önüne!... Bu millet efeleri sever.

Yok arkadaş!... “hain Müslümanlar” saçmalığı, Türkiye’de değerleri aşındırır hâle gelirse, akl-ı selim sırra kadem basar.

Müslümanlık öyle bir billurdur ki, üzerinde en ufak bir toz zerresine dahi tahammülümüz yoktur.

Ben derim ki edebi elden bırakmayalım. Yunus Emre’nin dediği gibi, “İllâ edep, illâ edep” 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
13 Yorum
Prof. Dr. Namık Açıkgöz Arşivi