Osman Tanburacı

Osman Tanburacı

Mahkeme olmaz böyle şey dedi

Mahkeme olmaz böyle şey dedi

Beyoğlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 'olmaz böyle şey diyerek' bir üyenin başvurusu üzerine kongrenin aldığı kararı bozdu! Günlerdir tartışılan tüzüğe son noktayı koydu.

Bundan sonra adaletin kestiği parmak kanamayacak!

Mahkemenin aldığı iki karar şöyleydi;

Bir tanesi 'Genel Kurul'un verdiği idari ibrasızlık kararının reddine' diyerek tam yaraya merhem oluyor;

İkincisi ilk kararı pekiştiriyor;

27 Mart 2011'de yapılan Genel Kurul hakkında mahkememize intikal etmiş iddiaların incelenmesi için geçecek sürede yürütmeyi durduruyorum.

Bu iki karar Adnan Polat ve yönetiminin önünü açıyor. Genel kurulda yasaklı durumuna düşenlere 'mahkeme sonuçlanana kadar göreve devam edebilirsiniz' diyor.

Mahkemenin bu kararının ardından; Adnan Polat, yönetimiyle beraber yaptığı basın toplantısında Galatasaray'a yakışan bir davranışla seçim kararı aldıklarını açıklıyor.

Oysa seçim şart değildi.

İşte Galatasaray budur.

Polat; 'genel kuruldan mesajı aldım. Zaten bunun dışında bir şey de düşünmüyorduk, yönetim içinden ve dışından çelmelenmeyle yola devam edemezdik lakin kovulurcasına git anlamı taşıyan davranışlar karşısında da boyun eğemezdik. Genel kurul öncesi niyetimizi belli eden davranıştan sapmayarak genel kurul sonrası seçim kararı aldığımızı açıkladık.

Konuşmasını, alışılmışın dışında yazılı metinden okuyan Polat'ın ifadeleri de derin bir üzüntünün siteme dönüşen tarzıydı.

Seçim tarihini daha da öne çekebilir (baskın seçim) kararı alabilirdik ama camiadan gelen mesajları değerlendirerek başkan adaylarının hazırlanmaları ve yönetim listelerini oluşturabilmeleri için bu tarihi uygun bulduk.

Ancak bu yapılanlar bizlerin gönlünü yaralamıştır.

Kulübümüzü diğerlerinden ayıran en temel geleneklerimizden biri de kişilere bağımlı olmayan yapımızdır.

Kendisini Galatasaray'ın sahibi olarak görüp gizlice hazırladıkları senaryoları üyelerimize kabul ettirmeye çalışanları,

Geleneklerimizi hiçe sayıp medya kanallarından kulübü ve başkanlık makamını yıpratmak için çalışanları,

Yıllarca en zor zamanlarda bile ortaya çıkmaktan, elini taşın altına koymaktan kaçanları,

Seçildiği yönetime içerden köstek olmak için çirkin yöntemlere başvuranları,

Galatasaray'ı kendi özel iş ilişkilerinde atlama taşı olarak kullanmak isteyenleri,

Galatasaray kamuoyunun takdirlerine bırakıyorum.

Başkan Polat'ın en önemli lafı da şuydu;

Bugüne kadar destek veren ya da vermeyen kulüp üyelerine ve taraftarlara yürekten teşekkür ederim. Hakkımızı helal ediyoruz. Galatasaraylılar asil yüreklidir. Ağır ayıplara alet olmazlar. Aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür olarak hareket ederler. Şimdi huzurla ve gururla tekrar aranıza dönüyoruz. Bize bu yapılanların Galatasaray'da yeni bir uygulamanın başlangıcı olmamasını diliyorum. Galatasaraylıların yaptıklarımızı görüp bizi takdir ettiklerinden de eminim.

Bir tek şeyi unutmuştu Polat;

Yapamadıklarını ve futbol takımının başarısızlığını...


Eski başkanlardan Polat'a destek

Aylardır 'Galatasaray bu değil' diyorum.

Yavaş yavaş da olsa sağduyunun galip geleceğine inanıyorum.

Galatasaray'ın artık kavgayla geçirecek zamanının olmadığından da eminim.

Galatasaray'ın eski başkanları Ali Uras, Alp Yalman, Mehmet Cansun da ortak bir demeç vererek camiayı sağduyuya davet edecek. Kötü örnek teşkil edilmemesi için Adnan Polat'ın seçimlere girmesini isteyecekler...


Seçime giden yolda neler olacak?

Şimdi başkan adayları ortaya çıkacak ve 14 gün içinde listelerini Divan Kurulu'na verecekler. Bu o kadar kolay bir iş değildir. Liseli Galatasaraylılar bugün en az dört gruba ayrılmıştır. Galatasaray'da bazı isimleri da alt alta koyamazsınız. Aynı kapta kaynamayacak olanlar çoktur.

Ancak, Her şeye rağmen Galatasaraylıların kulüplerinin ali menfaatleri doğrultusunda birleşeceklerini tahmin ediyorum.

Zaman ve şartlar birleşmeyi gerektiriyor.

Şimdi artık sadece futbol takımının başarısızlığı değil Galatasaray camiasının içine düştüğü açmaz ve asırlık çınarın onuru da söz konusu. İşte seçime girme ihtimali olan başkanlar;

Ünal Aysal tek liste istemektedir. Bu olmazsa seçime katılacağı tartışılır. Hele bir de Adnan Polat başkanlığını koyarsa ona karşı yenilgi Aysal'ı üzer. Onun için de bu kez Galatasaray'ın kendini ibra etmesi için tek liste hazırlaması şarttır.

Mehmet Helvacı kendi ekibiyle seçime katılacaktır. Bu konuda kimseye taviz vereceği de zannedilmesin. Helvacı hiçbir telkinle bu kararından vaz geçmeyecek.

Cemal Özgörkey de ilan ettiği başkanlığından vaz geçip asla bir başka oluşumun içinde olmaz. Hayrettin Kozak'ın da başkan adayı olarak grup oluşturacağı söyleniyor.

Adnan Öztürk içlerinde en hakkı olanıdır, çünkü bir önceki seçimde Adnan Polat'ın karşısına çıkmış ve azımsanmayacak oy potansiyeline sahip olmuştur. O da bu başarıyı elde ettikten sonra şansını itip bir başka yönetimin altına girmez.

Okul dışından bir başka adayın da çıkması şaşkınlıkla karşılanmamalı.

Adnan Polat'ın da bu oluşumları takip ederek seçime girip girmeme kararı vereceği gün gibi aşikardır.

Ya da; ben Galatasaraylılık görevimi yerine getirdim deyip bir daha bu kavganın içine girmeyebilir.

Çok adaylı bir seçimde kimin kazanacağını da ilerki günlerde yaşanacak gelişmeler belli eder.


Rüştü'nün ellerindeki Beşiktaş

Futbol öyle bir oyun ki başa ne gelecek bilinmez. Sen Schuster'i getir, dünya yıldızları Q7 ve Guti'yi al, Fernandes, Almeida ve Simao ile şahlandır sonra bu takım hocasını yollasın, Tayfur Havutçu ve 37'lik kalecisi Rüştü'nün elleriyle kupaya uzansın!

Akıl sır ermez.

Rüştü öyle mükemmel kurtarışlar yaptı ki Beşiktaş bu turu İnönü'de vermekten kurtuldu.

Bitmedi;

Schuster'in dirsek çevirdiği Ernst de takımın temel direğiydi.

Simao'nun attığı frikik de jeneriklikti, öteki iki gol de gönül ferahlığı idi Beşiktaş adına.

Ama ne yazık ki bu maçta seyirci yoktu. Beşiktaşlı gol bereketini yaşayamadı.

Futbol ilginç bir oyun dedim.

Beşiktaş 3-0 kazanınca benim güzel takımım Gaziantepspor'un da adı yazılarda hiç geçmedi.

Oysa maç 65. dakikaya kadar 0-0 idi. Gaziantepspor farklı kazanan Beşiktaş kalesinden ayrılmadı. Gol üstüne goller kaçırdı.

Rüştü maçın adamıysa yazık olmadı mı Gaziantepspor'a?

Belki de kader bağladı.

Zira Gaziantepspor'un ligde Avrupa ümidi, hala devam ediyor.

Beşiktaş'ın ise o şansı kaybolmuş!

Ne dersiniz?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Osman Tanburacı Arşivi