Ahmet Varol

Ahmet Varol

Libya Seçimleri

Libya Seçimleri

Libya’da bugün ve yarın yani 7 Temmuz Cumartesi ve 8 Temmuz Pazar günü seçim yapılacak. Bu şimdiki Libya halkının ilk genel seçim tecrübesi olacak.

Çünkü 4 Ekim 1911’e kadar Osmanlı’ya bağlı özel statüde bir eyalet olan Libya o tarihten itibaren kademeli bir şekilde İtalya işgaline girdi. Aralık 1951’de bağımsızlığını ilan eden Libya önce krallıkla yönetildi ve İdris es-Senusi kral ilan edildi. 1 Eylül 1969’da arka planında Kaddafi’nin olduğu darbeyle Senusi yönetimine son verildi. Kaddafi kendine özel bir yönetim biçimi uygulayarak genel seçimlere hiç başvurmadı.
Kaddafi iktidarına son veren devrimle oluşturulan Geçici Ulusal Konsey’in Seçimler Kanununu ve Partiler Kanununu çıkarmasından sonra şimdi Ulusal Kongre üyelerinin belirlenmesi için genel seçim yapılıyor.
Ulusal Kongre 200 üyeden oluşacak. Libya’nın çok farklı bir toplumsal yapısı olduğundan bu meclisin şekillendirilmesinde bu yapıyı ve siyasi şartları dikkate alan bir formül uygulanıyor. 200 sandalyenin 120’si bağımsız, 80’i parti listelerinden giren adaylara verilecek. Bunda toplumda aşiret yapısının ağır basmasının etkisi var. Aynı zamanda belli bir partinin çoğunluğu ele geçirmesinin ve otoriteye hâkim olmasının önüne geçmek amacıyla bu formüle başvurulduğu sanılıyor. Fakat buna karşı partiler de bazı seçim dairelerinde listeleriyle girerken bazı yerlerde de belli bağımsız adaylara destek veriyorlar.
2 milyon 800 bin kayıtlı adayın bulunduğu ve 140 siyasi partinin kurulduğu yeni Libya’da 3707 adayla seçime gidiliyor. Adayların 2501’i bağımsız, 1206’sı parti listelerinden giriyor. Partileri temsilen tüm ülkede 374 liste var. Bazı seçim dairelerinde seçmenler hem bir bağımsız adaya hem de bir parti listesine oy verebilecek. Bazı dairelerde ise ya bir bağımsız adaya ya da bir parti listesine oy vermek zorunda olacak.
Libya dışında sadece altı ülkedeki diplomatik temsilciliklerde Libya vatandaşlarının oy verebileceği düzen kuruldu. Bunlar da ABD, Kanada, Almanya, İngiltere, Birleşik Arap Emirlikleri ve Ürdün.
Adayların 629’u bayan ve çoğunluğu parti listelerinden giriyor. Bağımsız adayların sadece % 3.4’ü bayan.
200 sandalyenin bölgelere paylaştırılmasında tartışmalar yaşandı ve nüfus yoğunluğuna göre bir paylaştırma yapıldı. Ama aynı zamanda idari bölünme esas alındığı için nüfus hesaplamalarında belli sayı aralarına göre bir denkleştirme yapıldı. Dolayısıyla itirazlar ve ihtilaflar son bulmadı.
Gerek sandık sayılarının idari bölgelere ve aşiretlere paylaştırılması ve gerekse başka ihtilaflar sebebiyle itirazlar sürüyor. O yüzden bazı bölgelerde seçimlerin boykot edilmesi çağrıları yapıldı. Yemen’de geçici cumhurbaşkanının onayı referandumunda olduğu gibi. Bu sıkıntılar sebebiyle oy verme, sayım ve sandıklardan alınan verilerin bölgesel merkezlere taşınması esnasında önemli güvenlik sorunları yaşanmasından korkuluyor. O yüzden İçişleri Bakanlığı bütün güvenlik elemanlarını sandıkları ve verilerin nakli için kullanılacak araçları güvenceye almak amacıyla seferber etmiş durumda. Ayrıca Genelkurmay Başkanlığı da 13 bin silahlı elemanını İçişleri Bakanlığı’nın güvenlik organizasyonuna destek amacıyla görevlendirdiğini açıkladı.
Seçimlerde ideolojik kimliklerden ziyade aşiret yapısının etkili olacağı tahmin ediliyor. Ama halkın İslâmî duyarlığının bu ülkede de siyasi tercihi etkileyeceği ve Müslüman Kardeşler’in siyasal partisi olan Adalet ve Kalkınma Partisi (Hizbu’l-Adale ve’l-Bina)’nin öne çıkacağı beklentisi var.
Bu seçimlerle belirlenecek Ulusal Kongre’nin görev dönemi ülkede yeni sistemin oturtulması amacıyla başlatılacak ikinci bir geçiş merhalesini oluşturacak. Kongre’nin ilk toplantısında, devrim sonrası oluşturulan ve başkanlığını Mustafa Abdülcelil’in yaptığı Geçici Ulusal Konsey tamamen ilga edilecek. Ulusal Kongre yeni hükûmeti oluşturacağı gibi Anayasanın da metnini hazırlayacak. Anayasanın uygulamaya geçirilmesi için ise ayrıca bir referanduma başvurulacak. Ulusal Kongre bunun yanı sıra yeni sisteme şekil verecek yasaları belirleyecek bir yasama meclisi görevi görecek. Yasal düzenlemede İslâm hukukunun temel başvuru kaynağı olacağı ve şer’i hükümlerle çelişen bir düzenlemeye yer verilmeyeceği Geçici Ulusal Konsey tarafından dile getirilmişti.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ahmet Varol Arşivi