Dün Dünya Çevre Günü idi, bugün nedir bilmiyorum. Takvim yaprağına bakmak lâzım. Ya da en iyisi, ben bugünü Eski Dostları Anma ve Eski Şiirleri Okuma Günü ilân ederek, size eski bir şiirimi sunayım. Eskiler alır satarız... Yoldan geçerken edepsizce bağıran eskiciden bir farkımız mı var?


* * *
Biraz daha kalalım burda

Çay nefis, hemen gitmeyelim

İyice yorgunum anla biraz

Al şu kaseti garsona ver çalsın

Bir bak ne hüzün var tamburda

Dinleyince anlarsın güzelim

Otur lütfen ne yazacaksan burda yaz


Hele dur çayları benden alsın
Birden başım döndü tütün güzelmiş
Bu garsonu da gözüm hiç tutmadı
Yine unuttu bak bizim çayları
Yoksa buraya yeni mi gelmiş
Sanki bir yerden tanır gibiyim
Aslında pek önemli değil adı


Böyle olurum ben yazın bu ayları
Birilerine benzetirim herkesi
Boşver sen mektubunu yazmana bak
Bu kitap sardı beni büsbütün sardı
Nasıl görmemişiz bulunmaz böylesi
On ay kadar önce yayınlanmış
Şunu dinle hele bana bak
Hani bir esmer çocuk vardı
Zafer'de görürdük hatırlar mısın
Adı İlhan.. nisanda tutuklanmış
Suçu neydi bilmem ama vardır mutlaka
Güvenlik'te yargılanacak dediler
Resmi daha dün çıkmış gazetelerde
Kara gözleri duman dumanmış


'Hayır' diye bağırıyordu her yerde
Ne sorarsan sor 'hayır' diyordu
Tanırsın canım, hani Teknik'ten mezun
Bak biraz öteki garsona benzer de
Olmadık anda güneş gözlüğü takardı
Uykusuz gibi dolaşır esmer boyu uzun
İnsana herşeyi biliyormuş gibi bakardı


Biraz daha kalalım burda
Hele dur çayları benden alsın
Böyle olurum ben yazın bu ayları
Hani bir esmer çocuk vardı
'Hayır' diye bağırıyordu her yerde


Öyle bakma yüzüme garson efendi
Öğrenciyim, ne demek üstü kalsın
Az önce yanımda biri oturuyordu
Bir esmer kız sen gördün mü onu
Ne zaman gitti söyle nerelerde