LütfüOflaz'la Sohbet

LütfüOflaz'la Sohbet

Kapitalist büyüme, emekçiyi büyütmez!

Kapitalist büyüme, emekçiyi büyütmez!

-Lütfü Bey; ekonomik anlamda dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden biri olmamıza rağmen, memurların, işçilerin maaşlarına çok az zam yapılması, muhalefetin “Ekonomi hızla büyüyor da bu niye memur, işçi gibi emeğiyle geçinenlerin gelirine yansımıyor” şeklinde eleştirisine neden oluyor. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz?

-Ekonomi böylesine büyürken, emekçilerin gelirlerinin neden böylesine büyümediğini anlamak için, “Ekonomik anlamda büyüyoruz da hangi modelle büyüyoruz” sorusunu sormalıyız. Bu sorunun cevabını verirsek işin gerçeğini ortaya koyarız. Türkiye vahşi kapitalist ekonomik modelle büyüyor. Ekonomide tercih edilen model bu olunca da emekçilerin emeğinin acımasızca sömürülmesi kaçınılmaz oluyor. Bu model, emekçilere mümkün olan en az ücreti verip onlardan mümkün olan en fazla verimi almak istiyor. Nitekim bugün Türkiye dünyada en az ücret alan ve en çok çalışan emekçi sıralamasında en başlarda bulunuyor. Dahası, bugün Türkiye dünyada iş kazalarında ölen, sakat kalan emekçi sıralamasında da en başlarda bulunuyor. Nitekim 2000’den bu yana Türkiye’deki iş kazalarında 12.500 kadar emekçi hayatını kaybetmiştir. Bu da her gün ortalama 3 emekçinin iş kazalarında hayatını kaybetmesi demektir. Malumunuz vahşi kapitalist düzen “ölen ölür, kalan sağlar bizimdir” der. Kalanların emeğini sömürmeye devam eder. Ekonomik büyümede tercih edilen model vahşi kapitalizm oldukça da bu böyle sürüp gider. Ekonomik büyümeden emekçi kesimlerin hak ettikleri payı alması için insanca-hakça olan adil bir düzenin kurulması gerekir. Vahşi kapitalist düzen yürürlükte oldukça zengin daha zenginleşecek, fakir daha fakirleşecektir. Bakın on yıl önce Türkiye’de dolar milyarderlerinin sayısı 5 iken bugün 26’ya yükselmiştir. Kapitalist büyüme emekçileri büyütmemiş, kapitalistleri büyütmüştür! Kapitalist büyüme, kapitalistler ile emekçiler arasındaki gelir uçurumunu büyütmüştür. Vahşi kapitalist düzen sürdükçe, emekçilere ekonomik büyümeden hak ettikleri pay verilmeyecektir. Onlara verile verile yedi sülalelerini borçlu hale getiren kredi kartları verilecektir! Böylelikle onlar kapitalist düzene daha da bağımlı hale getirilecektir.

SU UYUR, DARBECİ UYUMAZ!

-Balyoz davası tutuklusu Bilgin Balanlı, Aziz Çakmak, Fatih Ilgar ile 28 Şubat soruşturması tutuklusu Tevfik Özkılıç gibi bazı generaller kısa bir süre önce ortaya çıkan ses kayıtları ve video görüntülerinde, yeni bir darbe için hazırlık yaptıklarını, çoluk çocuk demeden çok can yakacaklarını söylüyorlar. Bu arada tarihin en zalim darbesinin başı Kenan Evren’in danışmanı CHP milletvekili Kamer Genç de, “Silahsa silah, kansa kan” diyerek tehditler savuruyor. Nasıl yorumluyorsunuz bunu?

-Bir an için varsayalım ki, bu generallerin böyle bir ses kaydı, video görüntüsü ortaya çıkmadı. Bu generaller yeni bir darbe yapmak, çoluk çocuk demeden çok kişinin canını yakmak türünde konuşmalar yapmadı. Ancak geçmişteki tecrübelerimizden biliyoruz ki, darbe yapan generaller çoluk çocuk demeden binlerce insanın canını yaktı. Kendi halkına inanılmaz zulümler yaptı. Bazen düşünürüm; bir yabancı ordu ülkemizi işgal etse, o ordunun başındakiler halkımıza ne gibi zulümler yaparlardı? Örneğin gözaltına aldıkları, hapishaneye attıkları insanların cinsel organlarına kadın erkek demeden elektrik mi verdirirlerdi? Onları Filistin askısı denilen askılarda çarmıha mı gerdirirlerdi? Onları bok çukurlarına attırıp pislik mi yedirtirlerdi? O insanların makatlarına cop, şişe sokmak gibi bir tür tecavüze mi girişirlerdi? Hatta bunu da yeterli görmeyip kadın erkek demeden insanlara topluca tecavüz edilmesini mi emrederlerdi? Ve hatta bunu da yeterli görmeyip kocasının gözü önünde karısına, karısının gözü önünde kocasına, babasının gözü önünde kızına, anasının gözü önünde oğluna tecavüz mü ettirirlerdi? Evet, yabancı bir ordu ülkemizi işgal etseydi, o ordunun başındakiler halkımıza en fazla bu zulümleri yaparlardı. Ne acıdır ki 12 Eylül gibi darbe dönemlerinde ordumuzun başındakiler de halkımıza bu zulümleri yaptı. Onun içindir ki şimdilerde bazı generallerin çoluk çocuk demeden çok kişinin canını yakacaklarını söyledikleri ses kayıtlarının, video görüntülerinin ortaya çıkması beni hiç şaşırtmadı. 12 Eylül gibi darbe dönemlerinde yaşanan zulümlerin bir kez daha yaşanması istenmiyorsa, darbe heveslilerine karşı tedbir hiç elden bırakılmamalı. Darbe heveslilerine karşı hep uyanık olunmalı. Unutulmamalı ki su uyur, darbeci uyumaz!


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
LütfüOflaz'la Sohbet Arşivi