Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Enes’in günlüğünden

Enes’in günlüğünden

Biz gençleri her ne kadar eleştirseniz, ele avuca sığmaz kimseler olarak görseniz de, Ramazan ayının bereketi bizlere de ulaşıyor. Bu dönem, daha önce uç gruplara katılan, uç bir hayatın içinde yer alan bir çok arkadaşımın dahi oruç tuttuğunu dini konularda sorular sorduğunu görüyorum... Bu beni duygulandırıyor, mutlu ediyor... Çünkü ben arasıra sorumluluklarımı aksatsam da, dinime bağlı bir gencim... Bunda babaannemin çok etkisi var... Babaannem bana dinimi öğretirken özel bir ders vermedi sadece kendi yaşamıyla ve sıradan hayatın içinde gelişen olaylarla verdi... Onun için sizlerin nasıl yaşadığı neler yaptığı bizler için önemli...

Geçen gün arkadaşlarla görüştüm... Onlara babaannemin Ramazan'da anlattığı sahabe kıssalarını anlatırken arkadaşlardan biri araya girdi ve "Ya kardeşim ben oruç tutmak istiyorum ama annem tutturmuyor, zayıfsın oğlum, kaldıramazsın, açlık sana iyi gelmez..." diyor. Sırf onu ikna etmek için doktora gittim doktor bana " oruca mani olacak bir sorunun yok" dedi. Ama gel de bunu bir de anneme anlat...Ne söylesem ikna olmuyor ve zayıf olduğumu, orucu kaldıramayacağımı söylüyor..." diye yaşadığı sorunu dile getirdi. Arkadaşı dinleyince benim de aklıma yengemler filan geldi... Onlar da, aynı şekilde, derslerinden geri kalır orucu kaldıramaz, tansiyonu düşer, başarı durumu etkilenir diyerek on sekiz yaşındaki çocuklarına dahi oruç tutturmazlardı. Beni yanlış anlamıyın ve Enes sürekli bizi eleştiriyor diye de düşünmeyin ama ben büyükleri bir türlü anlayamıyorum. Ya kardeşim, çocuğunuzun şu üç günlük dünyasını düşünüyor ve onları üniversiteye hazırlamak için bunca zahmeti çektiriyorsunuz, gece gündüz onları yarış atı gibi test kitaplarının önünde tutuyorsunuz, ruh ve beden sağlığının bozulmasına göz yumuyorsunuz da bir aylık Ramazan orucundan mı alıkoyuyorsunuz? Siz hiç işitmediniz mi, ben hiç dindar değilim diyen uzmanlar dahi orucun sıhhate ne kadar faydalı olduğunu ekranlardan gazetelerden aktarıyor ve bunu açıkça belirtiyorlar. Kaldı ki, çocuğunuz ahretini kazanmak uğruna birkaç test de eksik çözse ne olur sanki?

Bana kızacaksınız ama, siz ahirete hakkıyla inanmamışsınız ablalarım ağabeylerim... Eğer öyle olsaydı, çocuklarınıza aç kalacakları endişesiyle ya da üniversiteyi kazanamaz dersleri aksar düşüncesiyle oruçtan, namazdan mahrum bırakmaz onlara engel olmazdınız... Ama size şunu söyleyeyim Rabbimizin o sonsuz merhametinin yanında sizin o küçücük acıma duygunuzun lafı bile olmaz... O şu evrende yapılan onlarca cürüm ve haksızlığa rağmen kullarını merhametiyle kuşatıyor onlara acıyor, onları bağışlıyor... Eğer oruçta çocuğunuzun hayatını etkileyecek bir şey olsaydı onları böyle bir sorumluluktan sorumlu tutmazdı. Ancak, Rabbimiz o kadar merhametli ki, oruç sürecinde sağlığımızı etkileyecek bir sorunumuz varsa bizlere kaza ya da kefaret yoluyla bunu telafi etmemize izin vermiş... Ama bu konudaki mazeretimiz hiçbir zaman, para kazanmak ya da test çözmek olmamalı.

İnanın üzülüyorum... Bakmayın arasıra sizlere tepki gösterdiğime, eleştirdiğime ve kendimi hiç çekinmeden ifade ettiğime... Sizler nasıl ki biz gençler için üzülüyorsunuz, eleştiriyorsunuz, bizlerden yüksek beklentiler içinde bulunuyorsunuz. Aynı şekilde ben de sizlerde gördüğüm hatalar için üzülüyorum ve sizlere dua ediyorum. Burada acizane küçük bir tavsiyem olacak... Lütfen çocuklarınızı eğer bir mazeretleri yoksa oruca kaldırın, namaza teşvik edin... İnandıkları kitabın kaidelerini içeriğini onlara anlatın... Onlarla birlikte sohbet ortamları oluşturun ve burada İslami anlatın... Hayata niçin geldiğimizi, nereye gideceğimizi, bu dünyada hangi sorumluluklara sahip olduğumuzu öğretin... Bunu yaparken onları sevdiğinizi ve değer verdiğinizi hissettirin, yoksa derse çekemezsiniz, sözünüzü dinletemezsiniz...

Neyse arkadaşımın şikayetlerinden yola çıkarak buralara kadar geldik... Hepinize hayırlı Ramazanlar diliyorum..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi