Yunus Vehbi Yavuz

Yunus Vehbi Yavuz

Zayıflama duası

Zayıflama duası

Şişmanlık ve göbeklilik eskiden gıpta edilen şeylerdi. Hatırlıyorum, çocukluğumda şişman gördüğümüz, göbekli, iyi beslenmiş insanlara imrenirdi herkes… Bugün ki nakliye araçları olmadığı için, insanlar gidecekleri yerlere ancak yaya olarak gitmek zorundaydılar. Çok az sayıda kimse binek olarak yolculuk yapmaktaydı.

Bu sebeple, günlük hayatta işe gidip gelmelerde saatlerce yol yürümek; dolayısıyla bedensel yönden hareket etmek zorunlu idi. Ayrıca bir jimnastik hareketi yapmaya ihtiyaç yoktu.

Pek azı dışında, insanlar vücut yapıları itibarıyla zayıftı. İnsanlar şişmanlık gibi bir hastalıkla karşı karşıya değillerdi. Aslında bu bir nimetti, fakat o gün ki insanlar bunun farkında değillerdi. Tıpkı, ahşap ve taş evlerde oturup bunun kıymetinden habersiz olanların meskenlerini bırakıp apartman katlarını taşınmaları gibi… Sonradan anlaşıldı ki bunlar büyük birer nimetmiş.

İnsan zaten öyledir. İçinde bulunduğu nimetlerin farkında değildir. Denizdeki balıkların suyun kıymetini bilmezler. Nitekim şair şöyle demiştir: O mahiler ki derya içredir, deryayı bilmezler…” Yani o balıklar ki, denizin içindedirler, fakat denizin kıymetini bilmezler.

Fakat motorlu arabaların yaygınlaşmasından sonraki hayat tarzında, artık kimse iş yerine yaya olarak gidip gelmiyor, günlük hayattaki eylemlerini, bedensel hareket yapma imkânı bulmadan motorlu araçlar vasıtasıyla sürdürüyor. Bu durum zaman kazanma ve çok iş yapmaya fırsat bulma açısından çok güzel olmakla birlikte, insanların sağlığı açısından pek yararlı değil, belki zararlı olmuştur; şişmanlık diye bir hastalık ortaya çıkmıştır.

Bu gün şişmanlık, doktorlar tarafından öldürücü ve tehlikeli bir hastalık olarak tanıtılmaktadır. Yani şişmanlık artık özenilecek bir durum olmaktan çıkmış, insanlar için kaçınılacak bir hastalık haline gelmiştir. Sağlıklı insan, şişmanlıktan korunan insandır.

Sağlığı koruyabilmek için artık şişmanlıktan da korunmak gerekir. Çünkü vücut sağlığı insana emanet edilmiş ilahî bir nimettir. Bu nimeti korumak ise insanlar için bir kulluk görevidir. Şişmanlıktan korunabilmek için bedenen çalışmak ve az yemek ya da şişmanlamayı kolaylaştıracak yiyeceklerden sakınmak gerekir.

Eskiden insanlar evlerine her gün et, yağ, un götürememekteydi. Et, çoğu insan tarafından ancak kurban bayramında yahut aydı veya birkaç ayda bir görülen ve tadılan bir şeydi. Bugün ise her evde un, yağ, peynir, pirinç ve benzeri nimetleri bolca alabilmektedir. Her evde her türlü nimet bulunmaktadır. Etin kullanılmadığı gün hiç yok gibidir. Hele buğday ekmeği herkes tarafından yenmektedir.

Bu durum hem çok yemek yemeye hem de çok kalori almaya vesile olmakta ve harcanmayan gıdanın vücutta şişmanlık yapmasına sebep olmaktadır.

Her istediği zaman istediği kadar yiyebilen ve bir engel ile karşılaşmayan bir insanın şişmanlaması elbette mukadderdir. Bunun için insan iradesini frenleyecek bir disiplin de maalesef bulunmamaktadır.

İradesini disipline edemeyen insanlar çağın hastalığı olan bu şişmanlığa yakalanarak sıkıntı yaşamaktadırlar. Bunun için doktorların ve diyetisyenlerin yaptıkları tavsiyeler de yeterli olmamakta, diyetler bozulmaktadır. Bulan insanlar alabildiğine yemek yemektedir.

Her işimizde Allah’tan yardım istememiz gerektiği gibi, şişmanlık hastalığından kurtulabilmek için de her yemekten sonra Allah’tan yardım istememiz, şişmanlığın şerrinden Allah’a sığınmamız gerekir. Artık klasik yemek dualarına şu duayı da eklemeli, Allah’ın yardımını alarak şişmanlıkla öyle mücadele etmeliyiz:

Ya Rabbi bize helal ve doğal rızık ihsan et.

Katkılardan arındırılmış temiz yiyecek ve içeceklerle beslenmemizi nasip et.

Bizi ve nesillerimizi sigara, içki ve uyuşturucu belasından koru.

Haram yiyecek ve içeceklerden uzak tut.

Bilgili, yaralı, iyi evlat yetiştirmeye muvaffak kıl.

Ana-babamıza karşı güzel davranmaza yardım et.

Bize faydalı bilgi ve faydalı teknoloji nasip et.

Bilgi ve düşünce üreten toplumlara ilhak et.

Zarar etmekten ve zararlı şeylerden uzak et.

Ya Rabbi! Bizi şişman ümmet olmaktan koru.

İmanımızı kavi, beden ve cesedimizi zayıf et.

Yediğimiz yemeklerin zararlarından muhafaza et.

Yemeklerde üç beyazdan bizi uzak et.

Proteinli, karbonhidratlı yemeklere karşı iştahımızı kapat.

Tatlılara, etlilere, sütlülere, yağlı yiyeceklere karşı iştahımızı kabartma.

Sebzeleri ve sebzeli yemekleri sevdir.

Bizleri tüm meyvelere yakın et.

Doğal yiyeceklerle beslenerek sağlıklı bir hayat geçirmemizi mukadder kıl.

Doktorlarımızın sağlık tavsiyelerine riayet edecek şuur ve anlayış ihsan et.

Doktorlara yüksek basiret ve yüksek beceriler ikram et.

Hastalarımıza, doktorların tavsiyesine göre bir hayat düzeni kurmaya muvaffak et.

Her sabah spor yaparak rahatlama nimetine eriştir.

Az ve öz yemeyi, yemeklerden sonra gezmeyi, hamurlu yememeyi adet haline getirme melekesi ver.

Davetlerde az çeşit, mevlitlerde az şeker, düğünlerde hafif yemekler yapma âdetini ikame et.

Şekersiz çay-kahve içmeyi, hamursuz yemekler yemeği, etin yağlısından kaçınmayı nasip et.

Yediklerimizi ve içtiklerimizi helal nimetlerinden seçmeyi cümlemize müyesser kıl ya Rabbi!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yunus Vehbi Yavuz Arşivi