M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

Yine mi İmam Hatipliler?

Yine mi İmam Hatipliler?

İddia şu:
Her yanı imam hatipliler sarmış...
Bunlar devleti ele geçiriyorlarmış…
Valilerin bile çoğunluğu imam hatiplilermiş.
Peki ne oluyormuş böyle olunca?
Memleket elden gidiyormuş!..

***

Türkiye’deki eğitim sistemini bilmeyen ve devlet bürokrasisini tanımayan biri de zanneder ki, bu imam hatiplilerle devlet çöküyor, Türkiye batıyor!
Bu korkuyu pompalayanlar biliyorlar ki, yapılan her şey yasal.
Okullar yasal.
Sınavlar yasal.
Devlette alınan görevler yasal.
Bir imam hatiplinin kaymakam, vali olması da yasal.
Üstelik bu yeni birşey değil!
Peki problem nedir?
Tek kelimeyle “hazımsızlık”!
İçine sindirememe!
Türkiye Barolar Birliği Başkanı’nın söylediği gibi.
Hani demişti ya:
“Bir imam hatiplinin Başbakan olmasını içime sindiremiyorum” diye.

***

Bunlar bir de Atatürkçü olduklarını iddia ederler!
Oysa Atatürk’ün sağlığında çıkarılan (1924) Tevhidi Tedrisat Kanununun en önemli maddelerinden biridir(4.md) imam hatip okulları.
Hem mesleğe hem de yüksek öğretime öğrenci hazırlamak üzere kurulmuşlardır(1738 s.Milli Eğitim Temel Kanunu 32.md.).
Bu kadar açık, yasal ve meşru yollardan geçerek üniversiteleri bitiren bu gençler, bir yerlere geliyorsa
alın terleriyle geliyorlar.
Üstelik tüm engellemelere, kısıtlamalara rağmen.
Bu engellerde hala aşılabilmiş değil.

***

Türkiye’de meslek liseleri var, genel liseler var.
İmam hatip’ler meslek liseleri olmamasına rağmen mevcut statü onları meslek liseleri kategorisinde gösteriyor.
Hadi öyle olsun, diyelim.
İçişleri Bakanlığının açıkladığı oran her şeyi gösteriyor:
Bir yanda yüzde seksenbeş genel lise mezunu Vali.
Diğer yanda yüzde onbeş imam hatip mezunu Vali.
Demek ki “çoğunluğu imam hatipli olan Valiler” iddiası yalan.
Bunu söyleyenler, bırakınız çoğunluğu veya yüzde onbeşi, bir tek olanına bile karşılar.
Kaldı ki, valilerin hepsinin imam hatipli kökenli olmasının ne mahzuru olabilir ki?!
Tıpkı hepsinin düz lise mezunu olmasının mahzuru olmadığı gibi!
Değil mi ki, bunların hepsi siyasalı, hukuku bitirmiş, idareci yetiştiren fakültelerden mezun olmuşlar!
Yıllarca kaymakamlık yapmışlar!
Yasaların öngördüğü şartları haiz olarak kariyerlerinin gereği Vali olmayı hak etmişler!..
Kökenlerinin, Vali olmalarına ne engel var ki?!...

***

Gel de şimdi (toprağı bol olsun) Bener Cordan’ı anma!
MEB Müsteşarı iken bir görüşmemizde gözümüzün içine baka baka demişti ki:
“Bu imam hatipliler çok başarılı kardeşim. Türkiye’de bu okulların oranı yüzde beş ama mezun olanların üniversitedeki oranı yüzde otuzları buluyor! Katsayı bunun için var!”
Cordan’nın YÖK’le nasıl bir ilişki içinde olduğunu, emekli olunca YÖK’te hemen görev almasından anlamıştık.
Meğer kendisi de katsayı engelinin mucitlerinin başında geliyormuş.
Ama kervan hiç durmadı, yoluna devam etti, ediyor.

***

Öyle anlaşılıyor ki, Cordan’ın tespitine göre imam hatipler henüz yolun daha yarısındalar.
İmam hatip kökenli valilerin oranı yüzde otuzlara varmayınca, Bener Cordan kabrinde rahat uyuyamayacak anlaşılan!.
Çünkü ölmüş olan birini yalancı çıkarmak bize yakışmaz!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Parlaktürk Arşivi