Mahir Kaynak

Mahir Kaynak

Protesto eylemleri

Protesto eylemleri

Protesto eylemleri iki türlü ortaya çıkar. Bazen beklenmedik bir durum protesto edilir ya da süregelen şartlardan şikayetler dile getirilir. Mesela İngiltere’de artan üniversite harçları protesto edilirken ülkemizde yıllardır var olan YÖK ya da iktidara, sisteme, işçi haklarına yönelik protestolar gözlenir.

Her ülkede şikayet edilecek sayısız konu vardır. Hergün gazetelerde bunları okuruz, sohbetlerimizin önemli bir bölümü de bu konular hakkındadır. Bunların gösteri ya da protesto eylemine konu olması sorunun daha ciddi boyutlara ulaştığı anlamına gelmez. Bir sorunun protesto eylemine hatta şiddet içeren gösterilere dönüşmesinin anlamı nedir?

İlk bakışta belli bir sorunun çözümünü amaçladığı sanılan eylemlerin gerçekte dile getirilen sorunla, çoğunlukla, ilgisi yoktur. Önce eyleme karar verilir sonra bunun kamuoyu tarafından desteklenmesi, en azından karşı olunmaması için var olan sorunlardan en uygun olanı seçilir ve eylemlerde slogan haline getirilen bu sorunlar ön plana çıkarılır.

Bu eylemlerin amaçlarını şöyle sıralayabiliriz: Bazı eylemler reaksiyon yaratmak amacı taşır. Mesela 12 Eylül öncesi solcuların slogan ve eylemleri, halkı rahatsız eden sertlikleri bu düşünceye karşı tavır yaratmak amacı taşıyordu ve daha sonra yapılan anayasa referandumu halkın tepkisinin bir göstergesiydi. Yani, bir düşünceyi dile getirenlerin eylemleri halkta bu düşünceye karşı bir tavır oluşmasına neden oluyorsa asıl hedefin savunulan düşüncenin kamuoyu tarafından reddedilmesini sağlamak olduğu söylenebilir. Eylemi gerçekleştirenler bunun farkında olmazlar ama onu planlayanların gerçek amacı budur.

Bazı eylemler ne bir düşüncenin reddi ne de benimsenmesi amacı taşır. Asıl amaç toplumda güven duygusunu sarsmak ve alternatif bir yönetimin yolunu açmaktır. Mesela 12 Eylül öncesindeki eylemlerin solcu, sağcı ve dindarlar tarafından yapılmasına özen gösterildi ve tüm siyasal akımlar düşman haline getirilirken yönetim çaresiz gösterildi. Darbe tek seçenek haline gelmişti ve halk tarafından inanılmaz bir çoğunlukla desteklendi.

Eylemlerin bu açıdan değerlendirilmesi gerekir. Yani eylemcinin söylediklerinin hiçbir anlamı yoktur. Her eylem yaratacağı sonuçlar açısından değerlendirilmeli ve bertaraf edilmesi gereken odağın eylemi yapanlar değil bunu planlayanlar olduğu kabul edilmelidir. Bu suç işleyenlerin cezasız kalması anlamına gelmez ama, geçmişte olduğu gibi, eylemi yapanla uğraşıp planlayanı gözardı etmenin yanlış olduğu demektir.

Önümüzdeki seçimler, özellikle cuhurbaşkanlığı seçimi ülkenin geleceğinde önemli rol oynayacaktır. Her iki seçim için hazırlıklar çok önceden başladı. Bunu sadece partilerin çalışması olarak değerlendirmek yeterli olmaz. Süreci etkilemek ve belirlemek isteyen odaklar bazı olaylarla halkı yönlendirmek isteyebilirler.

Partilerde gerçekleşen ya da yapılacak yönetim değişiklikleri bu sürecin parçalarıdır. Ayrıca Kürt siyasetçilerin tavırları Kürtler için bazı haklar elde etmenin dışına taşmış ülkedeki iktidarı etkileme çabasına dönüşmüştür. Önümüzdeki dönemdeki terör eylemleri de bu açıdan değerlendirilmelidir.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mahir Kaynak Arşivi