Bu hafta hanımlarımıza israf konusunda neler düşündüklerini sorduk. Hanımlarımız, bu konuda ellerinden geleni yapmaya çalıştıklarını ancak israfın hayatın bütün alanlarında yer aldığını ve çocuklarına söz geçiremediklerini ifade ettiler. İsraf konusunda özellikle çocuklarımızın bilinçlendirilmesi gerektiğini belirten hanımlarımız televizyonun da bu konuda insanları kışkırttığını söylediler.

Özel eğitimler verilebilir

Ben israf konusunda çok titizimdir. Rahmetli annem bize hiçbir şeyi attırmazdı, her şeyi değerlendirirdik. Ailede böyle gördüğümüz için hayatımda israfa pek yer vermemeye çalışıyorum. Ama çocuklarım öyle değil. Özellikle kızlar birinde bir ayakkabı görüyorlar hemen almak istiyorlar, reklamlarda bir şey görüyorlar alacağız diye tutturuyorlar. Kızıma "beş tane ayakkabın var, niye israf ediyorsun? diyorum laf anlamıyor. Yemek konusunda da, eşimle ben tabaklarımızı sünnetliyoruz, hiçbir şeyi atmamaya çalışıyoruz. Küçükken çocukları da öyle yetiştirmiştik. Ama büyüdüler bizi dinlemiyorlar, yiyeceklerin yarısını atıyorlar. İsraf konusunda toplum olarak bilinçlenmeliyiz. Bunun için okullarda özel eğitimler verilebilir. Selma Z. (Ev hanımı)

İsteklerini ertelemeyi bilmiyorlar

Biz büyükler küçük yaştan itibaren israfın zararlarını çocuklarımıza öğretmeliyiz. Bunu yapmadığımız için çocuklarımız israf içinde yaşıyor. Biraz da anne babalar çocukların istediği her şeyi almak zorunda olmadıklarını bilmelidirler. Bu onlar için fayda değil zarar getirir. Mesela çocuk gecenin ikisinde dondurma istiyor, baba bu saatte olmaz demiyor kalkıp alıyor. Bu şekilde büyüyen çocuklar hem aşırı harcama meraklısı oluyorlar hem de isteklerini ertelemeyi bilmiyorlar. Biz hanımlar da çok israf ediyoruz. Şu pardüse ayakkabıma uymuyor, şu eşarp pardüseye uymuyor, şu perde koltuklara uymuyor diye gereksiz bir sürü alış veriş yapıyoruz. Biz önce kendimizi düzeltmeliyiz. Bunun için israfın Müslüman için büyük bir zarar olduğunu kabul etmeliyiz... Bu konuda televizyon ve reklamların kontrollü izlenmesi gerekir, yoksa çocuklara faydalı olmak daha güç hale gelebilir... Gülsüm G. (Eğitimci)

İsrafın zararları anlatılmalıdır

Televizyon israf konusunda insanlara çok büyük zararlar veriyor. İnsanlar reklamlarda gördükleri şeyleri almaya özeniyorlar ve aldıkları şeylerin ihtiyaç olup olmadığına hiç bakmıyorlar. Kendileri için değil başkaları için yaşamaya çalışıyorlar. Anne babalar önce kendi hatalarını görmeli ve çocuklara örnek olmak zorunda olduklarını unutmamalıdırlar. Annesi sürekli alış veriş yapan çocuk, kendisi de para harcama hastalığına tutulacak ve bu konuda israfa alışacaktır. Televizyonu kontrolsüz bir şekilde izleyen çocuklar da burada gördüğü şeylere özenecek ve harçlığını buraya yatıracaktır. Bu konuda ailede israfın zararları anlatılmalı ve bunun dinimizin emri olduğu belirtilmelidir. Nurgül F. (Ev hanımı)

Gruptan dışlanıyorum

Fatma abla ben yirmi yaşında bir genç kızım. Alış veriş yapmayı pek sevmiyorum, sade giyinmeyi ve sade yaşamayı severim. Ama arkadaşlarım beni bu konuda çok eleştiriyorlar. Onlar cafcaflı şeyler giyiyorlar, özel yerlerde yemek yiyorlar, pastanelere gidiyorlar. Arkadaşlarımla birlikte sosyal aktivitelere katılıyoruz, ortak çalışmalar yapıyoruz ama alış veriş konusunda onlara uymadığım için çoğu zaman gruptan dışlanıyorum. Ama bunu kendime hiçbir zaman kompleks yapmadım. Annem bana giysilerimle değil, şahsiyetimle inandığım değerlerle yükselebileceğimi öğretti. O yüzden arkadaşlarımı seviyorum ama onların alış veriş konusundaki tavsiyelerini dikkate almıyorum. Ece Y. (Öğrenci)