İbrahim Bekiroğlu

İbrahim Bekiroğlu

Matruşka Muhalefet

Matruşka Muhalefet

Türkiye geçen pazar Almanların iddiasına göre yeni Sultan’ını, İsrail’e göre de Hitler’ini seçti. Yerli Moşe ve Hans’lara  göre ise diktatörünü seçti. Halka göre ise Cumhurbaşkanı seçilmiş oldu.

52 milyon insanın ölümüne neden olan Hitler gibi bir diktatörün torunları, 52 milyon seçmeni olan bir ülkede oyların yüzde 52’sini alan Erdoğan’a Sultan diyor. Aslında “Sultan” derken diktatörlüğü kastediyorlar. Yani Erdoğan’la yüzkarası tiranları Hitler’i bir tutuyorlar.

Almanların derdi malum; Türkiye’ye artık istedikleri gibi müdahil olamıyorlar. Memleketlerinde işçi, çaycı, temizlikçi olarak çalışan, IQ’su düşük (!) Türklerin bölgesel bir aktör olarak ortaya çıkmalarını hazmedemiyorlar. İyi biliyorlar ki global güce giden yol bölgesel güç olmaktan geçiyor. Oysa geçmişte ne çok severlerdi Türkiye’yi. Medya onların kontrolündeydi. G-3 tüfeklerinden Leopard tanklarına kadar bir çok silahı Türkiye’ye yüksek fiyatlarla satarlardı. Afrika’ya gitmek isteyen bir Türk vatandaşının önce Lufthansa’ya binip Frankfurt’a, oradan da başka bir uçakla Afrika’ya transfer olması gerekiyordu. Şimdilerde THY, Lufthansa’nın uçmadığı yerlere bile uçar hale geldi. Bu da yetmezmiş gibi üçüncü havalimanının hizmete girmesiyle birlikte Frankfurt havalimanının iş hacmi düşecek.

Erdoğan’la birlikte tüketen bir Türkiye’nin üreten bir güce dönüşmesi, başka bir deyişle Almanyalaşması, Almanların çok zoruna gidiyor. Açıkça “İşçisin sen işçi kal” diyorlar Türkiye’ye. Hitler’in çocukları işçinin patron olmasını kaldıramıyorlar.  Makine kafalı ari ırk, bu yüzden muhalefetle birlikte Erdoğan’a muhalefet ediyor.

İsrail’in de durumu malum. Onlar İsrailleşen bir Türkiye değil, Mısırlılaşan bir Türkiye istiyorlardı. Eğer Erdoğan da Sisi gibi İsrail’e biat etseydi Hitler yaftasını yemeyecekti. Ne var ki Erdoğan İsrailoğullları’na ağlayacağına, gidip elinde “taş” gibi konvansiyonel (!) silahlar bulunan Gazzeli çocuklara ağladı. Hem hiç İsrail’e gidip ağlama duvarında da dua etmedi.

Gelelim bizim aldıkları oy ve parti tabelaları dışında birbirlerinden farkı olmayan Matruşka Muhalefet’e. Batılı ülkelerin ve İsrail’in muhalefetini bir yere kadar anlamak mümkün. Onların çıkarları zedeleniyor. Türkiye eskiden Batının müşterisiyken birden çıkıp sokağın karşısında dükkanını açtı. Peki bizim matruşkalara ne oluyor da sırf Erdoğan/Ak Parti kaybetsin diye ülkenin de kaybetmesi için çalışıyorlar?

Erdoğan düşmanlığı yüzünden memleketin sırlarını satan paralel yapıyla bile işbirliğine gittiler. CHP’li bir milletvekili Moody’s isimli derecelendirme kuruluşuna seçim öncesi not düşürmedi diye hakaret ediyor. Erdoğan kazanmasın diye mikrop gibi baktıkları Demirtaş’a bile destek verdiler. Esed’e bile methiyeler düzdüler. Muhtemelen IŞİD’in rehin aldığı Türklerin ölmesi için de dua ediyorlardır.

Şimdilerde seçimi niye kaybettiklerini tartışıyorlar. Muhalefet liderleri kendileri hariç, anketçilerden tatile giden vatandaşa kadar herkesi suçladılar. Seçimlerde 14 parti Erdoğan’a karşı birleşmesine rağmen eşit şartlarda girilmedi diyorlar.  Yenilgiyi kabullenmek yerine utanmadan kazandıklarını iddia edecek  kadar ileri gittiler. Erdoğan’ın yüzde 52 ile kaybettiğini iddia edip yüzde 38’le kazandıklarını söyleyerek pişkinliğin zirvesine çıktılar. Yüzde 38 oy alan İhsanoğlu’nu kapsayıcı aday diye takdim edip yüzde 52 oy alan Erdoğan’ın ayrıştırıcı olduğunu iddia edecek kadar halkı aptal yerine koydular. İçlerindeki densizlerden biri halka “hanzo” diyecek kadar ileri gitti. Bu üstün (!) zekasıyla hanzoların aklını çelememenin aptallık olduğunu anlayamadı. Aptal olduğu içindir herhalde.

Kılıçdaroğlu, İhsanoğlu’nu aday gösterirken muhalefette aday gösterecek “adam” bulamadıklarını ve İhsanoğlu’nun “adam gibi adam” olduğunu söylemişti.

Belki de muhalefetin sorunu budur; Hem halkı adam yerine koymuyorlar, hem de adamlığı ekmel olmadan adamlara yaraşır makamlara talip oluyorlar.

Aslında Başbakan Erdoğan’ın balkon konuşmasında çatıya dönüp temsili olarak muhalefete de teşekkür etmesi yerinde olurdu. Çünkü böyle bir muhalefet var oldukça balkon çatıya hep üstün gelecek.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
İbrahim Bekiroğlu Arşivi