Taha Akyol

Taha Akyol

CHP’nin direniş çağrısı!

CHP’nin direniş çağrısı!

CHP’li on milletvekili “direniş çağrısı” yaptı. Yargı konusunda hazırlanan yasaları eleştirmek, protesto etmek, hatta protesto için mitingler yapmak başka şey...
“Halka meşru direniş çağrısı” yapmak başka şey...
Dün TV’lerde konuşan CHP’li İsa Gök, “Atatürk’ün Bursa Nutku”na referans yaptı!
Böylece “direniş”ten Bursa Nutku’nda söylenenleri mi anlıyor CHP’liler?!
Bursa Nutku denilen metinde, devrimlere karşı “bir kıpırtı” olursa gençliğin ne yapması gerektiği anlatılıyor:
“Türk genci... ‘bu memleketin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır’ demeyecektir. Hemen müdahale edecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla, nesi varsa onunla kendi eserini koruyacaktır...”
CHP böyle bir metne nasıl referans yapabilir?!

‘Bursa Nutku’ nedir?
1 Şubat 1933’te Bursa’da ufak bir Arapça ezan hadisesi olmuş, İzmir’de bulunan Atatürk bunu büyük bir ayaklanmanın başlangıcı zannederek derhal Bursa’ya gelmiştir. Görmüştür ki basit bir hadisedir; Anadolu Ajansı’na bu yolda açıklama da yapmıştır.
6 Şubat akşamında, yani olayın basitliği anlaşılıp ilgililer tutuklandıktan sonra, Atatürk, iddiaya göre, Çelik Palas’ta bu ‘nutku’ söylemiş!
“Gençlik... ‘bu memleketin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adliyesi vardır’ demeyecektir. Hemen müdahale edecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla, nesi varsa!..”
Güya orada bulunan Ruşen Yücer adlı bir ‘gazeteci’ not almış ve nedense on dört yıl sakladıktan sonra ta 1947’de yayımlamış!
Ama Atatürk’ün her nutkunu haber yapan AA’nın böyle bir bülteni yoktur! Kılıç Ali ile Hikmet Bayur gibi Atatürk’ün yanında bulunan isimler, sonradan tartışma çıktığında, Atatürk’ün böyle bir konuşma yapmadığını söylemişlerdir.
Esasen Atatürk’ün 1930’larda gençliğe neyi tavsiye ettiğini anlamak için, 25 Nisan 1933’te MTTB’li gençlere çektiği telgrafa bakmak kâfidir:
“Gençlik her türlü faaliyetlerinde Cumhuriyet’in kanunlarına, cumhuriyet kuvvetlerinin usul ve kaidelerine riayetkâr bulunmaya dikkatli olmalıdır.”

CHP nasıl bir parti?
Evvela, İsmet İnönü’nün 1946’da isabetle belirttiği gibi Atatürk dönemi bir “ihtilal idaresi” idi, devrim rejimiydi. Böyle bir konuşması yoktur ama olsaydı hukuk devletinde bir davranış modeli olamaz.
Başkaları da başka sözleriyle ortaya çıkarsa ne yapacaksınız?
İkincisi, Bursa Nutku denilen kurgu-metni Celal Bayar 1947’de İnönü’ye karşı birkaç defa kullanmıştı! Sonra 27 Mayıs’çılar meşru iktidarlara karşı kullandı!
Hatta 1965’te bir Yargıtay Başkanı bile adli yıl konuşmasında “Atatürk’ün direktifi” diye bu metni okumuştur!
1960’ların, 1970’lerin ‘ihtilalci’ hastalıkları Türkiye’yi nerelere sürükledi, nice genç fidanı toprağa düşürdü; düşünmek gerekmez mi?
Yarın “Bursa Direktifi” diye provokatif eylemler olursa CHP ne diyecek?!

Sayın Kılıçdaroğlu...
Parti içi demokrasi, parti içinde serbest yarış olması ve parti kurullarında özgürce konuşulması demektir. Ama kamuoyuna seslenirken “parti disiplini” geçerli olmalı, “parti görüşü” neyse o açıklanmalıdır.
“Halk direnişi” ve “Bursa Nutku” CHP’nin parti görüşü müdür?!
Böyle her kafadan bir ses çıkan sol parti olur mu?
CHP’liler “sosyal demokratça” davranmak istiyorlarsa, böyle ‘ajitatif’ icatlar yapacaklarına, kafa yorarak mesela bir “KOBİ’lere destek programı” hazırlayıp açıklamalıdırlar.
Ülke için ve seçimlerde kendileri için daha iyi olmaz mı?
Olmuyor, ah olmuyor...

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Taha Akyol Arşivi