Sema Maraşlı

Sema Maraşlı

Kadın iktidarı

Kadın iktidarı

Gü­nü­müz­de ai­le­ler­de­ki en bü­yük prob­lem ev­de ka­dın ik­ti­da­rı­dır. Her ku­rum­da bir baş­kan, mü­dür, re­is, pat­ron, kı­sa­ca bir yö­ne­ti­ci ol­mak zo­run­da­dır. Ai­le­de top­lu­mun en önem­li ku­ru­mu­dur. Ve ai­le­ye de bir ida­re­ci la­zım­dır. Bi­zim ev­de de­mok­ra­si var, eşit söz hak­kı var, di­yen an­cak ken­di­ni kan­dı­rır. Böy­le bir şey müm­kün de­ğil­dir. Ke­sin bi­ri da­ha öne çı­kıp ida­re­ci­li­ği eli­ne al­mış­tır. Di­ğe­ri de ona tâ­bi olan ko­nu­mun­da­dır. Ar­ka­daş iliş­ki­sin­de bi­le is­ten­me­se de re­is­lik or­ta­ya çı­kar; to­par­la­yan, ka­rar­la­rın ço­ğu­nu alan bi­ri var­dır.

Al­lah Re­sû­lü "Üç ki­şi yo­la çı­kar­sa bi­ri­ni re­is seç­sin." bu­yu­rur. 

Ai­le­nin re­isi­ni de Rab­bi­miz ta­yin et­miş. Ni­sâ sû­re­si 34. âyet-i ke­rî­me de " Er­kek­ler ka­dın­lar üze­ri­ne yö­ne­ti­ci ve ko­ru­yu­cu­dur­lar. " bu­yu­ru­yor. 

Di­ni­mi­ze gö­re evin rei­si er­kek­tir. Âyet-i ke­rî­me son de­re­ce açık. Fa­kat ata­er­kil gö­rü­nüm­lü ana­er­kil bir top­lum ol­du­ğu­muz için bi­zim top­lum­da es­ki­den be­ri pek çok ai­le­de evi de, ko­ca­yı da ka­dın­lar yö­net­miş­ler­dir. (Er­ke­ğin re­is ol­du­ğu ai­le­ler de var­dı el­bet­te, fa­kat is­tis­na­lar ka­ide­yi boz­maz; ge­nel ya­pı ka­dın oto­ri­te­si üze­ri­ne ku­rul­muş­tu.) 

Ka­dın­lar ya aba al­tın­dan so­pa gös­te­ren bir tat­lı­lık­la ya da sert­lik­le bir ik­ti­dar kur­muş­lar­dı. Ai­le­de ka­rar­la­rı ka­dın­lar alır­dı. Fık­ra­da­ki gi­bi ev­de en son sö­zü er­kek­ler söy­ler­ler­di: "Sen bi­lir­sin ha­nım."

Fa­kat gö­rü­nüş­te de ol­sa es­ki­den ko­ca­ya bir say­gı var­dı. Ka­dın­lar ba­zen alt­tan al­ma­yı bi­lir­ler­di.     

Fa­kat gü­nü­müz­de böy­le bir şey yok. Ka­dın­la­rın ço­ğu müm­kün­se ko­ca­la­rı on­lar­dan izin al­ma­dan ne­fes al­sın bi­le is­te­mi­yor­lar. Ana­er­kil top­lum ya­pı­sı­nın üs­tü­ne bir de fe­mi­niz­min kış­kırt­ma­la­rı ek­le­nin­ce ka­dın­la­rın ek­se­ri­ye­ti er­kek üze­rin­de ta­hak­küm kur­ma­ya hak­la­rı ol­du­ğu­nu zan­net­ti­ler. 

Ya­zar Elif Şa­fak bir rö­por­ta­jın­da şöy­le söy­lü­yor. "Ba­yan dik­ta­tör­le bir an ön­ce yüz­leş­me­li­yiz. Bir­lik­te ol­du­ğu er­ke­ği çe­kip çe­vir­me­ye kal­kan, ai­le­de her şe­ye ka­rı­şan, son sö­zü söy­le­mek is­te­yen, ço­cuk­la­rı­na sev­gi ve ala­ka ara­cı­lı­ğıy­la bas­kı ku­ran bir dik­ta­tör var içi­miz­de. O di­şi dik­ta­tö­re dik­kat et­me­li­yiz." 

Ni­şan­lı genç kız­lar­la bir eği­tim yap­tım: "Ni­şan­lı­mız her is­te­di­ği­mi­zi yap­maz­sa mut­lu ola­mı­yo­ruz." di­yor­lar. İyi de se­nin her is­te­di­ği­ni ya­pın­ca ni­şan­lın mut­lu olu­yor mu? Onu dü­şü­nü­yor mu­sun?

Bir be­ye­fen­di oku­rum şöy­le yaz­mış­tı: "Ka­rı­mın her is­te­di­ği­ni ya­pı­yo­rum, o mut­lu fa­kat ben çok mut­su­zum." 

Bu hak­sız bir mut­lu­luk. Hak­sız ol­du­ğu için de as­lın­da ger­çek mut­lu­luk de­ğil­dir. Ka­dın bu­nun­la an­cak kı­sa sü­re­li mut­lu ola­bi­lir. 

Se­mi­ner­le­rim­de "Ko­ca­la­rı­nı­za hük­met­me­ye kalk­ma­yın" de­di­ğim­de ha­nım­lar ba­zen şöy­le di­yor­lar: "Siz öy­le di­yor­su­nuz ama ner­de bir de­di­ğim de­dik ar­ka­da­şı­mız var, ko­ca­la­rı et­ra­fın­da per­va­ne olu­yor­lar." 

Ko­ca­sı onun et­ra­fın­da per­va­ne ol­ma­yan ka­dın, per­va­ne ko­ca­la­rı gö­rün­ce bu­na ba­yı­lı­yor. Zan­ne­di­yor iyi bir şey, adam aş­kın­dan ya­pı­yor. Yok öy­le bir şey. Adam ka­rı­sı tat­sız­lık çı­ka­rıp da evin hu­zu­ru­nu ka­çır­ma­sın, ço­cuk­lar üzül­me­sin di­ye ca­nı çı­ka çı­ka ya­pı­yor. Hiç­bir er­kek ken­di­ne hük­me­den ka­dı­nı sev­mez; er­kek­lik hor­mon­la­rı ça­lı­şı­yor ise. Fıt­ra­ta ay­kı­rı çün­kü.  

Fa­kat ka­dın gü­zel huy­lu­dur; ko­ca­sı da ona olan sev­gi­sin­den ka­rı­sı­nın gön­lü­nü hoş tut­mak için elin­den ge­le­ni ya­pı­yor­dur, bu çok gü­zel. Fa­kat oto­ri­ter bir ka­dı­nın et­ra­fın­da­ki per­va­ne adam bu­nu sev­gi­sin­den de­ğil, kor­ku­sun­dan ya­pı­yor­dur. 

Ka­dın­lar­da "ko­cam is­te­di­ği­mi ya­pı­yor­sa be­ni se­vi­yor" ya­nıl­gı­sı var. Ta­bi­i ki sev­di­ğin­den de ya­pı­yor ola­bi­lir, bu­nu an­la­ma­nın yo­lu var. Ka­dın ko­ca­sı­nın göz­le­ri­ni bak­sın. O göz­ler­de sev­gi ışıl­tı­sı, mu­hab­bet pı­rıl­tı­sı var­sa ta­mam­dır, sev­gi­sin­den ya­pı­yor­dur adam. 

Yok­sa o göz­ler­de kır­gın­lık, kız­gın­lık var­sa, er­ke­ğin yap­tı­ğı çok ro­man­tik bir dav­ra­nış gi­bi gö­rün­se da­hi sa­de­ce ka­rı­sı­nın psi­ko­lo­jik şid­de­tin­den kork­tu­ğu için ya­pı­yor­dur. Ka­rı­sı­nın as­lın­da bu dav­ra­nı­şı hak et­me­di­ği­ni dü­şü­nü­yor­dur. Ka­dın­lar duy­gu­la­rı çok iyi okur­lar; fa­kat ger­çek­ler­le yüz­leş­me­ye ce­sa­re­ti ol­ma­yan­lar gör­mez­den gel­me­ye ba­kar­lar.

Oto­ri­te ka­dı­na ya­kı­şan bir şey de­ğil­dir. Ka­dı­nı er­kek­leş­ti­rir. Ka­dın oto­ri­te­yi ele ge­çi­rin­ce ço­cu­ğu­na ba­ba­lık yap­ma­ya, ko­ca­sı­na ko­ca­lık yap­ma­ya baş­lar. 

Ya­pı­lan araş­tır­ma­lar­da iş ye­rin­de bi­le, ka­dın­lar da da­hil, ço­ğun­lu­ğun ka­dın yö­ne­ti­ci is­te­me­di­ği or­ta­ya çı­kı­yor.

Ka­dın­lar oto­ri­te­yi el­le­ri­ne alın­ca ol­duk­ça acı­ma­sız ola­bi­li­yor­lar. Ka­dın ev­de hem hük­met­mek hem de hük­mü al­tın­da­ki­le­ri mut­lu gör­mek is­ti­yor. Ve ev hal­kı­nın mut­suz ol­duk­la­rı­nı gö­rü­yor fa­kat ken­di­ne ku­sur bul­mak­tan­sa onun key­fi­ne gö­re ya­şa­mak­tan mut­lu ol­mu­yor­lar di­ye on­la­ra si­nir olu­yor. Er­kek­le­ri ken­di is­tek­le­ri ile örü­lü bir ka­fe­se ka­pa­tıp ora­da mut­lu ol­ma­sı­nı bek­le­yen ka­dın­lar da­ha çok bek­le­ye­cek­ler­dir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
20 Yorum
Sema Maraşlı Arşivi