Fatma Tuncer

Fatma Tuncer

Zarar vermekten korkuyoruz

Zarar vermekten korkuyoruz

16 yaşındaki kızım ilkokul ve ortakokulu taktir belgesi alarak bitirdi. Sınavda da iyi bir puan aldı ve istediği liseye yerleşti. Birinci sınıfta biraz zorlandı. İki dersten ikmale kaldı. Sene sonu sınavlarında bunları verdi. İlk sene uyum senesi olduğunu düşündüğüm için çok fazla sıkıntı etmedim. Fakat ikinci sınıfta ergenliğin verdiği vesveselerde işin içine girdi ve çok sıkıntılı bir okul süreci yaşamak zorunda kaldık. Birinci dönem 6 zayıf getirdi, ikinci dönem bizim ve hocalarının desteği ile bunu üç derse indirdi. 3 derse bile sevinir olduk. Bu derslerini vereceğini umuyorum inşaallah. Bu arada annesi hastanedeki bir Çocuk-Ergen psikiyatrisitinden randevu aldı. Doktor hanım dikkat dağınıklığı için testler yaptı. Ders çalışmakta konsantrasyon eksikliği olduğunu söyledi. Şahsen, bize verdiği testlere baktığımızda kızımda fizyolojik bir rahatsızlık olduğunu düşünmüyorum. Birde konsantrasyon eksikliği için bir hap verdi. İlacı birbuçuk ay kullanıp tekrar gelmemizi yan tesir yaparsa da bırakmamızı söyledi. İlacın yan tesirlerinde yaygın olarak ortaya çıkabilecek tehlikeli sayılabilecek bir sürü rahatsızlık yazıyor. Yani neredeyse olmayan rahatsızlar bile ortaya çıkabilirmiş gibi. Kızımıza iyilik yapmak isterken ona zarar vermekten korkuyoruz. Bu konuda endişeye kapılıyoruz. M.K.

Akran grubuna yönlendirebilirsiniz

Sorunu geç kalmadan fark edip, doktora gitmişsiniz. Bu süre içinde doktorunuzun tavsiyelerine uymanız ve ona güvenmeniz gerekir. İnsanlarımız nedense ilaçlarla ilgili çok fazla önyargılı. Oysa, nasıl ki, midemiz rahatsızlandığında ilaç kullanmamız gerekiyorsa, psikolojik olarak yaşadığımız sorunlarda da aynı şekilde bozulan mekanizmamızın iyileşmesi için ilaç kullanabiliriz. Bu konuda gelişebilecek semptomlar konusunda zaten doktorunuz gerekli bilgileri vermiş, kullandığınız ilacın yan etkisi olmuşsa da bunu yine doktorunuzla görüşebilirsiniz. Ama doktorunuz bırakın deyinceye kadar ilacı bırakmayın. Bu süre içinde, kızınızı birlikte vakit geçirebileceği bir akran grubuna yönlendirebilirsiniz. Ayrıca ders çalışma konusunda baskı yapmayın ancak destek verin, küçük ödüllerle çalışma performansını arttırmaya çalışın.
Mutlu olamıyorum

Ben 23 yaşında evli bir bayanım. Üniversiteyi ailemden uzak bir şehirde okudum. Yalnız başına bir şehirde olmak, kendi ayaklarım üzerinde durmaya çalışmak, dersler, ev derken bir takım sorunlar yaşadım doğal olarak. Fakat şimdi hayatımda her şey yolunda gitmesine rağmen, bir sorun yaşayacakmışım geliyor ve tam anlamıyla mutlu olamıyorum. Bu da eşime ve evime yansıyor ve her şey iyi giderken "Neden şükürsüzlük edip mutsuz oluyorsun" diye eşim bana tepki gösteriyor. Beni mutlu olamamakla suçluyor. Fakat bu elimde olan bir şey değil; her an kötü bir şey olacakmış gibi bir korkuyla yaşıyorum. Sizce ne yapmalıyım. İlginize şimdiden teşekkür ederim... A.İ.

Geçmişi bugüne taşımayın

Düşüncelerimiz duygu ve davranışlarımızın belirleyicisidir. Nasıl düşünürsek öyle davranır ve öyle yaşamaya başlarız. Eğer, olaylara olumsuz tarafından bakar ve küçük bir şeyde dünya başıma yıkıldı diye düşünürsek, hiçbir şekilde mutlu olamayız. Olayların olumlu ve olumsuz taraflarını görmeyi öğrenir ve çözüme odaklanırsak kendimizi daha iyi hissederiz.

Anladığıma göre, okul yıllarında zor günler geçirdiniz. Bu dönem yaşadığınız sorunları hayatınızın daha sonraki aşamasına da taşıyarak şimdiyi yaşamaktan kaçınıyorsunuz. Bu durumda, geçmişi geçmişe bırakmaktan başka seçeneğimiz yok. O günler artık geride kaldı ve siz sıkıntılarınızın üstesinden gelerek okulunuzu bitirdiniz. Şimdi lütfen kendinizi tebrik edin ve kendinize bir liste çıkarın. Sonra da hayatınızı etkileyen acılara yeniden anlam verin ve olaylara olumlu tarafından bakmaya çalışın. Eğer bunu başarabilirseniz mutluluğun küçük şeylerde gizli olduğunu göreceksiniz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Fatma Tuncer Arşivi