Serdar Arseven

Serdar Arseven

“Vermeyen cezalandı rılacaktır!..”

“Vermeyen cezalandı rılacaktır!..”

Gölbaşı Belediyesi son seçimde AK Parti’den MHP’ye geçti.
Bence sakıncası yok.
Kim iyi hizmet ederse vatandaşa, başımın tacı.
Efendim...
Bu sene kurbanı “Gölbaşı tesislerinde keselim” dedik.
Genişçe bir yer ayırmışlar.
Belediyenin ekibi faal, tertibat tamam gibi, sistem iyi çalışıyor.
Dirlik, düzen fena değil, seneye “su problemini” asgariye indirir, çevre düzenlemesine biraz ağırlık verirlerse dört dörtlük olacak.
Yani... MHP’li Belediye’yi takdir etmiş bulunuyorum...
Yalnııız...
Bir halleri var ki, bir çuval inciri berbat ediyor...
Belediye karargâhından bangır bangır anons:
“Kurban derilerini toplama yetkisi Türk Hava Kurumu’nundur!..”
İyi, bu kadarına katlanılır!..
Da...
Devam ediyor Belediye:
“Kurban derilerini Türk Hava Kurumu’ndan başkasına verenler cezalandırılacaktır!..”
Hoppalaaaa!..
Ne demek “vermeyen cezalandırılacaktır!..”
İşte... Burada durulmaz...
Atladım gittim o meşum sese doğru...
Sahibini buldum: “Bu ne biçim anons!..”
Dedi ki: “Başkan’ın emri!..”
Bir defa daha hoppalaaa!..
THK için çığırtkanlık yaptırtmak!..
Niçin?..
Orada dediler ki;
“Biz yönetim olarak derilerin THK’ya gitmesini istiyoruz!.. Çünkü... THK... Devlet’in!..”
İşte bu, benim vargücümle karşı çıktığım zihniyet.
THK devletin değil de, alâkası yok da, devletin olsa ne olacak?..
Devletin olsa bile...
Din ile devlet işi ayrı değil mi?
Lâik devletin din işinde işi ne?!..
Ve MHP’li Başkan’ın vatandaşı -mevzuatta böyle bir hüküm olmadığı halde- “cezalandırmakla” tehdit ettirmesinin sebebi ne?..
Malum statükocu zihniyet!..
MHP tabanı değilse de MHP’nin bugünkü yönetimi, THK zihniyetindedir!..
Vatandaşın “derisini” istediği yere bağışlamasından değil de, “emredilen yere” bağışlamasından yanadır!..
İradesi Jandarma iradesinden keskindir.
Ben böyle düşünüyorum...
Ve MHP yönetiminin temsil edildiği her ortamda bunu görüyorum.
Burada yeri geldi...
Beyaz TV’de Prof. Dr. Özcan Yeniçeri Hocamla MHP’yi konuşuyoruz...
Muhterem Hocam, “Töre” gereği her durumda “Büyük Türk Büyüğü”nü savunuyor.
Ben ise Sayın Bahçeli’yi hangi sebeplerden dolayı dört dörtlük bir “Sağ Kemalist” olarak nitelendirdiğimi, onu niçin aziz MHP tabanından farklı bir yere koyduğumu ayrıntısıyla anlatmaya çalışıyorum.
Ben böyle görüşümü savunurken...
“Haklı” olduğumu gösteren misaller çıkıyor karşıma...
İşte...
Tam da “MHP’li Belediye güzel çalışıyor. Aferin Sayın Yakup Odabaşı. Bak bu kurban işini ne güzel düzenlemişler” diyorken...
Ve bu takdirimi yazıyla ifadeye hazırlanıyorken...
“Anonslar” çıkıyor karşıma...
“Derisini THK’ya vermeyen cezalandırılacaktır” yollu anonslar!..
Gidiyorum...
“Sayın Başkan böyle istedi” diyorlar!..

MHP yönetimi, MHP’li Başkanlar “Devlet”e ya da “Devlet” zannedilene değil de bu asil millete yaklaşmaya çalışsalar...
Öncelikle milleti savunsalar...
“Devlet”e de sahip çıkmış olacaklar dolayısıyla...
Sen statükoyu, statükoculuğu, Kemalizmi, şovenizmi, CHP takipçiliğini bırak...
Millete bak!..
Anlatamadık gitti kavanoz dipli dünyada!..

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi