Bakmayın Aydın Doğan birliklerinin topyekün taarruza geçmelerine..
Askeriyede olsa, buna “seferberlik” derler..
Muvazzaf yazarların dışında yedekler de bar bar bağırıyorlar.. Ben o kanaattayım ki, aşçı, kapıcı, perdeci, hurdacı, odacı, modacı hepsi birden saldırıyı kızıştıracak gibi gözüküyor..
Ertuğrul hem soruyor, hem vuruyor..
Kime derseniz, kime olacak, özel ropörtajlar yapacak kadar yakınında duran Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a..
Yüklendikçe yükleniyor..
Erdoğan diyesi ki, “Artık medya gücün yüzünden farklı muamele görmeyecek, vatandaş olarak muamele göreceksin..”
Bak şu ağır söze..
Aydın Doğan hiç sıradan vatandaş olur mu?
O kadar gazete, o kadar televizyon, o kadar maaşlı adam.. Amma birisi sana sıradan adamlık yaptırsın..
Ertuğrul haklı..
Yeni Harman dergisi ne yazmışsa haklı yazmıştır.. Çünkü iddialarında Ahmet Çalık grubu geçiyor, Ceyhan-İsrail boru hattı geçiyor.. İsrailli bakanın Türk büyükelçisine “hesap sorması” geçiyor..
Elbette Doğan Holding ilgilenir böyle vakalarla..
Ahmet Çalık kim oluyor, söyler misiniz?
Bu ülkede Doğan Holding varken başkalarına halt etmek düşer mi?
Bakın şu Kanal 7 televizyonunun saygısızlığına..
Aydın Doğan medyasına rakip çıkmak kolay mı? Başbakan niye susturmuyor bu televizyon kanalını?
O zaman biz gireriz devreye.. Buradan olmasa Almanya’dan gireriz.. Ya susar ya da türlü entrikalarla sustururuz..
Çalık grubunun aldığı ihaleler deriltmiş Ertuğrul’u.. Bunlardan çok şikâyetçi.. Kanal 7 de öyle..
RTÜK Başkanı Zahid Akman’ın ne suçu var mı diyorsunuz?
Var kesinlikle..
Orası ilk başta Ahmet Hakan’ın olmalıydı.. Ahmet Hakan Kanal 7’de kupa beyi iken Zahid Akman maça 4’lüsüydü.. Amma Zahid Amerika’ya gönderildi, bilgisi artırıldı..
Dönünce de RTÜK başkanlığı ona verildi..
Ya şu Başbakan’ın yaptığına ne demeli?
Başbakanlık basın sözcülüğüne Akif Beki mi layıktı, Ahmet Hakan mı?
Siz kalkar da arka sıralardaki bir kişiyi öne geçirirseniz, elbette karşınızda Doğan medyasını görürsünüz..
Anlatılana göre, Aydın Doğan-Ahmet Hakan sözleşmesinin içinde bunlar yer alıyormuş..
Ahmet Hakan, ismen Başbakan’a vuracak, gece-gündüz demeden kartelli medyayı, medyanın uykusunu kaçıran VAKİT gazetesine sapan taşı fırlatacak ve bunun karşılığı olarak da Ahmet Hakan’a sahip çıkılacak..
Ben Hürriyet gazetesini para verip almam.. Salı günü elime geçen bu gazetenin baştan ayağa, silme Başbakan Erdoğan’a hakaret, AKP’ye silme çamur atıldığını gördüm..
Yahu hiçbirisinin fikri yok mu bu gazeteci esnafının?
Bir anda patronun emri için mi, hatırı için mi, tek düğmeyle çalışan robotlar misali saldırıya geçmek hayretime mucib oldu..
Sana ne diyenlere eyvallahım var..
Bana ne???
Amma bariz menfaat çekişmeleri ülkeyi sallarken, bir medya patronu aleme meydan okurken susmak olur mu?
Ben dahasını da biliyorum..
Kısa bir müddet sonra Aydın Doğan’ın talepleri yerine getirilecek, geçici barış sağlanacak, Ertuğrul, Başbakan’dan randevu isteyecek, randevu derhal verilecek, 2 saat mi desem, 4 saat mi desem Başbakanlık’ta Ertuğrul sorular soracak, Başbakan cevaplandıracak..
Amma diğer sayfalarda Bekir sövecek, Tufan küfredecek, Özdemir tekme atacak, Yalçın bilmem ne yapacak, Oktay ithamlarda bulunacak, varsın olsun..
Ah bir de Ahmet Hakan Başbakan’ın dış gezilerinde uçağa alınsa da Hasan Karakaya’ya dirsek gösterilse ne iyi olurdu..
Değil mi be ikinci Coşkun?
Ahmet Çalık’ın vatandaş Ahmet olmasına kafayı takan Ertuğrul’a müjdeler olsun.. “Rakipler temizlenecek imparatorluk yolundan..”
ATV televizyonu ve SABAH gazeteleri haddini bilecek..
Oğlan bulaşık, lakin ustası daha beter
O uğursuz ormanda etçil kargalar öter
Şaşırıp giren olsa bulamaz çıkış yolu
Bıktırdılar herkesi ve bu gürültü yeter