Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Kuralları dinlemiyor

Kuralları dinlemiyor

14 yaşındaki kızım sık sık arkadaşına gitmek istiyor ve bu konuda bizi hiç dinlemiyor. Her anne gibi ben de onun iyiliğini istiyorum ve "arkadaşını pek tanımadığımı, o yüzden izin veremeyeceğimi" söylüyorum ama bu kez bana cephe alıyor "sen ne kadar anlayışsız bir annesin" diyor. Ondan küçük iki kızım daha var onlar da ablalarını örnek alıp sözümü dinlemiyorlar. Eşim çok katı biri zaten arasıra arkadaşlarına izin veriyorum ona dahi karşı çıkıyor. Bu konuda çok kitap okudum, uzmanların konuşmalarını dinledim ve onun arkadaşa ihtiyacı olduğunu biliyorum. Sırf bu yüzden biraz anlayış göstermek istiyorum ama, evine gitmek istediği arkadaşlarının çoğunu tanımıyorum. Ben sadece sıra arkadaşına izin verebiliyorum. Siz olsanız çocuğunuzu hiç tanımadığınız insanlara gönderebilir misiniz? Ya başına bir şey gelirse ne yapacağım...Ama bunu ona anlatamıyorum. Şimdiki gençler daha asiler ve gerçekten söz dinlemiyorlar. fatma hanım, kızımın arkadaşlarına gitmek istemesi evimizde bir kriz doğurdu ve gerçekten bu konuda çözümsüz kaldığım günler oldu. Bana neler tavsiye edersiniz? D.E

Kontrolü bırakmamak gerekir

Sizin de ifade ettiğiniz gibi, bu dönem gençler aileden çok akran gruplarıyla görüşmek ve onlarla vakit geçirmek istiyorlar. Bu onların gelişim sürecinin bir parçası. Zira genç, kimliğini tanımaya ve ben kimim sorusuna bir cevap bulmaya çalışıyor. Bu anlamda genç, arkadaşlarını, ona göre güç ihtiva eden grupları, idol olarak benimseyebileceği kimseleri bir özdeşim aracı olarak görerek bir yerde kendini arıyor. Günümüz dünyasında, çocuklarımızla aramızdaki o güçlü bağı zedeleyen ve bizleri bu tür sorunları içine sürükleyen onlarca etkenden söz ediliyor. Ama buna karşın, sizin de ifade ettiğiniz gibi, çeşitli eğitim araçlarına, seminerlere, çocuk eğitimiyle ilgili kitap ve kaynaklara ulaşma şansımız da geçmiş yıllara nazaran daha fazla. Bu imkanları değerlendirmeye çalışmanız ve sorunlarınızı tanımlamak için çeşitli kitaplar okumanız takdire şayan bir durum.

Size, çocuğunuzun arkadaşına gitme konusunda kontrolü elinizden bırakmamanızı fakat bu dönemin de geçici bir süreç olduğunu bilmenizi tavsiye ederim. Çocuklarımızın kendi akran gruplarıyla birlikte vakit geçirmeye ihtiyaçları var fakat bunu karşılarken kontrollü olmamız ve sınırlarımızı belirlememiz gerekir.

Kızınızla ilişkilerinizde onu eleştirmeyin ve herhangi bir çatışmanın içine girmeyin. Fakat, uygun saatlerde onunla konuşun ve "kızım aslında senin arkadaşlarınla birlikte vakit geçirme hakkının olduğunu kabul ediyorum ama evlerine gitme konusunda sana bir zarar gelebileceğinden endişeliyim. Gün içinde görüşmelerinizi okulda, dersanede kütüphanede sürdürürseniz daha iyi olur" türünden açıklamalar getirebilir fakat bu konuda onun ne düşündüğünü de sorabilir birlikte fikir telakkisi yapabilirsiniz. Bununla beraber gün içinde görüştüğü arkadaşlarıyla ilgili endişeleriniz varsa, arkadaşını ve onun ailesini hiç tanımadığınızı ve onlarla tanışmak istediğinizi belirtebilir, aileyle de tanışarak, çocukların görüşmeleri noktasında görüşlerinizi paylaşabilir ortak bir yerde buluşabilirsiniz. Düşüncelerinizi kızınıza iletin fakat bunu çatışma ortamına dönüştürmeyecek şekilde yapın ve ben dili kullanarak onunla durumu istişare etmeye çalışın. Rahat ol bütün bunlar geçici bir süreç zamanla her şey istediğiniz gibi olacak.

Torunuma ne oldu?
50 yaşında emekli bir bayanım. Gelinim çalıştığı için on üç yaşındaki torunumu ben büyüttüm, diğerini de teyzeleri büyüttüler. Büyük torun, eşimin ismini taşıdığından benim için apayrı bir önemi vardı ve onun üzerine çok hayaller kurmuştum. Ama bir yıldan beri onu hiç tanıyamaz oldum. Küçük bir şey söylesem hemen patlıyor ve kalbimi kırıyor. Bu yıl daha da dağınık oldu ve ona düzenli olmayı bir türlü öğretemiyorum. Geçen gün yine eşyalarını dağıtmış "oğlum şu odanı bir toplayıver" dedim "bıktın senden babaanne bu gidişle evden gideceğim" dedi. İnanın evladım, torunuma çok emek verdiğim için onu diğerlerinden ayrı seviyordum. Ama o bunu anlayamıyor ve şu günlerde beni çok kırıyor. Çocuktaki bu değişim beni ondan soğutuyor ve bu yüzden ona olan sevgim azaldı. Yavrum ben de çocuk büyüttüm ama bizim zamanımızda her şey çok farklıydı. Şimdi her şey değişti, çocuklar da değişti . Benim bütün isteğim torunumu daha önceki halleriyle görmek... Acaba bu mümkün mü? M K

Her şey değişiyor

Değişim hayatın bizzat kendisi... Elbette değişmeyecek olan kutsallarımız, değerlerimiz de vardır ama bunun dışında her şey değişmeye namzettir... İnsan doğuyor büyüyor ölüyor, çiçekler açıyor soluyor, mevsimler geliyor geçiyor....

Değişim olgusunu hayatın içinde sürüp giden bir gerçek olarak görmek gerekir diye düşünüyorum. Ayrıca insan oğlu bu değişim sürecinde payına düşen yerini alır ve gelişimini tamamlayıncaya kadar farklı evrelerden geçer. Buna bağlı olarak, çocuklarımız bazı dönemlerde hırçın, öfkeli, bazı dönemlerde sakin, uysal, bazı dönemlerde bağımsızlık savaşı veren agrasif bireyler olabiliyorlar. Bütün bunlar her birimizin hayatında seyrediyor fakat yaşadığımız hayat şartları dahilinde kimi zaman az kimi zaman daha yoğun olabilir.

Torununuzdaki değişimi de bu bağlamda ele alabilirsiniz. Gençlik dönemine geçerken bu türden sorunlar yaşayabilirsiniz. Burada onunla iyi ilişkiler kurmanız, sabırlı olmanız, çatışmaya girmeden problemleri uygun bir dille aktarmanız, onunla sevgi eksenli iletişim kurmaya çalışmanız, güvendiğinizi hissettirmeniz sorunun halledilmesi için önemli birer anahtar olacaktır. Dağınıklığıyla ilgili olarak zaman zaman odasını topladığında lütfen onu takdir edin ve eve geldiğinde " oğlum bu gün odanı topladığın için çok mutlu oldum, biliyorsun pek gücüm yetmiyor, sen topladığın için daha az yoruldum Allah razı olsun, ayrıca seni ödüllendirmek için, şu kekten yaptım...vb" türünden yaklaşımlarla onu takdir ettiğinizi ve yaptığı davranıştan memnun kaldığınızı ifade edin.

Torununuza eşinizin ismini vermeniz sanırım ondan beklentilerinizi de yüksek tutmanızı neden olmuş. Bu konuda beklentilerinizi düşürebilirsiniz çünkü bu nokta da zaman zaman düş kırıklığı yaşayabilirsiniz. Torununuzla ilgilenmeniz ve onu büyütmeniz gerçekten takdir edilmeye değer bir davranış. Ancak şu kritik dönemde ona yine aynı şekilde sevginizden aktarabilirseniz birkaç yıl sonra her şey değişecek ve bu tür sorunlar yaşamayacaksınız..

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi