Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Geri adım atamam

Geri adım atamam

4 yıldır görüştüğüm bir erkek arkadaşım vardı ondan ayrıldım. Ayrılmak zorundaydım çünkü haramdı. Onunla tanıştığımda dindar değildim. Dinimi öğrendikten sonra bunun böyle gitmeyeceğini anladım. Ama bunu erkek arkadaşıma anlatamıyorum. Benim için de zordu ama bu konuda bir daha geri adım atamam... Bundan sonra hayatımı Allah'ın rızasına uygun şekilde yaşamak istiyorum. B.E

Sınırlar belirlenmeli

Gençlerin televizyon ve internet gibi aygıtların güdümünde hareket etmeleri, bunun sonucunda da çeşitli hatalara sürüklenmeleri ailelerin sıkça dile getirdiği sorunlar arasında yer alıyor. Genç kızlar özdeşim kurduğu kişilerden ya da arkadaşlarından etkilenerek yanlış yönlere sapabiliyor ve geri dönülmez hatalara düşebiliyorlar. Bu nedenle ailelerin gerekli hassasiyeti göstermeleri ve çocuklarını maneviyat ekseninde yetiştirmeleri gerekir,

Ergenlik döneminde, karşı cinse meyil vardır. Bu anlamda aileler gençlere baskı yapmadan onları anlamaya çalışmalıdırlar. Ancak bunun sınırları birlikte çizilmeli ve gencin haram bir fiile yönelmeme için gerekli tedbirler alınmalıdır.

Dininizi öğrendikten sonra bu şekilde karar vermeniz sizin samimiyetinizi gösteriyor. Bu konudaki samimiyetinizi bahsettiğiniz kişiye de ifade ederek bu belirsizlikten kurtulacağınıza inanıyorum. Bu tür durumlarda, ne düşündüğünüzü ne hissettiğinizi karşı tarafa tam olarak anlatmanız önemlidir. Bu konuda muğlak bir durum olduğunda bahsettiğiniz türden durumlar ortaya çıkabiliyor.

İstemeden kırıyorum
İyi biriyim ama maalesef kavgacı bir yapım var. Biz aile olarak biraz sinirliyizdir, o yüzden hanımı kırıyorum. Hanım çok fedakar bir kadındır, bunu bildiğim halde istemeden onu kırıyorum. Sonradan pişman oluyorum ama karım çok kindar olduğundan yapılanları unutmuyor. Kızlarım, baba sen sinirli birisin diyorlar ama ne yapayım yapım böyle. Bu konuda yapabileceğim bir şey varsa lütfen bana yazın. M. İ

Ne kaybedersiniz ki?

Öfke duygusu insanın doğasında vardır. Ancak kontrol altına alınmadığında ya da yanlış mecralara yönlendirildiğinde zararlı hale gelebilir. Bu nedenle öfkenin doğal bir duygu olduğunu kabul edip, kontrol altına almaya gayret etmeliyiz. Bunun için öfkenin doğurduğu sonuçları düşünmek ve öfkenin oluşturduğu ortamdan uzaklaşmak ilk alabileceğimiz tedbirler arasında olabilir. Bunun yanında öfkenizi tanımlayarak, gerçekten karşınızdaki kişiye mi yoksa kendinize mi kızdığınızı anlamanız da önemli bir ipucudur. Mesela eşinize hangi durumlarda kızıyorsunuz? Kızdığınız şey gerçekten geçerli bir sebep mi, öfkenizi ifade etmenin başka yolları yok mu? Bütün bunları hesaba katarak öfke kontrolü yapabilirsiniz. Diyelim ki, eşiniz o akşam sevmediğiniz bir yemeği pişirdi bunu ifade etmenin yolu sadece bağırmak mıdır? Oysa bunun yerine, sevmediğiniz yemekleri uygun bir dille ifade edebilir ve bu konudaki beklentilerinizi dile getirebilirsiniz. İsterseniz bir deneyin, ne kaybedersiniz ki?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi