Muhsin Meriç

Muhsin Meriç

SALAMWORLD

SALAMWORLD

Bir gerçeğin altını peşinen çizmek lazım: İslâm dünyası, her zamankinden daha çok bugün, ‘sağlıklı’ iletişim ve ‘doğru’ istişare zeminlerine muhtaç. Çünkü gerek dâhili fitneleri izâle etmek, gerekse hârici meydan okumalara karşı mukavemetli durabilmek için ‘iletişim’ ve ‘istişare’nin hakkının verilmesi gerekiyor. Sınır tanımayan bilgi ve haber kirliliğinin önü ancak ‘güvenilir’ bilgi kaynakları ve sürekli haber kanalları kurularak alınabilir.

Sadece siyasi seviyede değil, bilhassa toplumlar ölçeğinde ve toplumların her katmanında İslâm dünyasının ‘tanı(ş)ma, iletişim, işbirliği, birlik’ zincirini tamamlaması hayati bir ihtiyaç. Bu zincirin temenniden fiiliyata geçmesi için ise olabildiğince küresel kirlerden arındırılmış platformların, samimi ve hasbî ellerce hazırlanması, kurulması ve sürdürülmesi icap ediyor.

Bugün, Müslüman dünyanın kullandığı iletişim teknolojileri ve sistemlerini keşfeden, üreten, kontrol eden Müslüman olmayan ülkeler, şirketler ve kişiler. Bu sistemler salt bir teknolojiden ibaret olmadığı ve bilgi kaynakları ve ilişki biçimlerini de belirlediği/etkilediği için tüm fayda ve avantajlarına rağmen bazı zararlı ve telafisi zor problemleri de beraberinde getiriyor. ‘Güven’ endişesi ve ‘haram’larla temas ihtimalinin olması bile bugün Müslüman dünyanın bir kısmını bu teknolojileri ve mekanizmaları kullanmaktan alıkoyuyor. Alternatiflerin olmayışı ve kötü örneklerin de hayli çok olması, esasında büyük bir imkândan istifade edilememesini de netice veriyor.

Bir buçuk milyar nüfusunun %54’ünün 25 yaşın altında olduğu İslâm dünyası, bugün, en büyük potansiyel gücü olan gençliğe ne kendi değerlerine uygun manevî beslenme imkânları sunabiliyor ne de onların ‘helâl dairede’ bir araya gelebilecekleri zeminler hazırlayabiliyor. İktisadi ve sosyal kalkınma, okuma-yazma, AR-GE ve üretim oranları İslâm dünyasının sahip olduğu manevî değerlere ve ihtişamlı medeniyeti ile elbette hiç uyuşmuyor. Bu olumsuz durum da İslâm dünyasının elindeki en önemli ‘değer’ olan genç nüfusa hakkını verememesine sebep oluyor.

Buna rağmen İslâm dünyası gençliği mevcut internet imkânlarını kullanarak bugün ‘inkılâp’ bile yapabiliyor hatta diktatörleri dize getirebiliyor! Tüm riskleri göze alarak ‘sanal mecralar’da tebliğ ve davet çalışmaları yapan gruplar bile sayılamayacak kadar çok bugün. İnternet kullanıcı sayısının 250-300 milyon olduğu ve on yıl içinde 700 milyon kullanıcı sayısına ulaşması beklenilen İslâm dünyası, bu mecrayı ‘hayırda’ kullanacak formüller arıyor artık; bulmalı da!

Bu arayışlardan önemli bir tanesi olan ‘salamworld’, Pazartesi günü, İstanbul Çırağan Sarayı’nda Birinci Global Zirvesini gerçekleştirerek basına ve kamuoyuna tanıtıldı. Zirveye katılan 30 ülkeden seçkin davetlilerin içerisinde siyasetçiler, sivil toplum temsilcileri, sanatçılar, ilim adamları, basın mensupları ve kitleleri arkasından sürükleyen liderler de vardı. Sözgelimi en kalabalık İslâm ülkesi Endonezya’nın iki önemli hareketi olan Nahdatul Ulema ve Muhammediye’nin başkanları toplantıya katıldılar ve bu girişime açık destek verdiler.

Rusya’dan Abdulvahid Niyazov’un başkanlığını yaptığı salamwold, 17 farklı ülkeden etkili yönetim kurulu üyeleri ve 12 ülkeden çalışanları ile İstanbul’daki merkez ve Moskova ve Kahire’deki şubelerinden İslâm dünyasına ‘haram’ın olmadığı, ‘güvenilir’ bir sosyal ağ hizmeti sunma, IT teknolojilerini geliştirme ve küresel helâl pazarı büyütme iddiasında ve gayesinde.

Ramazan ayından itibaren hizmet vermeyi ve üç yıl içinde 50 milyon kullanıcı sayısına ulaşmayı hedefleyen, Nedim Kaya ve Ahmet Azimov gibi kaliteli isimleri de bünyesinde istihdam eden salamworld, sosyal ağ olma özelliğinin dışında online kütüphane, eğitim programları, fetva hattı, İslâmi ansiklopedi, şehir rehberleri, sesli-görüntülü yayınlar, haber ağı, oyunlar, hac-umre paketleri gibi hizmetler sunmayı da hedefliyor.

İslâm dünyasında birçok kişi ve kurum, özellikle 11 Eylül’den sonra, İslâm’ı doğru tebliğ ve etkin temsil edecek, İslâmofobik medya ve odakların İslâm’ın imajını lekelemeye yönelik teşebbüslerini akim bırakacak mekanizmalar arıyor. Umarız salamworld bu arayışlara katkı sağlar ve başarılı olur.

Fikir sahiplerini ve bu parlak fikri hayata geçirmeye çalışan heyeti tebrik ediyorum.



Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Muhsin Meriç Arşivi