Ahmet Kekeç

Ahmet Kekeç

Açık ol, mert ol, delikanlı ol!

Açık ol, mert ol, delikanlı ol!

Ne oluyormuş? AK Parti kendi yargısını oluşturuyormuş... Uzaydan hâkim ve savcı mı getirecekler? Atama yetkisini HSYK’nın elinden alıp Bulgar parlamentosuna mı verecekler? Anayasa Mahkemesi’ne üye seçme işini Kolombiya Cumhurbaşkanı’na mı havale edecekler?

Nedir?

Neden bir Allah’ın kulu çıkıp, “Eskiden bu anayasadan çok şekvacıydık, bir an önce değiştirilmesini istiyorduk... Ne oldu bizim tutarlılığımıza?” diye sormaz...

Neden bir Allah’ın Baykal’ı çıkıp, “Mevcut Anayasa Mahkemesi ve HSYK yapısı yargı oligarşisine zemin hazırlamaktadır. Bunu Avrupa Birliği standartlarına uygun hale getirmek lazım” demez...

Baykal, anayasa değişikliği taslağının, “sivil darbenin son aşaması olduğunu” söylüyor.

Baykal’dan sufle alan “bağımsız” gazeteciler de bu görüşte...

Kafasına göre atama yapan HSYK’nın yapısını değiştirmek, Batı standartlarına uygun hale getirmek neden bu arkadaşları rahatsız ediyor?

Mevcut hal çok mu hoşlarına gidiyor?

Bu kurum değil miydi, Orgeneral Yaşar Büyükanıt’ın “atılması için ben emir verdim” dediği Şemdinli Savcısı Ferhat Sarıkaya’yı görevden alan?

Bu kurum değil miydi, Kenan Evren hakkında iddianame düzenlediği gerekçesiyle Adana Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu’yu meslekten ihraç eden?

Bu kurum değil miydi, yürüyen bir soruşturmanın hâkim ve savcılarını değiştirmeye çalışan?

Bu kurum değil miydi, “özel yetkili” savcıların yetkisini elinden alan?

Darbenin “sivil”ine karşılar, anlıyoruz... Peki, darbenin “askeri”sine

karşı neden seslerini bu kadar yükseltmiyorlar? HSYK’nın kural dışı tasarruflarını neden sorgulamıyorlar? Parlamento üstü siyasi erk işlevi gören mevcut Anayasa Mahkemesi yapısını neden problem yapmıyorlar?
Bu ülkede darbeler oldu... Bir Başbakan ve iki bakan asıldı.

Baykal ve refikleri neredeydi?

Bu ülkede partiler kapatıldı... “27 Mayıs devrimdir... Devrimi koruyan Tedbirler Kanunu’nu kaldırmaya yeltenmek bir anayasa ihlalidir” şeklinde kararlar alındı...

Baykal ve refikleri neredeydi?

Bu ülkede “367” türünden garabetlere, anayasa değişikliğini “esastan” görüşmek gibi tuhaf uygulamalara imza atıldı.

Baykal ve refikleri neredeydi?

Madem AK Parti’nin kendi yargısını oluşturmasından korkuyorsunuz... Madem “sivil darbe” ihtimali uykularınızı kaçırıyor... CHP’nin her başvurusunu lehte kararlarla neticelendiren Anayasa Mahkemesi’ni de görün... Ergenekon sanıklarıyla darbe toplantıları düzenleyen yüksek yargı üyelerini de görün... HSYK’nın yaptığı kural dışı atamaları da görün... 28 Şubat sürecinde brifinglenip tütsülenen savcıları da görün... Yargıtay’a üye seçiminde esas alınan kriterleri de görün... Danıştay’ın “yürütme” erkine “doğrudan” müdahalelerini de görün... Pıtrak gibi ortalığa saçılan “darbe planları”nı da görün... Yeraltından fışkıran askeri mühimmatı da görün...

Nedir korkunuz?

Biricik görevi “anayasayı korumak” olan Anayasa Mahkemesi’nin bazı üyeleri, 12 Eylül 1980’de anayasayı ortadan kaldıran darbecilere “teşekkür ziyareti”ne gitmişti...

Karşı çıktığınız anayasa değişikliği, işte o darbecilerle ve teşekkür kuyruğuna girmiş bağımsız yargıçlarla ödeşme fırsatı sunuyor...

Bundan mı korkuyorsunuz?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Kekeç Arşivi