Ali Ferşadoğlu

Ali Ferşadoğlu

“Soruya cevabı bulamadınız!” gibime geliyor Sn. Serdar Turgut

“Soruya cevabı bulamadınız!” gibime geliyor Sn. Serdar Turgut

Eski yayın yönetmeni ve şimdi Haber-Türk yazarı Serdar Turgut, 23.6.2012 tarihli “Soruya cevabı buldum” başlıklı yazısında, uzun zamandan beri “Nasıl mutlu olunur?” sorusunun cevabının peşinde olduğunu, bununla ilgili başka yazılar da yazdığını, insan yaşlandıkça bu tür sorulara kolay cevap vermenin mümkün olamayabileceğini, “teslimiyetçi olmadığını”, birçok Batılı filozoftan yaşlılıkla, hayatla ilgili alıntılar yaparak sonunda soruya şu cevabı bulduğunu söyler özetle:
“İşte mükemmel mutluluk: Yelkenliyle koylara açılıp güneşlendikten sonra denize girmek, üşütmeyen rüzgârda gelecek balığı yemek ve buzlu rakıyı içmek…”
Değerli meslekdaşım Serdar Turgut! Ben de yaşlandım, seni en iyi ben anlarım, ama inşaallah yanlış anlamam! Ancak, bu tür sorulara yaşlandıkça cevap bulmak daha kolay diye düşünüyorum. Zira, gözlemlerin, tecrübelerin ve dostların (kitaplar, filozoflar) da sana yardımcı olur.
“Soruya cevabı buldum” diyorsunuz; yazınızı dikkatle okudum, “Bulamadınız!” gibime geliyor… En azından daha iyi bir cevap için arayışınıza devam etmelisiniz.
İsterseniz, benim bulduğum mutluluk formulüyle sizinkini karşılaştıralım. Belki işinize yarar.
Yazboyu, her gün yelkenliyle açıldınız, güneşlendiniz ve rakınızı yudumladınız. Mutlu olacağınız şüphelidir, zirâ bildiğim kadarıyla kafayı bulduktan sonra işin farkında olunmuyor!
İkincisi, kabul edelim ki, yalancı emzik gibi, yalancı bir mutluluk buldunuz, lâkin yelkenliyle döndüğünüz gün mutluluk biter bu felsefenize göre!
Üçüncüsü, hem sene, hem de hayat tekdüze, hep yaz olarak dümdüz gitmiyor ki, mutluluğunuz devam etsin… Bunun sonbaharı var, kışı var, yağmuru var, fırtınası var, dalgası var, gençlik baharı, yazı var, ihtiyarlık kışı var, hastalığı var, sizin iradeniz dışında moral bozan bir sürü olay var…
Ve her an gözümüz önünde duran ”ölüm!” denen bir gerçek var… Bu, mutluluğunuzu zîr ü zeber eder. “Ölümü öldürebilir misiniz?” Kalmışsa bir parça mutluluk kırıntısı, “Rakılı yelken sefasıyla!” birlikte berhava eder…
Gelelim bulduğunu söylediğiniz cevabın felsefî boyutuna:
“Teslimiyetçi değilim!” diyorsanız, Batılı filozofların boyunduruğundan kurtulmalısınız.
Nefsinize, duygularınıza, rakıya ve yelkenliye teslimiyetten de…
Neden, “Batılı filozofların doğru düşüncelerini alkışlamış, yanlış görüşlerini aklen, ilmen çürütmüş” dünya çapında bir mütefekkir, âlim ve filozof olan "hayat, ruh, duygu, varoluş, mutluluk, gençlik, ihtiyarlık, hukuk, adalet, eğitim, felsefe, ölüm, ölümötesi hayat, v.s.” ve ”Yaratıcı-kâinat ve insan” bağlamında felsefenin ilgilendiği ve peşinde olduğu her soruyu, her konuyu aklı, kalbi, vicdanı tatmin edecek, rahatlatacak tarzda ispat ve izah eden Bediüzzaman Said Nursî’yi de bir kere olsun okumuyorsunuz!
Yaşlılığınızdaki bütün problemlerin çözümünü Risale-i Nur’da ve İhtiyarlar Risâlesi’nde bulacağınıza eminim.
Konuya yarın devam edelim inşallah.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Ferşadoğlu Arşivi