Yumurta fırlatma meselesinin fazla abartıldığı kesin. İki yumurta ile ne rejim tehlikeye girer, ne anarşi başlar.

Ancak demokrasi de gelişmez yumurta sayesinde.

Demokratik tavırdır deyip gülmek, bazılarına iyi gelebilir. Gelsin.

Gençlerin yanında duruyoruz ayağına yatmak oy da getirebilir. Getirsin.

Burada söz biraz da Cemal Süreya'nın şiirine benzemeye başladı. Benzesin.

***

Üniversiteye çağrılan siyasetçileri yuhalamak, onlara yumurta atmak, Siyasal gibi bir fakülte öğrencilerine ne kadar yakışıyor, ona bakmak gerek.

Bir defa hiç orijinal değil.

Ayrıca Kemal Bey'in dediği gibi şık da görülemez.

Protesto için daha parlak bir yöntem arasaydılar, muhakkak bulurlardı.

Belli ki aramamışlar.

O yüzden özgün duruş sergileyemediler.

***

Farklı bir protesto şekli arayıp da bulamama durumunda, Genç Siviller'e danışabilirlerdi.

Onlar kesin yardımcı olurdu.

Böylece Süheyl Batum ve Burhan Kuzu da bu kadar rahatsız olmaz; farklı, özgün bir protesto yöntemi ile karşılaştıkları için memnuniyet bile duyabilirlerdi.

Ve dünya öğrenci hareketleri literatürüne ciddi bir katkı sağlanmış olurdu.

***

Kürsüden konuşmaları için davet edilen siyaset adamlarının konuşturulmaması, demokratik tepki olarak yumurta fırlatılması, sadece siyasetçileri değil, tavukları da üzer.

"Biz o yumurtaları üstüne yatıp civciv çıkarmak, neslimizi çoğaltmak için yumurtladık... İzin vermeyip aldınız... Mademki aldınız, bari pişirip yeseydiniz. Ne diye fırlatıp ziyan ediyorsunuz?"

Şayet haberleri olsaydı ve konuşabilseydiler, o yumurtaların asıl sahibi olan tavuklar, emin olun böyle tepki verirlerdi.

***

Ya da hiç değilse konuşmalar yapıldıktan sonra atılabilirdi yumurtalar.

Ayrıca öğrencilerin hepsi yumurta atmak yerine, bir kısmı da sucuk fırlatabilirdi.

Hiç değilse...

Mütevazı bir fark için.

***

Neyse, geçti artık.

Olan oldu, biten bitti.

Herkes elinden geleni yaptı.

Artık bundan sonraki protestolara bakalım.

"Puan ya da puanları" kimler alacak, bakınca görürüz nasılsa.

***

O sahneleri izlerken, benim yine en çok hoşuma giden taraf, hemen açılan şemsiyeler oldu.

Meteoroloji yağmur bildirmemişken, hava açık görünürken, korumaların yanlarında şemsiye bulundurması, bir şeylere işaret ediyor.

En azından "yumurta atılabilir" notu düşülmüş, dikkat çekilmiş.

Burhan Hoca'nın yerinde olsaydım, takım elbisenin kuru temizleme faturasını rektöre veya dekana gönderirdim.

Yazık oldu canım takıma.

***

MHP lideri Bahçeli'nin bu olayı 68 kuşağına benzetmesinde de abartı var.

Bu yumurtalardan ne 68 kuşağı çıkar, ne 79 kuşağı.