Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Çocuk ve doktor

Çocuk ve doktor

Çocuk aşıdan korkuyordu. Minik ellerini gözlerine sürdü ağlamaklı bir ses tonuyla

Aşı olmak istemiyorum," dışarı çıkarın beni oynayacağım" diye mırıldandı.

Doktor çocuğun gözlerine şefkatle baktı ve elindeki aşıyı masaya bıraktı.

Neden dedi, neden korkuyorsun aşıdan?

Çünkü canım yanıyor dedi çocuk, hem ben oynamak , parka gitmek koşturmak istiyorum, burada çok sıkıldım diye ekledi.

Hadi otur şuraya dedi doktor, yavaşça tuttu kollarından koltuğun üzerine koydu . Sonra sordu:

Söyle bakalım, doktorlar aşıyı niçin yaparlar?

Çocuklar hasta olmasınlar, mikroplardan korunsunlar diye

O halde bunda ne var korkulacak

Bana ne bana ne ben , burada sıkılıyorum, parka gitmek ve oynamak istiyorum dedi çocuk.

Peki dedi doktor, çocuklar için güzel bir bahçe var, seninle oraya gidip biraz dolaşalım şimdi. Hadi kapa gözlerini...

Çocuk şaşkın bir vaziyette baktı doktorun yüzüne sonra merakla kapadı gözlerini. Ayaklarını masaya çarparak sallanmaya başladı , bir yandan da elleriyle sağa sola dokunuyor ve yaramazlıklarını sürdürüyordu. Doktor sözlerini bir kez daha yineledi, gözlerini kapa dedi hadi kapa... Düşün şimdi seninle küçük bir bahçedeyiz. Bugüne kadar gördüğün en güzel bahçe bu. İçinde rengarenk çiçekler, çeşit çeşit oyuncaklar, balıklar, kediler, köpekler, kuşlar var. Sen de oradasın, koşturuyorsun, oyuncakları alıp oynuyorsun, salıncakta sallanıyorsun. Yukarıda güneş var, el sallıyor sana. Ne kadar güzel değil mi? Bahçeyi seyret şimdi. Seyredebildin mi? Şu an kendini orada görebiliyor musun?... Çocuk başını sallayarak hı hı dedi... Doktor devam etti, şimdi bahçede özgürce koştur, oyuncak ata bin, kuşların peşinden yürü, salıncakta bir kez daha sallan... Çocuk gülerek yoruldum dedi, çok koşturdum ben.. Doktor çocuğun başına dokundu ve telkinlerine devam etti. Hadi şimdi ayakkabılarını çıkar ve çimenlerin üzerine otur. Dinlen, sonra kalk ve oyuncaklardan birini seç. Lütfen çekinme, seç bir oyuncak, istersen araba olsun istersen bir kedi istersen bir bebek... Çocuk araya girdi:

Oyuncağı seçtim.

Ne seçtin?

Bebek, saçları siyah, gözleri kahverengi, adı çiçek, ben onu çok seviyorum.

Bak, bahçede bir de doktor var. Çiçeğe hasta olmaması için aşı yapmak istiyor. İzin verir misin?

Evet çünkü ben onun hasta olmasını istemiyorum

Peki o zaman aç kolunu doktor aşıyı yapsın...

Tamam açtım, doktor aşıyı yapıyor, ben onu kucağımda tutuyorum. Doktor amca aşı bitti ama bebek hiç ağlamadı, çünkü ben ona aşının kötü bir şey olmadığını söylemiştim..

Bebeğini yere çimenlerin üzerine koy oynasın. Sonra yavaşça aç gözlerini.

Çocuk gözlerini açtığında hayal dünyasında gezip dolaştığı bahçeyi aradı ama bulamadı . Sonra gülerek ben aşıdan korkmuyorum hadi bana da yap dedi.

Doktor çocuğun kolunu açtı ve aşıyı yaptı. Çocuk kendisini dışarıda bekleyen annesinin yanına doğru koştururken doktor, hadi güle güle, kendine iyi bak dedi. Çocuk kapıdan dışarı çıkarken el salladı, taze bir papatya güzelliğiyle tebessüm etti, sonra annesiyle beraber çıkıp gitti.

Mesleğimiz ya da konumumuz ne olursa olsun çevremizdeki insanlarla sevgi ve güven eksenli ilişkiler kurmak insani sorumluluğumuzdur... Ve, korkularımızı, kaygılarımızı, endişelerimizi de bu yolla iyileştirebiliriz. Bunun yegane formülü ise, hizmet verdiğimiz insanlara aynı zaman da sevgimizden de verebilmektir. Mesleğimiz, ister doktor olsun, ister öğretmen olsun, ister esnaf olsun, ister bürokrat olsun, insani ilişkilerimiz sadece ticari kalıplar özerine kurulmamalı bununla beraber insanlara değer vermeli ve onları anlamaya çalışmalıyız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi