Hüseyin Öztürk

Hüseyin Öztürk

Cami ile kiliseyi fark etmeleri güzel

Cami ile kiliseyi fark etmeleri güzel

Ergenekon Terör örgütü'nün çözülmesinden en çok rahatsız olanlar malûm. Kimler; siyasi olarak CHP ve ondan dünyaya gelen diğer sol partiler. MHP’lilerin bir kısmı, yani Ergenekonculara yakın olan kısımla, medya grupları içerisinde Aydın Doğan ve beslemeleri olan Akşam gazetesi ve Show TV gibi 1-2 ufak gazete ve radyo.
Türkiye’nin gündemi, Ergenekon gibi memleketin ve milletin geleceğine kasteden örgüt iken, bunlar gündemi olabildiğince saptırmaya çalışıyorlar. Kendi kafaları kumda olunca, milletin de kafasının kumda olduğunu zannedip, kendileri çalıp kendileri söylüyor.
Böylelerine toplum içerisinde “Kendilerini akıllı, alemi sersem zannedenler” denilir. Yıllardan beri kendilerini akıllı sanıp, alemi sersem yerine koymaktan bir saniye bile vazgeçmediler. İstediler ve bildiler ki; “Bu ülkede sadece bizim dediğimiz olur ve biz gündemi tayin ederiz.”
Hakikaten AK Parti iktidarına kadar da öyle oldu. AK Parti iktidarıyla halk demokrasiye sahip çıkınca ve bu sahipliğini sürdürmeye kararlı olunca, başta Ergenekoncular ve Ergenekoncuların sponsorları olan malûm kesimler, hop oturup hop kalkmaya ve darbe senaryolarıyla uğraşıp durdular.
Allah’ın büyük yardımı, milletimizin feraseti, polis ve istihbarat örgütlerinin başarılı çalışmalarıyla, milletimizin geleceğine ipotek koymak isteyenlerin bütün oyunları açığa çıktı ve ak koyunun kara koyunun en azından şimdilik bir yerleri görülmeye başladı.
Malûm medyanın iri gazetesinin dünkü manşeti; “Türkiye’nin Gerçek Gündemi” diye başlıyor ve altında uyuşturucu fiyatlarının 5 YTL’ye kadar indiğini ve kimsenin umurunda olmadığını yazıyorlardı.
Bu adamların gerçekten kafaları kumda. Adamlarda hiç utanma da yok. İnsan kendi yayınlarına bir bakar, sinema, televizyon ve magazin dünyasında açıktan veya gizli uyuşturucu kullanan kaç kişi varsa bunların televizyonlarında program yapıyor, dizide oynuyor, paparazzi sunuyor ve paparazzi programlarında arzı endam ediyorlar.
Ne kadar da yüzsüzler. İnsan başkalarına bakmadan önce kendisine bir bakar. Söyleyeceği sözün nereye varacağını bir hesap eder. Televizyonlarında yaptıkları dizilerin, programların hemen hepsi uyuşturucuya, alkole ve kumara sevk eden programlar.
Bu iktidara kadar uyuşturucuyla mücadele eden başka bir iktidar olmadı. Polis ve Jandarma, bu döneme kadar böylesine uyuşturucuya darbe vurmamıştı veya vurması engellenmişti. Dikkat ederseniz; Ergenekon hadisesinden sonra daha çok darbe vuruldu.
Neyse, yazının başlığına hâlâ gelemedim. Oraya döneyim. Perşembe günü Anadolu’da çıkan yerel gazetelerden birinin yöneticisi olan arkadaşım, sabahın bir vakti aradı. Bir dost meclisinden yeni çıktığını, Ergenekon üzerine konuştuklarını, Ergenekoncuların toplantılarını kiliseler ve benzeri mekânlarda yaptıklarını, ulusal medyanın bu konuya hiç eğilmediğini hatırlatarak, “Neden?..” diye sordu.
Arkadaşımın sözünü sonuna kadar dinledim ve sordum: “Bizim gazeteyi gördün mü?..” diye. “Hayır, sabahtan büroya hiç gitmedim, gazetelere de bakmadım, Vakit’i de henüz görmedim” dedi. “O zaman..” dedim, “önce Vakit’i bir gör, tekrar ara.” Konuşmamız bittikten yarım saat sonra arayıp özür diledi. “Vakit’i görmeden güne başlamanın ve konuşmanın yanlışlığını bir kere daha anladım” diyerek teşekkür etti.
Bir yazarın kendi gazetesini övmesi hakkı olmakla birlikte, belki yanlış da anlaşılabilir ama bağımsız ve bağlantısız haberleriyle, yorumlarıyla, yazılarıyla, Türkiye’nin gerçek sesi ve soluğu olma azmi ve gayretinden başka bir beklentisi yoktur benim gazetemin.
Kilise haberi de gündemi epeyce sarstı. Elbet Ergenekoncular ve onların destekçilerinin camiyle ilişkileri olamazdı. Tabiîdir ki; kimyalarına uygun bir şekilde kiliselerde veya benzeri yerlerde toplantılarını yapıp, Türkiye üzerine oyunlarını oynamak isteyecekleri yerler oralar olmalıdır. Camiye giden adamın ne işi var Türkiye aleyhtarlığında ve Türkiye düşmanlığında, bu toprakların tapusu camilerdir, kiliseler değil.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hüseyin Öztürk Arşivi