Ahmet Varol

Ahmet Varol

Roger Garaudy

Roger Garaudy

Fransız düşünür ve yazar Roger Garaudy dünya hayatında bir asrı tamamlamasına tam bir yıl kala on gün önce dünyaya veda etti.

“Her can ölümü tadacaktır. Kıyamet gününde ecirleriniz eksiksiz olarak verilecek. Kim ateşten uzaklaştırılıp cennete sokulursa kurtuluşa ermiş olur. Dünya hayatı aldatıcı geçinmeden başka bir şey değildir.” (Ali İmran, 2/185)


Dünya hayatı ne kadar uzasa da ölüm mukadder kılınmıştır. Dünya hayatı mutlaka bir yerde sona eriyor ve ondan sonra âhiret yolculuğu başlıyor. Bu yolculuk dönüşsüz ve sonrasında başlayan hayat da sonsuza kadar sürecek. Yüce Allah, o sonsuz hayatı kazanması için insana dünya hayatını veriyor. O yüzden buna dikkat çektiği âyette “Hanginizin amelinin daha güzel olduğu konusunda sizi denemek için ölümü ve hayatı yaratan O’dur.” (Mülk, 67/2) diye buyuruyor. Bunu başarabilmesi için de insana uzun bir fırsat veriyor.


Allah’ın hikmeti; Roger Garaudy ömrünün yarısına geldiği sırada, egzistansiyalizm yani varoluşçuluk felsefesinin fikir babalarından Friedrich Nietzsche’nin çizgisinden giderek “Dieu est Mort (Tanrı Öldü)” isimli kitap yazdı. Nietzsche benimsediği inanç üzere öldü. Ama Garaudy, söz konusu kitabı yayınlamasından yirmi yıl sonra yaratılışın zorunlu ve yaratıcının da ölümsüz olduğu gerçeğini gördü. Bu inanç üzere de otuz yıl yaşadı ve bu inanç üzere öldü. Bunda da düşünenler için önemli ibret var. Allah dilerse kimleri hidayete kavuşturabiliyor demek ki!


Roger Garaudy’yi Müslüman olmasından önce de biraz tanıyordum ve Fransızcayla ilgilenmem sebebiyle kitaplarına ve yazılarına baktığım oluyordu. O yüzden Müslüman olduğunu duymam yine Fransızların ifadesiyle “sürpriz” olmuştu. Ondan sonra yazılarına ve kitaplarına “bizden biri” penceresinden bakmaya başladık tabii.


Bazı uluslararası toplantılarda karşılaştığım oldu. Ama sadece ayak üstü selamlaştık. Oturup konuşma, düşüncelerini kendi ağzından dinleme fırsatı bulamadım. O yüzden fikirlerinden sadece okuyarak istifade edebildim.


Müslüman olmasından önce Fransa’da marksizmin ve materyalizmin fikir babalarındandı. Dolayısıyla o kesim bayağı sarsıldı ve kabullenmek istemediler. Asılsız bir iddia olabileceğini söyleyenler oldu. Ama kendi ağzıyla ve açık bir dille ortaya koymasından sonra kabullenmekten başka seçenekleri kalmadı. Bu kez onu defterlerinden sildiler. Medine yahudilerinin Abdullah ibnu Selâm hakkında yaptıkları gibi.


Avrupa’da Garaudy’nin imajını yıkma amaçlı asıl kampanya ise uluslararası siyonizmin önemli malzemelerinden soykırım iddialarının büyük bir mübalağa olduğunu ve siyonist işgal devletinin bu efsaneye dayalı olarak kurulduğunu ortaya koyan kitabını yayınlamasından sonra başladı. Yaşlılığına rağmen bu kitap yüzünden Fransa’da uzun süre mahkemelerde hesap vermek zorunda kaldı. Bu kitabı yüzünden doğal olarak siyonist lobilerin de hedefi haline geldi. Batı medyasında ölüm haberi bile bu kitabıyla ve kitabında sergilediği tutumuyla birlikte verilerek “Soykırımı inkâr eden Garaudy öldü” başlıkları kullanıldı.


Garaudy “İsrail Devletini Kuran Efsaneler” adlı söz konusu eserinde Nazilerin iddia edildiği şekilde büyük çapta yahudi katliamları gerçekleştirmediklerini, bu konudaki iddiaların çoğunun asılsız olduğunu ortaya koydu. Ancak Nazi hareketinin başlamasıyla birlikte koparılan fırtınanın Hitler’in yönetimine geçen veya onun başlattığı Nazi hareketinin tehdidi altında olan Almanya, Polonya, Romanya vs. gibi ülkelerdeki yahudilerin Filistin’e akın etmelerini sağladığına işaret ediyordu. İşte bu akınlar sayesinde siyonist işgal devletinin kurulmasına yarayacak insan potansiyeli oluşmuştur.


Garaudy, Batı dünyasını derinden etkileyen aykırı çıkışlar yapmasıyla ün kazandı. Ancak onun bu aykırı çıkışları çağdaş Batı dünyasının karşı karşıya olduğu durumun arka planında duran önemli gerçeklerin gün yüzüne çıkarılmasında önemli rol oynadı. Batı’da ciddi çalkantılara neden olan önemli bir aykırı çıkışını da 2003’te yayınlanan “Batı Terörü” isimli kitabıyla ortaya koydu. Siyonist lobiden korkmaları sebebiyle Fransa’daki yayınevlerinin hiçbiri bu kitabı basmaya cesaret edememişti. O yüzden Cezayir’deki Ümmet Yayınevi, Fransızca olarak yayınladı.


Yüce Allah’tan bu Müslüman düşünüre rahmet ve mağfiret diliyoruz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Varol Arşivi