Mehmet Talu

Mehmet Talu

Eşyayı tabiatında bırakmak 6

Eşyayı tabiatında bırakmak 6

Sokakta çantasının fermuarı açık ve cüzdanı ortada olan bir kadını soyan, ceza indiriminden yararlanıyor mu, yararlanmıyor mu?

Bir adam, bir başka adamı anama küfretti diye öldürdüğünde ağır tahrik kapsamında ceza indirimi alıyor mu almıyor mu?

Kocası tarafından terk edilmiş bir kadın "öteki kadın"ı kocasıyla sarmaş dolaş görüp de öldürünce ağır tahrik indiriminden yararlanıyor mu, yararlanmıyor mu?

Peki neden hiç kimse "Bir dakika beyler; pencere açıksa açık... Cüzdan ortadaysa ortada. Bu durum bir insanın başkasının malına el sürmeme sorumluluğunu kaldırmaz, suçunu da hafifletmez" diye itiraz etmiyor?

Yine neden kimse, bir adamın karısını bırakıp sevdiğine gitmesi, terk edilen kadını gözü dönmüş bir katil haline getiriyorsa burada "Suç tahrik edende değil, tahrik olandadır" demiyor...

Şimdi Orhan ÇEKER'in sözlerine tepki gösteren "kadınlara" soruyoruz:

- Ey kadın! "Kapını kitle, hırsızı günaha sokma" lafına ne dersin? Aç kapını sonuna kadar ve sonra da "Hırsız girdi, neyim var neyim yoksa soydu!" diye dert yan! Evet hırsız suçlu. Suçlu da, peki evinin kapısını açık bırakana ne demeli? Yaptığının "akıllı işi" olduğu söylenebilir mi?..

Haklara sahip olmak için sorumlulukları da yüklenmek gerekir; ona buna "tahrik olmamak", bireyin sorumlukları arasındadır.

Geçtiğimiz günlerde Rus Ortodoks Kilisesi Resmi Sözcüsü Vsevodol Çaplin demişti ki:

- Fazla açık giyinen kadınlar erkekleri tahrik ediyor, bu da taciz olaylarını kışkırtıyor!

Hani bazılarına: "Müslüman"ın lafı kâr etmez ya... Belki "Papaz"dan ilham alırlar!

Bu sebeble işte iki Hıristiyan papazının kadın ve giyim konusundaki konuşmalarının özeti:

İlki, 22 Şubat 2009'da Kuzey İrlanda'da bir Presbiteryan Kilisesi'nde yapılan bir konuşma:

"Konumuz, edep ve haya. Bunun erkeklerle de elbette ilgisi olmakla birlikte, asıl ilgi sahası kadınlarımız. Çünkü erkekler, kadınların erkeklerde gördüklerinden daha fazla kadınlarda gördüklerinden etkilenirler. Bakma ile bile erkeklerde cinsel arzu uyanır. Eyüp Kitabı'nda (31:1), 'Gözlerimle anlaşma yaptım, niye bir kadına bakayım ki?' denir. Zor ve günümüzde hakkında konuşmaktan korkulan bu konu üzerinde kadınlara yüklenmek için değil, tam tersine Hıristiyan kadınların onurunu korumak için duruyoruz. Kitab-ı Mukaddes'e baktığımızda örtünmekten maksadın vücudu örtmek olduğunu görürüz. Kadın güzelliği Kitabımızda reddedilmez, mahkûm da edilmez. Fakat uygun bir örtünmekle sergilenmemesi gerekir."

"Nedir uygun örtünme? Meselâ mini etek. Mini etek, 1960'larda toplumumuza girdi. Onu icat eden Mary Quant aynen şöyle diyor: Öğleden sonra seksi daha kolay ulaşılabilir kılmak için icat ettim. Mini kıyafetler, erkekleri baştan çıkarmak isteyen kızlar için sembolik manâ taşıyan kıyafetlerdir.' Bundan daha açık bir ifade olur mu? Mini etek, hayasızlık adına ve erkekleri baştan çıkarmak için icat ediliyor. Örtünmede edep ve haya, sadece örtülmesi gereken yerleri örtmekten ibaret değildir. Günahkâr erkekler, yeni günah ve kötülük yolları icat ediyorlar. Meselâ kot pantolonlar. Belden aşağısını tamamen örtse bile örtünme sayılmaz; çünkü vücudun şeklini ortaya koymaktadır. Bazı kadınlar, 'Çekici giyinmeyeceğiz de nasıl koca bulacağız?' diyorlar. Eğer bir erkeğin ilgisi câzip ve müstehcen giyiminize odaklanıyorsa, bu ilgi iki para etmez ve böyle bir kocadan da hayır gelmez. Ayrıca, böyle bir giyim, size hayırlı olacak kocaları da sizden kaçırır."

İkinci konuşma, 27 Kasım 2010 tarihli ve bir Afrika ülkesinden yine bir Hıristiyan papaza ait:

"Bu hafta, çok tartışılan bir konu üzerinde duracağız: Kutsal Kitabımızın emrettiği edepli giyinme. 1. Timoteyus 9-10'da şöyle yazar: 'Kadınların da saç örgüleri, altınlar, inciler ya da pahalı giysilerle değil, sade giyimle, edebe uygun ve ölçülü biçimde, Tanrı yolunda yürüdüklerini ileri süren kadınlara yaraşır şekilde giyinip süslenmelerini isterim. Pek çok kadınlar, kendilerini giyimleriyle tanımlıyorlar. Toplumumuz, gittikçe Tanrı'ya arka dönüyor. İsa, 7. Emr'e atfen 'Size zina etmeyeceksiniz denildiğini duydunuz. Ama ben size diyorum ki, bir kadına şehvetle bakan her adam, yüreğinde o kadınla zina etmiştir.' derken, kadınlarımızın bugün giydikleri ne kadar ürküntü verici! Kadınlar olarak, 'Adam bana şehvetle bakmışsa günah onundur' diyebilirsiniz. Hayır, İsa 'Adam tek başına zina etmiştir' demiyor, 'o kadınla zina etmiştir' diyor; siz de o zinaya ortaksınız. Siz mini etek veya vücut hatlarınızı ortaya koyan kot pantolon veya kısa T-shirtler giyiyorsanız, ben 'ey kadınlar, kendinize gelin!' derim. Müzik endüstrisindeki kadınları taklit ediyorsunuz, ama bunların pek çoğu para ve şöhret için ruhlarını şeytana satmış olanlardır."

Ateş saçan bakışlarla bakanlar bir ders de bu papazlara verir herhalde!

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Talu Arşivi