Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Eşimle severek evlendik ama...

Eşimle severek evlendik ama...

Mutluluğun sırrı ne


* 5 yıllık evli bir bayanım. Eşimle severek evlendik ve ilk günlerde her şey beklediğim gibiydi. Yani eşim işten gelince hal hatır sorar, günlük meşgalelerini benimle paylaşır ve ben de ona evde yaşadıklarımı anlatırdım. Hatta hafta sonları kitap bile okuyup kritik yapardık. Evliliğimizin birinci yılından sonra, eşim değişti. Artık beni dinlemiyor, yorulduğunu ifade edip yatıyor. Oysa ben onunla konuşmak istiyorum gün içinde yaşadıklarımı paylaşmak, onun onayını beğenisini elde etmek istiyorum. Arkadaşlarımla da konuştum, bir çoğu benim şikayet ettiğim durumlardan şikayet ediyorlar. Erkekler neden küçük şeyleri bizlerden esirgerler anlamıyorum. Aslında çok şey beklemiyoruz, küçük bir teşekkür, küçük bir iltifat dahi yeter bize... Ama bunu dahi bulamıyoruz.

Ben sizden, aile hayatında mutluluğu yakalayabilmek için tavsiyeler bekliyorum. Bu konuda neler yapabilirim ya da mutluluğun sırrı ne?

S. Çorbacı

Keşkeleri hayatınızdan çıkarın

*Evlilik öncesi beklentilerin net olarak ifade edilmemesi evlilik sonrası bazı sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bunun için kişi evlilik öncesinde, evlilikten neler beklediğini, eşinde hangi özellikler aradığını tanımlamalı ve bu isteklerinin neler olduğunu bilmelidir.

Evlilik gerçekleştiğinde, ilişkiler daha önceden olduğundan farklı bir hal alabilir. Çünkü kişi, artık sürekli birlikte kalmakta ve birbirlerini daha iyi tanımaktadırlar. Burada, mutluluğu ayakta tutacak iksir saygı ve anlayıştır. Bunun için, evlilik hayatınızda, eşinizi eleştirmemeye çalışın. Eşiniz işten geldiğinde sizinle konuşmadığını ifade ediyorsunuz, emin olun eşinizin kötü bir niyetinin olduğunu hiç düşünmüyorum. Ancak kadın erkek yapısı birbirinden farklıdır ve bu bağlamda, kadınlar paylaşmayı, konuşmayı severler oysa erkek dünyası sorunları çözme üzerine kurulmuştur. Bunun için, yaşadığınız durumu onun doğal yapısıyla ilgili olabileceğini düşünün fakat yine de beklentilerinizi uygun bir dille ifade edin. Onu da dinleyin ve gün içinde yorulmuş olabileceğini hesaba katarak anlamaya çalışın. Beklentilerinizi düşürün, kendi içinizde mutluluğu kurmaya çalışın. Eğer mutluluğu kendi içinizde kuramamış bunu sağlayamamışsanız, sadece evlilik hayatı size bunu sağlayamayacaktır. Ayrıca ev içinde yaptığınız her şeyi Allah için yaptığınızı düşünün buna niyet edin. O zaman hiçbir şeyin boş ve karşılıksız olmadığını anlayacaksınız.

Tatile çıkmak
* 40 yaşında evli bir erkeğim. Ben oldum olası işkolik bir kişiyim. Çalışmayı çok severim ve inanın tatilleri pek sevmem. Ne bileyim bana boş bir şeymiş gibi geliyor. Eşim ise tam aksine tatili çok sever. Senede on kere tatile gitse yine de doymaz. O yüzden onu yaz mevsimlerinde köye gönderiyorum ve ben kendi işime devam ediyorum. İki tane de oğlum var, onlar da beni eleştiriyorlar.

Ben aşırı tatil ve keyif düşkünü olan insanları da çok eleştiriyorum. Zaten hayat kısacık bir şey bunu da tatillerle geçirdiğimizde bu dünyadan bomboş göçüp gideceğiz.Ama geçenlerde bir hocayı dinledim, tatillerde dini kitaplar okuyarak bunu sevaba çevirebiliriz dedi. Aklıma yattı ama neyi nasıl yapacağımı bilmiyorum. Önümüzdeki ay içinde iki haftalık bir izin almak ve eşimle birlikte memleketteki evimize gitmek istiyorum. Burada da bir şeyler yapmak vakti boş geçirmemek istiyorum bunun için bana neler tavsiye edersiniz.?

C. Keklik

Tatil algınız değişmeli

* Pek çok kadın sizin de ifade ettiğiniz gibi, eşinin hiç tatil sevmediğini o yüzden tatilleri çocuklarıyla geçirdiğini belirtiyor. Bu biraz sizin kişisel özelliğinizle alakalı biraz da tatile yüklediğiniz anlamla... Her nedense tatil deyince insanların aklına, yan gelip yatmak, boş boş gezmek, vakti çarçur etmek filan geliyor. Oysa tatiller size özgüdür burada istediğiniz, kendi tercih ettiğiniz işleri yapma fırsatı bulursunuz. Bununla beraber akraba ziyaretleri yapma, aile efradınızla birlikte vakit geçirme şansına ulaşırsınız. Size öncelikle tatille ilgili algınızı, düşünce şablonunuzu değiştirmenizi öneririm. Yani " tatiller vakti boşa harcamaktır" diye düşünmek yerine, " tatillerde kendi istediğim, tercih ettiğim işleri yapma şansım olacak ayrıca akraba ziyaretleri yapabileceğim, eşime ve çocuklarıma vakit ayırabileceğim" şeklinde düşündüğünüzde sorun olarak gördüğünüz şey ortadan kalkacaktır. Ayrıca yapılan araştırmalar da tatillerin insan beden ve ruh sağlığı üzerinde etkilerinin olduğunu ve aile bireylerinin bu dönem birbirlerine daha geniş vakit ayırabildiklerini ortaya koyuyor. Aile bireyleri, tatil sürecinde birbirlerine vakit ayırdıklarından daha olumlu ilişkilerin geliştirilmesi de sözkonusu olabiliyor. Bunun için, tatile çıkmaktan kaçınmayın, ailenizle birlikte akraba ziyaretlerine gidin, ortak bir şeyler yapmaya çalışın ve tatilde ne yapacağınız konusunda ortak kararlar almaya çalışın. Neyi kendiniz için gerekli görüyorsanız ve yıl içinde iş meşgaleleriyle neyi ihmal ettiğinizi düşünüyorsanız ailenizle de işbirliği yaparak tatilinizde bunu yapmaya ve hoşça vakit geçirmeye çalışın.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi