Serdar Arseven

Serdar Arseven

8 yıl kesintili... TRT Avaz...

8 yıl kesintili... TRT Avaz...

Bu meseleyle en fazla ilgilenen yazarlardan biri ve -eksik olmasınlar- pek çok okuyucuma göre “en çok ilgilenen yazar” olarak, şu 4 artı 4 artı 4 sistemine nasıl baktığım merak ediliyor.
Her kesimden arayanlar, mesaj gönderenler...
“Kur’an eğitimi, Hafızlık Eğitimi” gibi meseleler üzerinde çokça kafa yoranlar, eğitim mecburiyetinin “12” yıla çıkmasının bu alanda daha büyük sıkıntılara yol açıp açmayacağını sormakta.
Birçok “veli”, çocuklarına 12 yıllık bir “mecburiyet” yüklenmesini endişeyle karşıladığını ifade ediyor.
Anne olabilecekleri yaşı “hayli geçmiş” olan “hanımların”, karma eğitim sistemine daha fazla çakılacak olmasını hoş karşılamayanlar var.
“Mecburi eğitim” sürenin uzamasının faydalı olacağını ifade edenler ve bir 28 Şubat uygulamasının daha tarihin çöplüğüne atılacak olmasından dolayı memnuniyetlerini dile getirenler...
•
Bu meseleye “benim” nasıl baktığımı soranlara cevap olsun:
Öncelikle, “yönlendirme” uygulamasının son derece yerinde olduğunu düşünüyorum.
Dördüncü sınıfı bitiren bir öğrencinin yönlendirilme yaşı gelmiş hatta biraz da geçmiş oluyor...
Çocuğun hiç olmazsa dördüncü sınıf sonunda yönlendirilmesi, “zaman ve emek kaybını” azaltabilir...
Ancaaaak...
Bazı endişelerim de yok değil...
“Devlet” okullarının bilinen “sıkıntılarla” boğuştuğu bir ortamda, yönlendirme hangi eğitimciler tarafından, hangi metodlarla yapılacak?..
Bu alanda, özellikle “kalabalık” okullardaki eğitimci, veli, öğrenci işbirliği nasıl sağlanacak?..
Kabiliyete uygun olmayan “yönlendirmelerin” önüne nasıl geçilecek?..
Bu konuların aydınlatılması şart!..
Bir çocuk, niçin 12 yıl boyunca “sisteme” mecbur ve mahkûm edilir onu da anlamak kolay değil.
Sekiz yıl, hadi bir “dereceye” kadar makuldür diyelim...
“Herkes için 12 yıl” çok değil mi?..
Sekiz yıllık mecburi eğitimin “kesintili de olsa” 12 yıla çıkartılmasından bahsediyoruz...
Koskoca dört yıl!..
Sekizinci sınıftan sonra “okula devam etmemek”; kendisini piyasada veya herhangi bir yerde geliştirmek isteyen “gençler” için yolu kapatmanın anlamı ne?..
Bakın bir mesele daha:
Siz, 12 yıl mecburiyeti koyduğunuzda, diyelim ki bir kız çocuğu için –neredeyse- 20 yaşına kadar “evlenememe” şartını getirmiş oluyorsunuz!..
Bu tabii bir durum mu; insan yaradılışına uygun mu?..
•
Hükümet, 28 Şubat’ın eğitim alanındaki tahribatının daha da fazlalaşmasını engellemek için “olumlu” bir adım atmaya çalışıyor.
Eğitimin kesintili hale getirilmesi elbette çok önemli...
Ancak, mecburiyet süresinin uzatılmasına ilişkin düşünce ve arayışları doğru bulmuyorum.
En iyisi 4 artı 4!..
Dört sene ilkokul, dört sene de orta.
Sonrası mı?..
Arzu eden “okulda” okusun...
Arzu etmeyen, hayatının yolunu başka türlü çizsin!..
TRT AVAZ’DAN ÇOK GÜZEL BİR HAMLE
Geçtiğimiz günlerde rastgele kanalları dolaşıyordum...
Dikkatimi çekti; daha çok Türk dünyasına hitap eden TRT Avaz adlı kanalda, THK Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Ünsal Ban, çok güzel bir projeyi tanıtıyordu.
TRT Avaz ile üniversite arasında “Türk Dünyası”ndan kabiliyetli lise mezunlarının Türkiye’ye getirilmesi ve burada üniversite eğitime kavuşturulmasına dönük bir çalışma başlatılmış...
“Türk Dünyası”na ilişkin çalışmaların biraz arka planda kaldığı bir süreçte, böyle bir çalışmanın yürütülmesi çok güzel.
Zira “O taraflardaki” kardeşlerimizle aramızdaki bağların iyice zayıflatılması için yoğun bir kampanya yürütülmekte.
Geçtiğimiz günlerde, sözde “Türk” devlet başkanlarından birinin, Anadolu Türklerine nasıl hakaret ettiğini hep birlikte ve büyük bir öfkeyle izledik.
O tarafı boş bırakmamakta fayda var.
Tebrikler TRT Avaz ve tebrikler Ünsal Ban Hocam.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Serdar Arseven Arşivi