Yener Dönmez

Yener Dönmez

Türkiye’ye Operasyon

Türkiye’ye Operasyon

Tehlikeli iki kelime: Faiz ve dolar… Bu iki kelimeyi 1999 yılından itibaren çok sık duymaya başlamıştım. 2000 yılında daha da arttı. 2001 yılında ise zirve yaptı.

Peş peşe krizlerin yaşandığı dönemlerdi. Bu dönemin aktörleri ise Bankalardı…

Peş peşe bankalar ya batıyor ya el konuluyor, bankalarla ilgili tartışmalar sürüyordu. Hatta dönemin İçişleri Bakanı Sadettin Tantan Doğan Grubu’nun televizyonunda Doğan Grubu’nun bankasının durumunun kötü olduğunu söylüyordu.

Finans piyasasıyla yatıp kalkıyorduk. Gecelik faiz, repo gibi kavramları o dönem ilk defa duyduk ve ezberledik.

Son günlerde hangi televizyon kanalını açsanız faiz-dolar tartışması, hangi internet sitesini açsanız doların o günkü değeri hakkında haberler.

Benim asıl dikkatimi çeken ise yabancı yatırımcıların tavırları. Citibank 800 milyon dolar zarar pahasına Türkiye’den çıktı. Şimdi de HSCB varlıklarını satıp Türkiye’den çıkmayı planlıyormuş.

Savaşta karşılıklı saflar bazen birbirinin içine girer. Ağır bombardıman planlayan taraf, önce askerlerini rakibinin saflarından çeker, sonra bombardımana başlar.

Yabancıların adım adım borsadan çekilmeye başlamaları ve öte yandan bankacılık sektöründen çıkmaları, Türkiye’ye yönelik finansal bir operasyonun göstergesi gibi.

Operasyonu yapacak olanlar önce adamlarını en az zarar görecek mevziye çekiyorlar gibi.

Türkiye’de yeniden faiz ve dövizin konuşulması bu bakımdan bana 2000’li yılları hatırlattı ve son derece moral bozucu.

Rahmetli Erbakan Hoca, ekonomiden konuşurken finans piyasalarından mümkün olduğunca hiç bahsetmezdi. O ağır sanayi hamlesinden, üretimden bahsederdi. Türkiye’nin dört bir yanında sanayi tesisleri kurmaktan bahsederdi.

Bizim ıskaladığımız mevzu biraz bu galiba. Fabrika bacaları, sanayi tesisleri, üretim bantları olmadan bu iş olmayacak.  Finans piyasasındaki hareketlenmeler ve dalgalar ekonomiyi boğmaktan başka bir işe yaramıyor.

Üretebilen bir ülke dünyadaki ekonomi ne yöne seyrederse seyretsin ayakta kalır. FED ister faiz indirimi yapsın, ister piyasayı paraya boğsun fark etmez.

Üretim her zaman kraldır. Ekonominin temeli katma değerin yüksekliğidir.

Sıcak para üzerinden yaşamaya başlamak ve üretim alışkanlıklarını kaybetmek sadece sanayiyle ilgili sıkıntılarla sınırlı kalmıyor. Mesela tarım alanını da çok ciddi vuruyor. Anadolu’nun hangi şehrine giderseniz göreceğiniz manzara ekilmeyen binlerce dönüm tarla olacaktır. Çünkü çiftçi üretim alışkanlığını kaybetti.

Bu da bize artan gıda fiyatları olarak dönüyor. Enflasyon artıyor, faizleri etkiliyor ve dövizdeki tablo ortaya çıkıyor.

Bizi sadece üretim ekonomisine dönmek kurtarır. Yoksa Merkez Bankası hangi taklayı atarsa atsın sonuç değişmez. Sabır isteyen uzun bir yol. Önemli olan buna karar verip vermediğimiz.  

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
12 Yorum
Yener Dönmez Arşivi