Ali Ferşadoğlu

Ali Ferşadoğlu

“Said Nursî gerçeği” ve çarpıtma

“Said Nursî gerçeği” ve çarpıtma

İnşaat sektörü bünyesinde mühendis olarak Kazakistan, Irak, Rusya, Libya, Güney Afrika, Türkmenistan olmak üzere birçok ülkeyi dolaşmaya devam eden muhterem okuyucumuz Hayati Küçük, internette, “Said Nursî Gerçeği” isimli her şeyi çarpıtan bir videoya rastlamış.
Hem muhteva, hem de üslûp olarak baştan ayağa çarpıklıkları görünce, üzüntüsünü ifade ederek, “Hazırlayanlara ne demeli, nasıl cevap vermeli?” diye soruyor.
Videoya baktık, “Yönetmen, İslâm Dâvetçisi” imiş!
Hiçbir aklî, mantıkî, ilmî delile, belgeye dayanmayan, yalnızca karalama, yıpratma, kimi zaman iftira ve kara propagandanın mahsulü olduğu apaçık görülen bu videonun hangi cümlesini düzeltelim?
Söyleyeceğimiz ilk şey şu:
Bediüzzaman Said Nursî’nin kesbî ve vehbî ilmini, iman esaslarına, İslâm şartlarına getirdiği yeni ve orijinal bakış açılarını, Kur’ân hakikatlerini ispat ve izah tarzını, takvasını, mücahedesini, cihadını, dirayetini yalnızca Nur Talebeleri değil, gerek çağdaşları, gerekse günümüz bütün âlimleri, profesörleri, hocaları, şeyhleri ifade ile ilân ediyor. Yüzlercesinden birkaçını sunmadan önce genel bir prensibi nazara verelim:
Her mesleğin bir uzmanı, bir ihtisas sahibi vardır. Adam dünya çapında bir fizik dâhîsi, bir jeolog veya yüksek mühendis olsa bile, sözü tıpta geçerli değildir. Muayene etme, tedavi, reçete yazma yetkisi, pratisyen de olsa doktora aittir. Bu, hemen herkes tarafından kabul edilmiş, çağımızın mukarrer bir gerçeğidir.
Sözkonusu videonun kasıtlı karalama propagandasına ve yalanlara yönelik hazırlandığının birkaç delilini sunmadan önce soralım:
Bu ve benzeri videoları hazırlayan kim veya kimlerdir? Niçin altında isimleri, imzaları yok? “Yönetmen, İslâm Dâvetçisi” denilen kişi kimdir? Bu durum bile, yalnız başına “Dinsizlik, ifsat, ahlâksızlık komiteleri, Kemalist zihniyet ve derin güçler!” tarafından hazırlanıp servis edildiğini göstermiyor mu?
İmanı, tevhidi, Allah’ın varlığını ve birliğini, iman esaslarını, İslâm şartlarını, ahlâkı, hürriyeti (demokrasi), eğitim, hukuk, İslâm, insanlık âleminin psikolojik, sosyolojik problemlerini, PKK-terörün çözümü gibi aklımıza ne kadar mesele gelirse hepsini izah eden, aklî, mantıki, ilmi delillerle ispat edip çareler üreten Bediüzzaman’ı çürütmek, etki alanını daraltmak…
Onun şahsında sair İslâm âlimleri ve İslâma saldırmayı hedefledikleri; maksatlarının da, İslâmın ve Müslümanların değerlerine saldırmak olduğu, Hz. Ebûbekir (ra) dahil vesâireye de saldırılarından da apaçık anlaşılmıyor mu?
Ve bunu yapanların Bediüzzaman’ın tabiriyle “ehl-i dünyanın hafiyeleri (ajanları) ve propagandacıları”, diğer bir tanımlamayla “ifsat, dinsizlik, ahlâksızlık komiteleri ile ırkçı, Süfyanist!” çevreler olduğu gayet net. Lâkin hiçbir delil/belgeye dayanmayan yaftaları ne anlam ifade eder ki?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ali Ferşadoğlu Arşivi