Nusret Çiçek

Nusret Çiçek

CHP vagonuna takıldılar

CHP vagonuna takıldılar

Bir sitede okudum, AK Parti’yi cemaatten olan(!) Haşim Kılıç kapatacakmış, Başbakan tutuklanacakmış. Yazının altına da rengini belli eden yorumlar.

O günleri görseler sadaka vereceklermiş, kurban keseceklermiş,

Tabii bu kurban ya tilkidendir, ya da tavuktan.

Diğer kurbanlar onlar için hayvan katli sayılır.

Ey Başbakan, mecrasında akıp giden “sömürüye” çomağı nasıl sokarsın?

Sağlık sömürüsünü hallettin, sıra dershane sömürüsüne mi geldi?

Bu dershaneler fakir fukarayı ne güzel sömürüp gidiyordu, bir yanda laik eğitimin rehavetinde özel okullar, diğer yanda devletin okulları. Gidin bakın, devletin okullarında in cin top oynuyor…

Beni dinleyin, “çıkarcılık” kolayına kırılacak zincir değildir, İngiltere’de sanayi geldi diye işçiler tüm makineleri tahrip ettiler, iş yerlerini ateşe verdiler.

Fransa, kilise tahakkümünden kurtulmak adına 40 bin insanı giyotinlerde feda etti.

Bizim de ülkemiz sömürüden kurtulacaksa bir tane başbakanı verdik, bunu da verelim gitsin!

Amma değil, bu çekirge sürüsü iktidarı düşürdüğü gün bankaları soyar, hazinenin içini boşaltır, piyasaların altını üstüne getirir, yatırımları durdurur, IMF’ye tutsak elli yıl daha geri gideriz…

Bu kavga öylesi bir kavgadır ki, tüm hıyanetler, oyunlar Türkiye’nin bölgedeki kalkınması üzerinedir. Başbakan’ın oğlu Bilal bilmecenin şaşırtmacası…

Bir yorumcu öyle diyor, eskiden yaşlılar üç kuruş maaş almak için bankaların önünde can veriyordu, şimdi ise 65 yaşını geçenler bu iktidar döneminde adeta bahar devrini yaşıyor.

Otobüs bedava, metro bedava, maaş kapıda...

Şimdi de yeni bir düzenleme ile 65 yaştakilere tren, uçak, gemi seferlerinden yüzde elli daha ucuz seyahat imkanı. Engellilerle şehit ailelerine ulaşım bedava…

Bununla da bitmiyor. Yerli uçak imalatı… Asfaltlanmayan köy yolları kalmadı. 18 yaşına kadar çocuklar bu ülkenin hastanelerinde bedava muayene ve tedavi oluyor.

Bir yıldır top seslerinden dağlar dinlendi, şehitler gelmedi, vatan da bölünmedi.

Şöyle bir geriye doğru bakın göreceksiniz, en çok saldırdıkları ülkeye hizmeti dokunan başbakanlar. Halka zulmedenlerin heykellerini diktiler, tapındılar.

Menderes idamlık ne yaptı? Erbakan Hoca 28 Şubatlık ne yaptı?..

Şimdi de aynı nakaratlar…

 “Yolsuzluk yapanın yanında yokum” sloganı ile her saat başı bir cemaatçi ekranlarda.

Ama o cemaatçi dönüp de sormuyor, biz Başbakan’ı yolsuzlukla suçluyoruz, yıllarca bu milletten hizmet adı altında toplanan onca binliklerin nereye gittiğini neden sormuyoruz?

Bu kadar cemaatçi holding, han hamam, televizyonlar alın teri mi Allah aşkına?..

Türkçe’yi öğretiyoruz diye övünüyorlar, ama okullarında verilen laik eğitim.

Pensilvanya öyle buyuruyor,  ilkemiz hedefimiz demokrasi.

İslam’dan demokrasiye geçtik... Daha fazla göbek atmak, zil zurna kız erkek karışımı şölenler tertip ederek, “hizmet” kaşesi ile ılımlı İslam’ı sunmak demokrasinin nimetleri! İslam’da öylesi bir nimet yok.

Beri bakın şaşkınlar, o kirli sahnelerde çocuklara göbek attırırken, gülü üzerine gül koklatmadığınız terörist İsrail, Mecid-i Aksa denilen Peygamber mabedinde 50 yaş altındaki Müslümanlara Cuma namazı kılma izni vermiyor.

Sen de CHP’nin vagonuna takıldın gidiyorsun.

Vagonculuk işi yeni değil, eskiden de bir tarafta Demirel, diğer tarafta Erbakan Hoca vardı. Medreselerde hep bu ikilinin kavgasını yapardık. Demirel sözde nur talebesi!

Erbakan, sanayileşmeye burnunu sokan karıştırıcı! Milli Gazete paçavra. Özal, dershanelere haraç verinceye kadar ülkenin kendini beğenmişi.

Mason locasından elde edilen belgeye de ağabeyler, “inanmayın yalandır” diyorlardı.

O zamanlar Hukuk Fakültesi’nin bir sokak arkasında Cebeci Medresesi.

Ahmet isminde ağabeylik yapan hukuktan bir arkadaşımızın yanına savcı Arif Ökemen’le sürekli gider kitap okurduk. Zaman zaman o medresede kalırdım.

Ahmet’in ailesi İzmir’den hizmet ehli, baba asker.

Yıllar sonra Ahmet’le karşılaştığımızda yanında açık bir bayan, kendisi de saçlarını uzatmış değişik bir halde. “Ahmet kardeş, nedir bu halin?” diye sordum.

 “Bu ağabey takımı yalancı, masonlara hizmet ediyorlar, bizi de kandırıyorlar, artık onlarla yollarımız ayrıldı” diye cevap verdi. Ahmet, maalesef eski inkarcı haline dönmüştü.

Çoklarını öyle gördüm, şimdi de aynısını görüyorum, cemaat içinde başı Rahman’a gitmeyen cemaatçiler türedi, o gün Demirel, bugün de CHP vagonuna takıldı gidiyorlar.

Allah(cc) ıslah etsin, görüş mesafesi ihsan eylesin.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Nusret Çiçek Arşivi