Göreceksiniz, gidecek... O cepheye gidecek ve Başbakan Erdoğan’la Genelkurmay Başkanı Başbuğ’un çömelerek poz verdikleri kum torbası yığının arkasına geçip, ayakta resim çektirecek.

Diyecek ki, “İşte gördüğünüz gibi korkusuz bir liderim. Terör meselesini ben çözerim...”

Hem Gandi...

Hem havuzlu villa düşmanı...

Hem de göğsünü kurşunlara siper edecek kadar cesur...

İşte Türkiye’nin özlediği lider...

İnşaallah ayakta dikelirken kör bir PKK kurşuna kurban gidip armut gibi avlanmaz da, çektirdiği mevzun “Şemdinli Hatırası”nı, Doğan Grubu gazetelerinin de “birinci sayfa” katkılarıyla oya tahvil eder.

Harika olur...

Baykal Diyarbakır’a gidemiyordu, Kılıçdaroğlu cepheden cepheye koşuyor. Ne güzel...

Üstelik “çömelik” değil...

Üstelik bakışlarında endişe yok...

Üstelik Kuzey Irak sınırından terör yuvalarına doğru sırıtarak bakıyor...

Bunu yapacak... Göreceksiniz, yapacak... Hayır, ben uydurmuyorum.

Kendisi söylüyor.

Söylemesi ayıptır, böyle bir şey yapacağını öngörmüştüm. Erdoğan ve Başbuğ’un “çömelik fotoğrafları” hakkında arkadaşlarla laflarken aklıma düşmüştü: “Yahu bu Etro Kemal gidip Gediktepe’de, kum torbalarının önünde ayakta re

sim çektirmesin...”
Kimse ihtimal vermemişti, çoğunluk gülüp geçmişti ama Gandi Kemal böyle bir şey yapacağını dün itibariyle kamuoyuna duyurdu.

Hani, Başbakan’ın Gediktepe’deki çömelik görüntülerini eleştirmişti ya...

Hani “Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın bu duruma düşmesi bizi üzüyor” mealinde laflar etmişti ya...

Hani Başbakan da mukabil olarak “Onlar önce şehir merkezlerine gitsinler” demişti ya...

Kemal Bey, Recep Bey’in bu çıkışını “nefis meselesi” yapmış...

Diyor ki, “Gideceğim... Hem de çatır çatır gideceğim.”

İsterseniz önce konuyla ilgili haberi okuyalım:

Kılıçdaroğlu, Ayaş’ta düzenlenen Dut Festivali’ne katılmak üzere CHP Genel Merkezinden ayrılmadan önce gazetecilerin, bugün bir gazetede yer alan, sınır karakollarını ziyaret edeceğine ilişkin haberle ilgili sorularını yanıtladı.

Gediktepe’ye gitme niyetinde olduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, ‘’Daha önce Sayın Genelkurmay

Başkanı ile bir cenaze töreninde yaptığımız kısa konuşmada, Sayın Genelkurmay Başkanımız bu konuda yardımcı olacağını ifade etti. Görüşmeler devam ediyor. Gediktepe’ye gitmek istiyorum’’ diye konuştu..
Sadece Gediktepe’ye mi gidecekmiş?

Hayır, “Sayın Genelkurmay Başkanımızın uygun görmesi halinde” terör konusunda brifing alacakmış.

Brifingini alacak, cepheye gidecek, resim çektirip gelecek.

Bence beraberinde Sebati Karakurt’u götürsün... Çok güzel “deve” ve “devenin yularını tutan insan” resimleri çekmişti Umre’de... Yular en son kimin elinde kalmıştı, bu soru yanıtını bulamadı ama Sebati iyi fotoğrafçıdır.

Biraz yukarıda “inşallah kör bir PKK kurşununa kurban gitmez” demiştim... Ağzıma biber sürüyor ve söylediklerimi geri alıyorum.

Bir şey olmaz.

Kimse Gandi Kemal’e kurşun sıkmaya yeltenmez...

Bütün bir 28 Şubat sürecini “eylemsizlikle” geçiren, ne zaman statükoyu zora sokacak demokratik bir çıkış gerçekleşse silahlara sarılan PKK mı ona kurşun sıkacak? Hazır, AK parti gibi feodal unsurları bertaraf edecek rüzgarı arkasına almışken...

PKK bir terör örgütüdür ama aynı zamanda politik basiret sahibidir. Merak etmeyin...