M. Emin Parlaktürk

M. Emin Parlaktürk

Sıra Müslüman Vatandaşlarımızda

Sıra Müslüman Vatandaşlarımızda

Okulların açılmasına az kaldı.

Bu sene ilkler yaşanacak.

Bunların başında da İslami bilgi ağırlıklı seçmeli dersler geliyor.

Kur’an-ı Kerim, Hz.Muhammed’in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler müfredata kondu.

Yabancı diller arasında yer alan Arapça da seçmeli dersler arasında bulunuyor.

Anayasa gereği zorunlu ders olan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi’ni de sayarsanız, 12 yıllık tahsil sürecinde bu dersleri alan öğrenciler, oldukça yeterli bir dini eğitim almış olacaklar.

Beğenirsiniz beğenmezsiniz ama gerçekten bu, çok büyük bir imkandır.

Cumhuriyetten bu yana görülmemiş bir hizmet, Müslüman vatandaşların ayağına getirilmiş olmaktadır.

***

Buna rağmen kamuoyunda şöyle bir tereddüt var:

“Bu dersleri müfredata koymak önemli değil, acaba öğrencilerden kaçta kaçı bu dersleri seçecek?”

Bu konuda hayli karamsar olan vatandaşlarımızın mevcut olduğunu görüyoruz.

“Bu dersleri müfredata koymak önemli değil” yargısına katılmıyorum.

Bu dersleri müfredata koymak çok önemli idi ve hiç de kolay değildi.

Seçmeli de olsa çok şükür kondu ve bu zor iş başarıldı.

İster savunun ister savunmayın, Hükümet bu konuda gerçekten büyük bir iş yaptı.

Unutmayalım, bu ülke; din eğitiminin suç sayıldığı, Kur’an’ın yasaklandığı, Arapça ezanın kaldırıldığı, imam hatip orta kısımlarının kapatıldığı, Kur’an Kurslarının kapısına kilit vurulduğu günlerden bu günlere geldi.

***

Bugün gelinen nokta bir yandan şükretme, bir yandan da rağbet ve gayret etme zamanıdır.

Hükümetten sonra şimdi işin kalan kısmı, Müslüman vatandaşlarımıza düşmektedir.

Nedir o iş?

Çocukları olanlar çocuklarına, torunları olan torunlarına bu dersleri aldırarak bu büyük işi amacına ulaştırmak ve bu ulvi görevi tamamlamaktır.

Bazılarına basit gibi görünen bu iş, aslında Müslümanlar için çetin bir imtihandır.

Geleceğe yatırım için büyük bir imkan, Allah’ın bir lütfu ve bir ikramı olan bu iş sebebiyle her birimiz büyük bir sınavdan geçmekteyiz.

Farkında mısınız?

Aslında, kendisini Müslüman olarak tanımlayan her vatandaş, bu imtihanın ferden ferda muhatabıdır.

Sadece çocukları ve torunları değil, kardeşi, yeğeni, tanıdığı, konu komşusu, bildiği ve tanıdığı kim varsa hepsinin okula giden öğrencilerine bu dersleri aldırmaları için herkes seferber olmalıdır.

Zira, samimi olanla olmayanın test edileceği bir sınavın içinden geçiyoruz.

***

Merhum Babam, iki erkek çocuğundan ikisini de imam hatipte okuttu.

Ben de aynı yolu izledim; üç çocuğumu da imam hatip’e gönderdim.

Babam da memnun ayrıldı dünyadan, ben de memnunum hamdolsun.

Şimdi ise, yeni sistemle her okul neredeyse imam hatip müfredatındaki derslere sahip oldu.

Elbette ki, çocuğunuzu imam hatip’e göndermek en ideal olanıdır.

Ama, tercihiniz diğer okullar olacaksa eğer, mutlaka Kur’an-ı Kerim, Hz.Muhammed’in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler yanında Arapça dilini de seçerek çocuğunuza bu dersleri aldırın.

Şayet, bu fırsatı teper, Allah’ın dininin öğretildiği bu derslere sırt çevirirseniz, hem Allah katında büyük bir sınavı kaybetmiş, hem de evladınızın dini öğrenme hakkına tecavüz etmiş olursunuz!

Bu vebalin altından da, kolay kolay kalkılmaz.


twitter.com/parlakturk
facebook.com/meparlakturk


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
5 Yorum
M. Emin Parlaktürk Arşivi