Türkiyedeki Müslümanlar aydınlar söyleyeceklerini söylemek mecburiyetindedirler artık. Söylenmesi gereken hakikatleri ağızlarında dolaştırmadan umumi efkâra ve hükümet edenlere âşikâre söylemelidirler. Müslümanların safında durup, aydınlatmakla kendini vazifeli sayan münevveran enformatik tesbit hastalığından âcilen kurtularak, Türkiye iyi yolda mı, kötü yolda mı, bunu söylemelidir ki, millet sabah akşam umutla yeis arasında travma geçirmesin.
Hükümet edenleri câmi cemaatinden, mahallemizin insanından biri olarak bilmek hissîliğini ve hüsnüzanını kalplerde sağlamca tutup, icraatın ve siyasetin eğri ve doğrularını söylemek, Müslüman münevveranın vazifesidir.
Hükümetin başında olanlara hal ve gidişi söylemekle mesul olan ve ortada görünen Müslüman münevveran ile mebus zümresinin vazifesini hakkıyla yapmadığını söylemek, ağyarı sevindirmek mânasına gelmez. Türkiyenin Müslümanları iradesini üç defadır câmi cemaatinden bildiği hükümetin başındaki zâtlar lehinde kullandılar. Mesuliyetleri gittikçe ağırlaşıyor. Bu vebâlin ağırlığı yüreklerini ezmesi sakın.
BEŞ-ON HAKKIN İADESİ HARİCİNDE DİKEN BATTIĞI YERDEN ÇIKARILAMADI
Seksen küsur yıldır Batının ekseninde olan Türkiyenin şimdi nereye geldiği sorulursa, dahildeki beş-on temel hakkın iade edilmesi ile millete gelen bir miktar özgüvenin haricinde aynı yerde duruyor diyebiliriz. Diken battığı yerden çıkarılamadı. Yani Ankara rejimi tam olarak derdest edilip çöpe atılamadı ve en trajik olanı da Batı ekseninden kurtulamadı.
Hükümet edenlerin işinin zor olduğu âşikar. Fakat, iradelerini yeteri kadar kullandıklarını söylemek de zor. Oysa, Türkiyede hâkimiyet ve meşrûiyetin kaynağı Müslümanlardır deyip, Anayasayı, Kültür ve Milli Eğitim Bakanlığı gibi nice kurumları daha baştan işinize son verdim diyerek yeni baştan tanzim etmeliydiler. İtiraz eden asker, bürokrat, iş adamları gibi azgın güçlere irade benim, yani milletin deyip kendi işlerine bakmalarını söylemeliydiler. Muhalefet eden partilere de uzun izahlara girmeden, tek cümleyle cevap vermeliydiler: Seçilip iktidara gelin.
TÜRKİYE BAĞIMSIZ BİR DEVLET MİDİR VE KÖTÜ YOLA MI DÜŞÜRÜLÜYOR?
Türkiye, birinci emperyalistler arası savaştan mağlup çıktığında altı asırlık gücü bitmişti. Millî Mücadele, Hakka tapan millet kimliğiyle yekvücut olunan istisna bir hareketti. Fakat 1923de Hakka tapan milletin hâkimiyet ve meşrûiyet hakkı Kemalist generallerce İngilizlere, yani Batıya satıldığında son Müslüman Türk devleti o günden bu yana siyasî varlığını ve istikametini tayin etme bakımından bağımsızlığını kaybetti.
Amerikaya bağımlılığımızın resmî başlama tarihi 1933 yılında İkinci Wilson Prensiplerinin M. Kemal tarafından tasdik edildiği tarihtir. 1923den sonra Türkiye bağımsızlığına kavuştu diyen Atatürkçülerin palavralarına ve yalan söylettikleri inkılâp tarihlerine inanan varsa hâlâ, onun yolu Bakırköy Akıl ve Ruh Hastanesidir.
Her bakımdan izzetimize dokunacak bir vaziyet olsa da, Türkiye kendi başına istikametini tutturacak şekilde bağımsız değildir. Türkiye Devleti bağımsız olsaydı şayet, hükümet edenler, özlerindeki Müslümanca duruşlarını muvazaa ve müdara siyasetine kurban etme mecburiyetiyle Amerikanın Büyük Ortadoğu Projesi ve benzeri hainâne plânlarının parçası olur muydu? Maalesef İslâmların birlik olabileceği tek Müslüman ülke olan Türkiye, Amerikan projesinin hempalığını yapmaya teşvik ediliyor.
DALAVERE DALAVERE TÜRKİYE NÖBETE
Dalavere dalavere Türkiye nöbete diyen Amerikan şeytanının kır yılanları gibi açık renk gözlerindeki süflî niyete dikkatle bakmalıdır hükümet edenler. Batının azılı kâfir devletleri söylese aklımıza gelirdi miydi Suriyeyi derdest etmeye jandarmalık yapacağımız?
Avrupa ve sonra Amerikanın kullandığı bir ifade olarak Ortadoğu yaftası İslâmlara hakarettir. Yani parçalanıp mefluç edilmiş İslâmlar coğrafyası demektir. Oysa İslâmlar Ortadoğu değil, Bilâd-ı Şam derlerdi.
ZAVALLI İSLÂM DEVLETLERİ!
Zavallı İslâm devletleri! Birbuçuk asırdır Batının azılı kurtlarının pençesinden kurtulan olmadı. Yaralı ve mefluç halde sağ kalan İslâm devletleri ise, kurt kılığındaki azgın kâfire perestij ederek, ben sendenim dediler. Kurdun payının dokuz, kendi payının bir olmasına razı oldular. Sonra, Allah ve Resulünün yolundan çıkıp birbirinin kurdu ve kendi menfaatlerinin peşinde Batının müstemlekesi oldular bir bir...
Batı karşısında İslâmların zavallılığı yeni değil elbette. İslâm kardeşlerinin kanı akıtılırken şahsiyetsiz Suudi Arabistan oligarkları petrodolarlarla kirlettiler mübarek toprakları. Laikçi Türkiye Cumhuriyeti, Mısır, Pakistan, Afganistan ve Mağrip İslâm devletleri Batılılaşmanın ilk raundunda zaten mağlup olmuşlardı.
Allahtan ümit kesilmez. Beşer gözüyle bakıldığında, Müslümanların safında duran bir kısım münevveran ve siyasetçinin bu değişmeyen eksendeki arızalı duruşlarının devam etmesiyle ufukta duman gözükmüyor şimdilik.
EKYAZI:
GÖNLÜME DÜŞENLER
Cüneyt Cesur, ömay namlı Murat Yücel ve Dr. Hunu;
Bu üç güzel insan fikir ve gönül dostumdur.
İhmal ettiğim fikrî mesuliyet ve mevzularımı hicvederek hatırlatır, bu yönde tahrik eder ve bu meşrû hizmetlerini âdeta bir muarız tavrıyla yerine getirirler. Fikir ve niyetleri muarız kelimesinin asıl mânasını taşımaz. Fakat, fakîr onları heyecan ve hicivleriyle bir muharrik güç olarak dostâne bir muarız sıfatıyla sever, koruyup kollar ve onlarsız edemez. Üstadın ifadesiyle ifadem ve hızımdır.
Lâkin kimi zaman, millî vazife saydığım muarız lıklarını kadifeye sarılmış taşlarla da yapmıyor değiller. Kartopu oynayan arkadaş grubundan bazısının içine taş koyup atması gibi...
Meselâ; bu üç değerli muarız dost, Amerikancı Müslüman münevveran hakkında niçin yazmadığım... üstüne teoriler geliştirirler, ince göndermeler yaparlar.
Nezdimde birer çıplak uyarıcı olan bu üç dostuma derim ki:
Batıya doğru akan nehir kıyılarında aslâ eğleşmem ve balık avlamam.
- Pompe'nun ziyaret edeceği ilk 4 ülke!Fenerbahçe 4. kez Final-Four'da!"Adayımız Erdoğan'ı çıldırtacak"İşte Beşiktaş'a gelecek cezalar!Galatasaraylı yöneticiden olay sözler!MHP'li vekil İYİ Parti'ye geçtiTSK’da FETÖ operasyonuABD'den Boeing-THY açıklamasıBeşiktaş 'derbiye çıkmama' kararı aldı!ABD: Çekilme yok, işi daha da büyüteceğiz!
- Bir Ayet
- Bir Hadis
- Namaz Vakitleri
- Hava Durumu
- “İman edenlerin Allah'ı zikretmekten ve inen haktan dolayı kalplerinin saygı ile ürpermesinin zamanı gelmedi mi? Daha önce kendilerine kitap verilip de, üzerinden uzun zaman geçen, böylece kalpleri katılaşanlar gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu fasık kimselerdir.” (Hadîd, 16)
- “Dünya ve onun içinde olan şeyler değersizdir. Sadece Allâh'ı zikretmek ve O'na yaklaştıran şeylerle, ilim (mârifet ilmi) öğreten âlim ve (Hakk'a lâyıkıyla kul olmak için) tahsil gören talebe bundan müstesnâdır.” (Tirmizî, Zühd, 14)
- için namaz vakitleri
İmsak 04:24 Güneş 06:01 Öğle 13:08 İkindi 16:55 Akşam 20:03 Yatsı 21:33 - 20°C Adana
- 16°C Adıyaman
- 15°C Afyon
- 11°C Ağrı
- 18°C Amasya
- 13°C Ankara
- 21°C Antalya
- 16°C Artvin
- 20°C Aydın
- 16°C Balıkesir
- BIST: 107.015 -0.36
- Altın: 172,213 -0.84
- Dolar: 4,0658 -0.91
- Euro: 4,9307 -1.38
Müslüman Münevveran Söyleyeceklerini Söylemelidir Artık

Ahmet Doğan İlbey / Habervaktim.com
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları
- Doktorluk tasavvuf ve hikmet mektebinden sonra okunmalı25 Nisan 2018 Çarşamba 07:35
- Hapishâne risâlesi-723 Nisan 2018 Pazartesi 07:31
- Hapishâne risâlesi-622 Nisan 2018 Pazar 08:04
- Hapishâne risâlesi-518 Nisan 2018 Çarşamba 08:51
- Hapishâne risâlesi-416 Nisan 2018 Pazartesi 07:24
- Hapishane risâlesi-315 Nisan 2018 Pazar 07:46
- Hapishâne risâlesi-211 Nisan 2018 Çarşamba 08:26
- Hapishâne risâlesi-109 Nisan 2018 Pazartesi 07:47
- Sanatçı pespâyeliğiyle askere “moral” verilmez08 Nisan 2018 Pazar 08:16
- Bâtıl Türkçünün hezeyanı: “Troyalılar Türk’tür”04 Nisan 2018 Çarşamba 08:04
- Kim İslâm üzere milliyetçiyim diyorsa makbuldür02 Nisan 2018 Pazartesi 07:45
- YAŞAM
- SİYASET
- DÜNYA
- EKONOMİ
Eşine gelen SMS'i görünce...
Üniversiteli Buse'nin acı sonu!
Otel zinciri sahipleri FETÖ'den tutuklandı!
PKK'nın işkencecisi hain paketlendi
Kendini mehdi ilan etmişti! Yine gözaltına alındı
Yol kavgası cinayetle bitti!
2 yaşındaki bebek evden kaçtı! Nerede bulundu?
7 yaşında vergi rekortmeni
‘Sakatatçı’ Yeşim ve kasap İkram ABD yolcusu
İran'da düşen jetin sırrı çözülüyor! Tam 51 kez..
İsmail Küçükkaya'ya 16 ay 20 gün hapis
Mühimmat taşıyan TIR'da patlama!
- Abdurrahman DilipakKaramollaoğlu Kılıçdaroğlu’na ne dedi?
- Hayrettin Karamanİşte ilâhiyat fakülteleri
- Kemal ÖztürkArınç-Erdoğan görüşmesi… Sevinenler üzülenler
- Aydın ÜnalAdamlık sınavı
- Aziz ÜstelKılıçdaroğlu Kemal Bey!
- Ahmet KekeçBu karaktersizler nerden çıktı?
- Engin ArdıçCumhuriyet çocuğu
- Haşmet BabaoğluAday tartışmalarına aldanmayın esas hikâye başka!
- İbrahim KahveciRekor faiz bile yetmez oldu
- M. Şevket EygiGazete İsimleri
- Fatma TuncerYalnızlığın ikinci boyutu
- Zeki CeyhanÖyle bir dertleri yokmuş!
- Abdulkadir ÖzkanSavaşa değil seçime gidiliyor
ÜYE İŞLEMLERİ