Elif Nisa

Elif Nisa

Hazırız!

Hazırız!

İki sene önce The Economist ve New York Times’ın NATO’yu Erdoğan’a müdahaleye çağırmasının
arkasından 15 Temmuz’u yaşadık. Geçtiğimiz günlerde de Newsweek’teki “Erdoğan’a operasyon
yapın” çağrısı ile Türkiye’ye müdahalenin yolları aranıyor.
Küresel güçler, Ortadoğu’da “büyük devlet” istemiyor. Bu sebeple güçlerinin yettiği birçok ülkeyi bölük
pörçük ettiler. Kendilerince sıradaki ülkeler üzerinde ise ekonomik ve siyasi yaptırımlarla güç
denemesi yapıyorlar.
Bugünlerde ABD, küresel sistem için bir tehdit olarak gördüğü Türkiye’ye tarihin en büyük
operasyonunu çekiyor.
Suriye'den çıkmamızı, PKK yönetimindeki "Kürt" devletinin kurulmasına ses çıkarmamamızı, İran'a
yaptırıma destek olmamızı, S-400 almamamızı, Asya pazarına yönelmememizi, Doğu Akdeniz'de
doğalgaz çıkarma hayallerinden vazgeçmemizi isteyen ABD, ekonomik operasyonla Türkiye’yi
zayıflatmaya çalışıyor.
Mesele ‘Papaz’ ya da doların inip çıkması değil, ortada ülkemize açılmış bir siyasi saldırı, bir savaş
var.
Türkiye bu kadar yoğun saldırı altındayken, vefasızlık çok büyük vicdansızlıktır. Türkiye’nin, nereye
çekilse oraya gidecek kişilere değil Başkanımız Erdoğan gibi azimli, kararlı hizmet edecek insanlara
ihtiyacı vardır.
Türkiye’ye yapılan her saldırı aynı zamanda İslam aleminedir. Bizi yok etmeye çalışanlara karşı, bu
hak davada devletimizin yanında olmamız lâzımdır. Ülkemize yönelik hiçbir atağa seyirci kalamayız.
Türk milletinin her bireyi vatanını, milletini bayrağını savunmakla sorumludur.
Bugünlerde hayati bir mücadele veriyoruz. Bu mücadeleyi desteklememek ihanettir. Vatan ve milletin
bir meşru müdafaası varken destek olmamak, vatanın parçalanmasını da kabul etmek demektir.
Milli ve yerli olan herkesin ittifak etmesi, Türkiye’nin birliği ve bütünlüğü için cansiperane gayret etmesi
gerekiyor.
Aramızda mezhep, görüş, uygulama hatta inanç anlamında çeşitli farklılıklar olabilir. Ancak bu
farklılıklar, Kur'an'da bildirildiği gibi, tanışıp kaynaşmamız içindir. Farklılıklar zenginliktir, renktir.
Vicdanlı insanlara düşen, Kur’an ahlakı gereğince birliğimizi korumak ve güçlendirmektir.
Prof. Nevzat Tarhan, kriz yönetiminin üç temel kuralını şöyle açıklıyordu bir tweetinde:.
1-Ümitsizliğe düşmemek
2-Önce yangını söndürmek sebebi sonraya bırakmak
3-Her krizin bir başarının başlangıcı olma potansiyeline sahip olduğunu unutmamak, ki bu finansal
krizin hiç ekonomik temeli yok, bir doğum yaşayacağız İnşallah.
Asla ümitsizliğe düşmeyiz. Biliriz ki Allah inananlara Katından yardım gönderir, onları galip kılar, zafere
ulaştırır. Allah'ın yardım vaadine kesin bilgiyle iman edenler asla ümitsizliğe kapılmaz, yaşanan olayı
Allah’ın nasıl sonuçlandıracağını heyecan içinde beklerler. Hz. Musa kıssasındaki örneği hatırlarsak…
Musa (as), Firavun'un zulmünden korumak için Mısır'dan çıkardığı kavmiyle birlikte Kızıldeniz’e
ulaştığında, içlerinden bazı zayıf imanlılar, Firavun ordusu tarafından sıkıştırıldıklarını düşünmüş ve
ümitsizliğe kapılmışlardı. Musa(as)’ın sözleri ise Rabbinin kendileriyle birlikte olduğuna dair derin
inancının göstergesi idi;
"… Şüphesiz Rabbim, benimle beraberdir; bana yol gösterecektir." (Şuara Suresi, 62)

Başkan Erdoğan: "Küresel sistemin kabadayıları, bedeli kanla ödenmiş kazanımlarımıza hoyratça,
destursuzca el uzatamaz... Devletlerin başarısının sırrı, barış istiyorlarsa daima savaşa hazır
olmalarından geçer, biz savaşa hazırız. Bunu Fırat Kalkanı'nda ortaya koyduk, Afrin'de de ortaya
koyduk, yarın da koyarız” diyordu.
Biz her şeye hazırız. Allah’ın izniyle öyle derindir inancımız. Kaldı ki her sıkıntının sonu vardır,
bitmeyen imtihan yoktur. Yaşanan zorluklar doğum sancılarıdır; doğuyoruz.
Ülkemiz, Dışişleri Bakanımız M. Çavuşoğlu’nun ifade ettiği gibi, “insanî yardımda dünyanın en cömert
ülkesi. Tüm dünyadaki mazlumlar da bunu görüyor ve Türkiye ekonomisinin güçlü olması için dua
ediyorlar.” Allah edilen duaları vesile kılıp ülkemizi aydınlığa çıkarsın. Devletimizin, milletimizin ve
başkanımızın aleyhinde tuzak kuranların oyunlarını bozsun, etkisiz kılsın, kendi dertlerine düşürsün.
Artık 'kötülüğü örgütleyip düzenleyenler', Allah'ın, kendilerini yerin dibine geçirmeyeceğinden
veya şuuruna varamayacakları yerden azabın gelmeyeceğinden emin midirler? (Nahl Suresi,
45)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Elif Nisa Arşivi