Bir politik cüce: Sarkozy!..

Bir politik cüce: Sarkozy!..

Bu köşede spor meselelerine nadiren girdiğimizi okuyucularımız bilirler. Spordan anlamadığımızdan değil, prensip icabı, politik ve sosyal konulara ağırlık verdiğimiz için; çok lüzumlu olmadıkça, bir dönem amatör olarak yaptığımız güreş ve atletizm de dahil, spor alanına girmiyoruz.
Bu yüzdendir ki, Türk futbolu için önemli bir gelişme olan ve Süper Lige yeni bir hareket, yeni bir renk ve heyecan getiren Bursaspor’un şampiyonluğuna dair yazı yazmadık. Oysa bir Anadolu takımının büyük başarısı ve bu arada yerli teknik adam olarak, Ertuğrul Sağlam’ın rakiplerine sağladığı üstünlük bahse değer bir gelişme idi...
Neyse... esas meseleye gelelim. Yani yazının başlığına...
İsviçre’nin Cenevre kentinde, 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası için yapılan oylamada, altıya karşı yedi kişinin tercihi ile, bu önemli müsabakanın ev sahipliği Fransa’ya verildi. İlk bakışta burada garipsenecek bir durum yok. Ama işin içyüzü öyle değil! Bu tür olaylarda ayak oyunlarının sınırsız olduğu, bilinmeyen bir husus değil. Fransa bugüne kadar, hem Avrupa (iki kez) hem Dünya Futbol şampiyonasına ev sahipliği yaptı.
UEFA’nın başkanı halen Fransız vatandaşı olan eski ünlü futbolcu Michel Platini. Platini’nin bu karar sürecinde UEFA Yönetim Kurulu üyelerini tek Sarkozy ile tanıştırması, üyeleri özel şekilde ağırlaması vs. hep Fransa hesabına misyon çalışması idi. Nitekim Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, Cenevre’ye gittiği halde, Platini; aynı üyeleri onunla da tanıştırma nezaketini gösteremedi. Daha sonra Le Figaro gazetesine verdiği demeçte de, Sarkozy’nin şahsında adeta kendi özel gayretlerini bir nevi itiraf etti.
Bunları bir kenara koyalım. Esasen üzerinde durmak istediğimiz husus, Nicolas Sarkozy’nin küstahça laflarıdır. ‘POLİTİK CÜCE’ derken, Sarkozy’nin bir türlü kompleksinden kurtulamadığı kısa boyunu kastetmiyoruz. Bir Macar asıllı Yahudi olarak, Fransızlardan daha Fransız kesilen bu şahsın, Türkiye’ye karşı bitmeyen kinidir, irdelemek istediğimiz nokta! Fransız halkı da Sarkozy’yi seçtiğine çoktan pişman oldu ancak, iş işten geçti. Zira nerede eski Fransız liderleri, nerede Sarko...
AB’nin en büyük şanssızlığı, belki de halen Avrupa’nın çelik çekirdeğini teşkil eden Fransa ve Almanya’nın çapsız ve vizyonsuz liderlerce yönetilmesidir! Baksanıza Sarkozy, siyaset dışı kalması gereken bir konu olduğunu bizzat itiraf ettiği futbolda dahi, Türkiye söz konusu olunca, bu prensibin çiğnenebileceğini söylüyor... Bu ne sefillik, bu kişiliksiz siyaset! Politik cüce Sarkozy, bir futbol şampiyonasını dahi bahane ederek; Türkiye’nin AB üyeliğini engelleme zavallılığına tevessül ediyorsa, bu esasen AB’nin de iflas ettiğinin ilanıdır. Varsın Sarkozy’nin Fransa’sı UEFA 2016’yı aldık diye zafer ilan etsinler, ama öte yanda ne büyük kayıplar verdiğini çok geçmeden anlayacaklardır. Manen çökmüş Avrupa, maddeten de aşınırken, Türkiye “yükselen yeni yıldız” olarak, dünya dengelerindeki yerini sağlamlaştırıyor... Zararı yok, Sarkozy’nin ülkesi hak etmediği bir “Zafer”le avunsun. İstikbal bizimdir...



Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi